Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26-02-2007, 14:56   #152
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Birleşik Devletler ayrıca yabancı ülkeleri endüstriyel düzenlemeleri gevşetmeleri, geri kalan düzenlemeleri de şeffaf konuma getirecek önlemleri almaları, yabancı şirketlere karşı ayırımcılık yapmamaları ve uluslararası uygulamalara uymaları konusunda sık sık zorlamaktadır. Amerika’nın bu ilgisi bazı ülkelerin bahis konusu düzenlemeleri ihraç mallarının piyasalarına girişini engelleyecek dolaylı bir araç olarak kullanabilecekleri kuşkusundan kaynaklanmaktadır.

Başkan Bill Clinton (1993-2001) yönetimi ABD ticaret politikasına bir boyut daha eklemiştir. Yönetim ülkelerin asgari çalışma ve çevre standardlarına uymalarını istemektedir. Amerikalılar ülkedeki göreli olarak daha yüksek çalışma ve çevre standardlarının ABD kökenli malların maliyetini yükseltebileceğinden ve bu nedenle de yerli endüstrilerine daha gevşek düzenlemeler uygulayan ülkelerin şirketleriyle rekabet edemeyeceklerinden korktukları için kısmen böyle bir tutum içine girmekte, ayrıca, yabancı ülkelerdeki işverenler uluslararası piyasalarda daha etkili bir rekabete girebilmek amacıyla işçilerini istismar eder ya da çevreye zarar verirlerse o ülkelerin serbest ticaretin sağladığı çıkarlardan yararlandırılmayacaklarını da söylemektedirler.

Clinton yönetimi söz konusu konuları 1990’ların başlarında dile getirdi ve Amerika’nın NAFTA’yı onaylamasına karşılık Kanada ve Meksika’nın çevre sorunlarına ve çalışma standardlarına uyacaklarını belirten ek anlaşmalar yapmalarında ısrar etti. Birleşik Devletler Başkan Clinton yönetimi sırasında Uluslararası Çalışma Örgütü ile işbirliği yapıp gelişmekte olan ülkelerin güvenli işyerleri kurmalarına ve temel işçi haklarını güvence almalarına yardımcı oldu ve bu konumdaki çok ülkede çocuk işçiliğinin azaltılmasına yönelik programları finanse etti. Yine de Clinton yönetiminin ticaret anlaşmalarını çevrenin korunmasına ve çalışma standardlarına bağlama çabaları diğer ülkelerde ve hatta Birleşik Devletlerde bile çelişkili bir konu olarak kalmaktadır.

Birleşik Devletler ayırımcılık yapmama ilkelerine genelde uymakla birlikte belirli tercihli ticaret düzenlemelerine de taraf olmuştur. Sözgelimi Genelleştirilmiş ABD Tercihler Sistemi yoksulluk çeken ülkelerin Birleşik Devletler’e ihraç ettikleri bazı mallardan gümrük vergisi almayarak bu ülkelerin ekonomik kalkınmalarını teşvik etmeyi amaçlamaktadır; belirli bir mal üreticisinin ABD piyasalarında rekabet için yardıma gereksinimi kalmayınca söz konusu tercih de ortadan kalkmaktadır. Bir başka tercihli ticaret programı olan Antiller Havzası Girişimi ekonomik bir çabalama içinde olan ve Birleşik Devletler için politik açıdan önem taşıdığı düşünülen bölgeye ekonomik destek sağlamak amacıyla yaratılmıştır; program Antillerden Birleşik Devletler’e dokumalar, belirli deri ürünleri, şeker ve petrol ürünleri dışında yapılacak tüm ihracattan gümrük vergisi alınmamasını öngörmektedir.
  Alıntı ile Cevapla