Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28-02-2007, 12:43   #38
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Afrika
Afrika’nın tümü bir karışıklık içindedir. Kıtadaki yaşam koşulları korkunçtur. Sadece bir örnek bu durumu göstermeye yeterlidir. Sahra Altı Afrika’da nüfusun sadece %2’si telefona ulaşabiliyor ve bunun yarısı da Güney Afrika’da. Ulusal sorun her yerde ortaya çıkıyor. Burada kilit önemde olan, temel olarak daha çok sanayileşmiş birkaç ülkede yoğunlaşan işçi sınıfıdır. Geçen yıl Nijerya’da, hükümeti petrol fiyatlarını geri çekmek zorunda bırakan 5 günlük genel grev sırasında, işçi sınıfının muazzam gücüne tanık olduk.
Bununla birlikte, Afrika ekonomisinin büyük bir kısmının son derece azgelişmiş doğasının bir sonucu olarak, tüm kıtanın gerçek kilidi, güçlü bir işçi sınıfının var olduğu Güney Afrika’dır.
Çok zor şartlar altındaki Güney Afrika’nın siyah proletaryasının hareketi, tüm dünya işçilerine ilham kaynağı oldu. Bu, Güney Afrika’da bir sosyalist devrime yol açabilirdi. Fakat Mandela ve diğerleri, beyaz yönetici klikle anlaştılar. Aslında teslim oldular. Gerici Apartheid rejiminin çökmesiyle, kitleler yekpare olarak ANC hükümetine oy verdiler. Onlar köklü bir değişim için oy verdiler. Fakat değişim umutları hızla dağıldı.
Geçmişte ANC, en azından lafızda, “sosyalist” bir politika savunuyordu. Şimdi, bütün “sosyalist” liderler gibi, kapitalizme teslim oldular ve piyasa ekonomisini ve özelleştirmeyi kabul ettiler. Hükümete duyulan hoşnutsuzluk yayılıyor. ANC, kasabalara içme suyu götürmek gibi işlerde bile verdiği sözü yerine getirmedi. Pek çok açıdan kitlelerin durumu eskisinden daha kötü: özelleştirme dalgası, su kullanımında bireysel sayaç uygulamasına geçilmesi (bu yoksul ailelerin sularının kesilmesi anlamına geliyor ve çoktan KwaZulu Natal’da kolera salgınına yol açmıştır), işsizliğin büyümesi vs.
Hatta bazı ANC’li belediyeler, ırkçılık karşıtı hareketin yaygın taktiklerinden biri olan hizmet bedellerini ödememe döneminden kalma elektrik borçlarını insanlara ödetmeye çalışıyorlar. Kasabalardaki insanlar bu borçları ödeyemedikleri için elektrik hizmetlerinden yararlanamaz haldeler. Bu, Soweto da dahil olmak üzere ülkenin her yerindeki kasabalarda çatışmalara neden olmuştur.
Mandela ve diğer ANC liderlerinin teslimiyetleri, Stalinistlerden aldıkları yanlış aşamalar teorisinin mantıksal ürünüdür. Kapitalist sınıfa çok az sayıda siyah katılsa da, onlar bir siyah burjuvazi yaratmaya çalışıyorlar. Tüm sözde Siyah Ekonomiyi Güçlendirme programlarının yaptığı şey, bazı şirketlerin yönetimine cüzi sayıda siyahın atanmasının ötesine geçmemektedir. Yüksek oranda yoğunlaşmış Güney Afrika ekonomisine egemen olan bir avuç tekel, apartheid yılları boyunca ülkeyi işleten aynı beyaz kapitalistlerin elindedir. Şimdi ülke dünya ölçeğindeki resesyonun etkileriyle yüz yüzedir. Bu yılın başlarında 1 dolar 7,5 rand (Güney Afrika para birimi) iken, şu anda bir dolar 12 randdır.
  Alıntı ile Cevapla