Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-02-2007, 09:13   #6
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Türkiye’deki mevcut kalkınma hızı ile gelişmiş ülkeleri yakalaması oldukça zordur. Ortalama %10’luk büyüme için başvurulabilecek en emin dış kaynak yabancı sermayedir.[1]
Türkiye’ye son yıllarda gelen yabancı sermaye miktarında önemli bir gelişme kaydedilmiştir. 1971-1980 döneminde Türkiye’ye gelen toplam yabancı sermaye 100 milyon dolar civarında iken, aynı dönemde İngiltere’ye 40.5 milyar dolar, İspanya’ya 7 milyar dolar, İtalya’ya 5.7 milyar dolar yabancı sermaye girişi gerçekleşmiştir. Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne girmesine paralel olarak 1995 yılında Türkiye’ye gelmesine izin verilen toplam yabancı sermaye 2.938 milyar dolar olmuştur. Fiili girişler ise 935 milyon dolardır.
Türkiye’de gerek firma sayısı ve gerekse sermaye miktarı açısından Almanya, İngiltere, ABD, Fransa ve Hollanda ilk sıraları alan ülkelerdir. Bunlara ek olarak, Japon Toyota’nın yatırımı, diğer pek çok Japon firmasını Türkiye’ye yatırım yapmak üzere harekete geçirmiştir. Ayrıca Türk teşebbüslerine iştirak şeklindeki yatırımlarda 1990’dan bu yana önemli gelişmeler olmuştur. Bu durum, yoğunlaşan şirket evlilikleri olayının Türkiye’ye yansıması şeklinde yorumlanabilir.
Bu yolla yabancı şirket, geniş bir pazara girme imkanı bulurken, Türk şirketi de sermaye ve teknoloji yanında çok uluslu şirket kanalıyla kolayca dış pazara açılma fırsatını yakalayabilmektedir. Bu gelişmenin olumlu yanı Türkiye ekonomisinin uluslar arası ekonomilerle birleşmesine doğrudan katkıda bulunmasıdır.
1.7. Genel Değerlendirme

Türkiye 1960’lardan bu yana yılda ortalama %5 büyümektedir. Bazı dönemlerdeki küçük ya da büyük krizler, büyümenin enflasyonun gölgesinde kalması, küreselleşen dünyadaki krizlerin Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkileri vb. sebeplerle kalkınmamız, refahımız yeterli düzeye, daha doğrusu çok düşük seviyede kalmamıza neden olmuştur.
  Alıntı ile Cevapla