Türkiye'deki üretken kamu ve özel sektör kuruluşları bu olumlu ortamdan yararlanıp, gereken dinamizm ve çabayı gösterip Türkiye'nin ihracatında gerçek bir "patlama" yaratmalıdırlar. Bunun için de : 1. Düşünce ve bünyelerini bir satıcı piyasası olan iç pazardan alıcı piyasası olan dış pazarlara yöneltmelidirler. 2. Geçici ve fırsatçı bir olgu olan ihracattan kalıcı ve bilimsel bir çalışma olan uluslararası pazarlamaya geçebilmelidirler. 3. Uluslararası pazarlamanın gerekleri olan pazar araştırması, ürün araştırma ve geliştirmesi, bilinçli stratejilerin saptanıp uygun örgütün oluşturulması, ürünün dış pazarlarda tanıtımı; akıllı öneri ve anlaşmaların oluşturulması çalışmaları sistemli bir şekilde yerine getirilmelidir. 4. Bu konuda yetenekli personel eğitilmeli, kendilerine kullanmaları için yeterli firma kaynaklan ayrılmalıdır. Yıllık bütçelerde ihracatın yeri vurgulanmalıdır. Akademik kurumlarımız da eğitim ve araştırma çalışmalarında ihracat konularına yönelerek bu ulusal davamıza katkıda bulunabilirler. Araştırmaların Türkiye'nin potansiyel pazarlarına ve üretebileceği ürünlere, eğitim programlarının ise uygulamaya "yönelik" olması yararlı olacaktır. Toplumumuzun, her sektörü ihracat seferberliğinde üzerine düşen görevi yaptığı takdirde ortaya çıkacak devlet, özel sektör ve eğitim kurumları arasındaki yakın işbirliği ülkemizi çok kısa zamanda bugünkünün birkaç katı ihracatı gerçekleştirebilecek duruma getirebilir. Bu da ülkemiz ve halkımız için daha onurlu ve daha rahat bir yaşam demektir. |