Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01-03-2007, 10:59   #19
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Adaylık sürecinde Türkiye’nin AYB’nin MEDA II kapsamında Avrupa Akdeniz Ortaklığı’na ayırdığı kredilerden yıllık 210 milyon olmak üzere altı yıl için toplam 1.470 milyon Euro’dan faydalanması öngörülmektedir. Yeni süreçte ayrıca doğrudan Gümrük Birliği’nin güçlendirilmesi ve derinleştirilmesi amacıyla Konsey tarafından 4 Aralık 2000 tarihinde onaylanan 450 milyon Euro tutarındaki bir diğer AYB kredisini de kullanabilecektir.

2001-2004 yılları arasında geçerli olacak kredi için, Avrupa Yatırım Bankası’na Türk kamu ve özel şirketleri ile Avrupa Birliği arasındaki bağlantıları geliştirecek altyapı yatırımları ve Gümrük Birliği’nin işleyişini kolaylaştıracak teknik donanımın oluşturulması amaçlı projeler sunulması gerekmektedir. Halihazırda kamu kesimi tarafından enerji ve ulaşım sektörlerine ilişkin altyapı projeleri hazırlanmaktadır. Bu konuda Türk özel sektörünün de, özellikle ülkemizin mali kaynak sıkıntısı içinde olduğu bu dönemde, uygun projeler hazırlayarak, söz konusu krediden faydalanmanın yollarını araması gerekmektedir.

Gümrük Birliği çerçevesindeki yükümlülükleri doğrultusunda Türkiye, 1996 yılından itibaren çok kapsamlı bir alanda mevzuat uyumu ve buna bağlı kurumsal yapıyı oluşturma sürecine girmiştir. Bu değişimi gerçekleştirmek için Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye mali ve teknik yardımda bulunma taahhüdü yerine getirilmemiş ve Türkiye, Gümrük Birliği’ne ilişkin yükümlülüklerini hiçbir Topluluk kaynağından yararlanmaksızın geçen beş yıl içerisinde büyük ölçüde gerçekleştirmiştir. Türkiye’nin bu süreçte gösterdiği kapasite AB tarafınca da dile getirilmiş, bununla birlikte henüz tamamlanmayan çalışmalar da çeşitli platformlarda vurgulanmıştır. Halihazırda Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne ilişkin uyum çalışmalarını da kapsayan katılım öncesi stratejisine yönelik yıllık 177 Milyon Euro’yu Ulusal Program’da taahhüt edilen takvim çerçevesinde en etkin şekilde kullanması, ayrıca geri dönüşümlü AYB kredilerinden de akılcı projelerle faydalanması uyum sürecini kolaylaştırması açısından çok önemlidir.


7. Gümrük Birliği Çerçevesinde Türkiye’nin Kullanabileceği Bir Mekanizma



Gümrük Birliği’nin dayandığı Katma Protokol ve 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı, ortaklık çerçevesindeki uygulamaların taraflardan birinde ekonomik bir soruna yol açması halinde işlerlik kazanabilecek mekanizmaları ortaya koymaktadır.

Katma Protokol’ün “Türk Ekonomisi’nin bir sektörü veya dış mali istikrarını tehlikeye düşürecek ciddi bozukluklar ortaya çıkar veya Türkiye’nin bir bölgesinin ekonomik durumunun bozulması şeklinde güçlükler belirirse, Türkiye gerekli korunma tedbirlerini alır. Bu tedbirler ve bunların uygulama usulleri Ortaklık Konseyi’ne geciktirmeksizin bildirilir.” şeklindeki 62. maddesi ve 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı’nın “...taraflar Katma protokolün 62. maddesiyle belirlenen koruma tedbirleri mekanizmaları ile usullerinin geçerliliğini koruyacağını teyit ederler” şeklindeki 63. maddesiGümrük Birliği’nin Türkiye ekonomisinde bir zarara sebebiyet vermesi halinde devreye sokulabilecek garanti noktasını oluşturmaktadır.

1/95 sayılı OKK’nin 64. maddesinde ayrıca koruma tedbirlerinin Gümrük Birliği’nin işleyişine en az zarar verecek şekilde belirlenmesi ve bir dengesizlik yaratması halinde karşı tarafın da dengeleyici tedbirler alabileceği ifade edilmiştir. Koruma tedbirleri ve dengeleme tedbirleri konusunda uzlaşmanın sağlanamaması halinde 1/95 sayılı OKK’nin 61 ve 62. maddelerinde her iki akit taraftan birer ve taraf olmayan bir diğer ülkeden de bir hakemin atanmasıyla oluşan hakemlik kurulunun oluşturulabileceğini ve bu kurulun kararının taraflar üzerinde bağlayıcı olacağını ortaya koyulmaktadır.

Ortaklık Konseyi bünyesinde taraflar arasında Gümrük Birliği’nden kaynaklanan aksaklıklara ilişkin çözüme yönelik müzakere etme imkanı yaratan söz konusu maddelerin etkin bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Bu çerçevede gerek bu alandaki kamu kuruluşları, gerek sektör temsilci kuruluşları tarafından Gümrük Birliği’nin ilgili sektöre etkileri üzerine gerçekleştirilecek çalışmalar, Ortaklık Konseyi Toplantılarında, uygulanacak koruma tedbirlerinin ortaya koyulmasına yardımcı olacak, Türkiye’nin müzakere gücünü artıracaktır.

  Alıntı ile Cevapla