Belki bir çogumuz Jean Ronny Johnsen'i tanimiyordur veyahut unutmustur, ki normaldir, fakat Ronny Johnsen'in Besiktas macerasi gayet enteresandir.
Besiktas 1995-1996 sezonunda Norveçli ön libero ile anlasma saglar ve 2.5 milyon dolar bonservis ödeyerek Istanbul'a getirir. Futbola Lyn Oslo'da baslayan Johnsen, o zamanlar Norveç'in gelecek vaad eden oyunculari arasinda gösteriliyordu. Besiktas'a geldigi zamanlarda Süleyman Seba baskan ve Besiktas Gordon Milne'den sonra halen dikis tutturamamis bir sekilde devam ediyordu. Bu sefer Alman hoca ile deneyecekti kartal, onun ismi ise Christoph Daum idi. Onun talimati ile Johnsen Lilleström'den transfer ediliyor ve bu ayni zamanda Norveç tarihinin en pahali transferi oluyor.
Ilk geldiginde kendisi için bir koyun kesilip akitilan kan alnina sürülüyor. Norveçli oyuncu daha sonra yaptigi bir açiklamada, bu olayin hayatinin en sok verici anlarindan biri oldugunu söyler. Tam metni iste böyle:
"I was shocked when I was first introduced to the fans because they brought out a sheep, cut its head off and then smeared blood over my forehead.''
Iskandinav uyruklu oyuncu tuhaf buldugu bir karsilamayi ise bir kenara koydu ve futbolunu oynamaya basladi. Türk medyasi ilk haftalarda Ronny Johnsen'i verimsiz, daha dogrusu yetersiz buldu ve bu böyle devam etti. Besiktas o sezon kötü oynuyordu ve Milne'nin getirdigi sampiyonluklardan sonra bir düsüs yasaniyor idi. Ronny Johnsen her ne kadar yetersiz bulunsada, o zamanlar en istikrarli oyunculardan biri idi. Medya ise gösterissiz oynadigindan dolayi ona yetersiz damgasi vurmustu. O sezon 22 maçta forma giyen ön libero, bir de gol atip Besiktas serüvenini son maçini Altay ile Alsancak stadinda oynayip sona erdirmistir.
Ayriyetten o siralarda Johnsen, Norveç Milli Takiminin da formasini giyiyordu. Buna ragmen medyaya kendini begendirememisti ve ayni sezon Istanbul'dan ayrildi. Isin traji-komik tarafi ise transfer oldugu takimin, Kirmizi Seytanlar lakapli Manchester United olmasi idi... Besiktas'ta yetersiz bulunan bir oyuncu nasil olurda Ingiltere'nin ve belkide dünyanin en iyi takimina gidebilirdi? Ya bizim medya hiçbir seyden anlamiyordu ya da Alex Ferguson çok biliyordu..
Manchester United'in o zaman ki kadrosundan inciler: David Beckham, Ryan Giggs, Paul Scholes, Gary Neville, Jaap Stam, Solskjaer, Schmeichel, Roy Keane, Andy Cole, Karel Poborsky, Eric Cantona ve... Besiktasli Ronny Johnsen. 6 sezon boyunca Manchester United formasi giydi ve 1996'dan 2002'ye kadar bu 6 senede içinde hanesine 4 lig sampiyonlugu (1997, 1999, 2000 ve 2001) , bir FA Cup (1999) ve yine 1999 yilinda bir kez de UEFA Sampiyonlar Ligi sampiyonluğu yasadi. Finalde Jaap Stam ile yan yana oynayan Ronny Johnsen, en iyi maçlarindan birini oynayip Manchester United'in kupayi müzesine götürmesinde büyük bir rol oynadi. United'da 99 maçta forma giyip 7 gol atti.
Iki Norveçli Solskjaer ve Johnsen (sag) FA Cup ile birlikte
Johnsen sanssiz bir sakatlik geçirdi ve Old Trafford'dan ayrilmak zorunda kaldi. 2002 yilinda Alpay ile birlikte Aston Villa'da forma giydi, ama eski formuna kavusamadi. 49 maç oynadi ve tek gol ile veda etti. Daha sonra Galatasaray'dan tanidigimiz Graeme Souness'in takimi Newcastle United'a geçti. Yine sakatlandi ve sadece 3 maç forma giyerek hayal kirikligi yasadi. Bundan dolayi futbolu birakma karari aldi, ama iyilestikten sonra tekrar yesil sahalara döndü. Norveç'in Valerenga takiminda 59 maçta forma giydi ve futbol kariyerine nokta koydu.
Kariyeri: Sezon Takim Maç sayisi (Goller)
1992–1993
Lyn Oslo 31 (7)
1994–1995
Lillestrom 23 (4)
1995–1996
Besiktas 22 (1)
1996–2002 Manchester United 99 (7)
2002–2004
Aston Villa 49 (1)
2004
Newcastle United 3 (0)
2005–2008 Valerenga 59 (6)
Milli Takim kariyeri: 1991–2007 Norveç 62 (3)
---------------------------------------------------------------------
Johnsen'in en son röportajinda ise Besiktas'a, elestirilmesine ragmen, övgüler yagdirmistir.
