Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-02-2007, 13:18   #19
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Sorun, esas olarak 1 Ocak 1996 tarihinde yürürlüğü giren Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği Kararına dayanıyor. Bilindiği gibi, bu tarihte yürürlüğe giren Gümrük Birliği kapsamında, Türk tekstil ve konfeksiyon ürünlerine AB ülkeleri tarafından uygulanan kotaların kaldırılmasını temin amacıyla Türkiye, AB’nin ortak ticaret politikasına uyum yükümlülüğü çerçevesinde tekstil ve konfeksiyon alanında Birliğin belirli üçüncü ülkelere kaşı uyguladığı kısıtlamaları da üstlenmişti. Ve bu kapsamda Türkiye 1996 yılı başından itibaren 32 ülkeye kota uygulamaya başlamıştı. Ancak, aradan geçen süre içinde AB politikalarına paralel olarak Türkiye’nin tekstil ve konfeksiyonda miktar kısıtlaması uyguladığı ülke sayısı 21’e gerilemiştir.
Hindistan ile aramızda çıkan problemin çözümü için iki yolun izlenmesi çözüm olarak sunulmaktadır. Bunlar:
1. Türkiye’nin ilk aşamada uyguladığı kısıtlamaları kaldırmasa gibi bir seçenek söz konusu olmayacağından, AB ile de danışılarak gümrük birliğinin işleyişine en az zarar verecek bir çözüm üzerinde mutabakata varmasında yarar görülüyor.
2. Bu süreç içinde Türkiye’nin kabul edemeyeceği çözüm, Türkiye’den AB’ye ihraç edilen tekstil ve konfeksiyon ürünlerinin herhangi bir şekilde kontrole ve sınırlandırmaya tabi tutulması olacak. Türkiye’nin uygulamakta olduğu kısıtlamaların kaldırılması söz konusu olmayacak. Zira kısıtlamalar sadece Hindistan’a değil, Pakistan, Endonezya, Malezya vb. gibi DTÖ üyesi ülkelere de uygulanmakta olduğundan, bu ülkelere yönelik kısıtlamaların da sona erdirilmesi gerekecektir. Bu nedenle gerektiğinde kısıtlamaları bir başka şekilde muhafaza ederek, Hindistan’ı karşı tedbir almaya zorlamak kaçınılmaz olabilecek. Hindistan ile var olan ticari ilişkilerimizde esas zarar görenin bu ülke olacağı dikkate alındığında, bu seçeneği zorlamak en uygun çözüm gibi görünmektedir.
  Alıntı ile Cevapla