Daum, Fener’in Hocası mı Oldu?’ “Türkiye’nin ve özellikle de Beşiktaş’ın benim için ayrı bir yeri var. Sizi gördüğüme gerçekten çok memnum oldum. İnönü Stadı’nın dört bir tarafında hala seyirci hiç susmuyor değil mi? Takımını bu kadar ateşleyen taraftarı, unutmam tabii ki mümkün değil. Daum, Beşiktaş forması giydiğim dönemde benim hocamdı. Fenerbahçe’ye gitmesine şaşırdım. Onlar bizim en büyük rakiplerimiz arasındaydı. Tabii profesyonel açıdan bakmazsak!” ‘Sergen Gibisi Manchester’da Yoktu’ “Eskilerden bizim dönemimizde Alpay (Özalan) vardı. Çok iyi bir futbolcuydu. Aston Villa’da beraber oynamıştık. Premier Lig’in o dönemindeki en iyi defans oyuncularından biriydi. Ayrıca arkadaşlığı da süperdi. Ama yine de unutamadığım bir isim var;o da Sergen Yalçın. Çok önemli kulüplerde oynadım, İngiltere Premier Ligi’nde forma giydim. Ancak Sergen Yalçın benim bugüne kadar gördüğüm en iyi futbolcuydu. Bambaşkaydı. Muazzam bir tekniğe sahipti ve kesinlikle Avrupa’da oynamalıydı. Çalımları ve sol ayağı ile attığı goller harikaydı. Nasıl Avrupa’da oynamadı, hâlâ anlamış değilim.” ‘Favori Türkiye ve Almanya’ “Beşiktaş’ta taraftarın, yönetimi protesto ettiğini sizden öğrendim. Bizim zamanımızda kaybettiğimiz karşılaşmaların ardından, tepki olurdu. Açıkçası Türkiye Ligi maçlarını seyretme imkanı fazla bulamıyorum. Ancak milli takımınızın maçlarını kaçırmıyorum. Euro 2012 elemelerinde, çok kolay bir gruba düşmediniz. Avusturya ve Belçika toparlanma dönemine girdi. Elbette favoriler Almanya ve Türkiye’nin grupta ilk iki sırayı alacağını düşünüyorum…” Artık Yorumculuk Yapıyorum’ “2 sene önce ülkemde Valerenga formasıyla futbolu bıraktım. Kariyerimde önemli başarılara imza attım. Manchester United’a gitmem, benim için bir şanstı. Bayern Münih’i, 1999 yılındaki Devler Ligi finalinde yendiğimiz maç ve kazandığımız kupa, muhteşemdi. Şimdi ise televizyon yorumculuğu yapıyorum. Norveç’te İngiltere Premier Ligi, oldukça seviliyor. Hatta hafta sonu maçlarına seyirci bile geliyor. Ben de burayı iyi tanıdığım için, televizyonda maçları yorumluyorum. Sonuçta futbolu seviyorum. Son olarak Beşiktaş taraftarına, sizin aracılığınızla selamlarımı iletmek istiyorum. Umarım sezon sonunda şampiyon Beşiktaş olur.” ‘Yetersiz’ Dediler Manchester’a Gitti! Beşiktaş’a 26 yaşındayken 1995 yılında Lillestrom’dan geldi. 1 sezon oynadı, ancak Türkiye’deki otoriteler tarafından beğenilmedi. “Türkiye’de oynayacak kapasitede değil” denilen Norveçli oyuncu şok bir şekilde Manchester United’a gitti, 2002 yılına kadar da Şeytanlar’ın savunmasının değişmez ismi oldu. United’ta 4 Premier Lig Şampiyonluğu yaşadı, bir Federasyon Kupası kazandı. Bundan önemlisi United’ın hala hafızalara kazınan ve uzatma dakikalarında Bayern Münih’i Şampiyonlar Ligi finalinde 2-1 devirdiği maçta, Stam’la birlikte unutulmaz takımın efsaneleri arasına girdi. Daha sonra Alpay Özalan’la birlikte Aston Villa’da oynadı, Newcastle United forması da giydi.. Ve son olarak 2008’de Valerenga ile futbola son noktayı koydu.
Bahsettiğimiz kişi Norveç’li Ronny Johnsen… Chelsea-Arsenal maçında ülkesinin televizyonuna yorum yapan Johnsen, Stamford Bridge’deki maçın ardından Londra temsilcimiz Edip Adanır’la konuştu, çarpıcı açıkalamalar yaptı. Söz Ronny Johnsen’de… Türk medyasi, Türk spor yazarlari (!) is yapan oyunculari sevmez, sadece gösterisli ve kaprisli oyunculari bayilir. Bu da bunun en güzel örnegi olsa gerek..