Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02-03-2007, 16:02   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Klasik İktisadi Yaklaşım

KLASIK OKUL ÜZERINE GENEL AÇIKLAMA

Klasik Okul, bir taraftan ,fizyokratların izinde laisser-faire ideolojisini sürdürürken, bunu destekleyecek iktisat teorisini kurmuştur.Bir taraftan da,geliştirdiği tahlil araçları, bunları özellikle kendilerine ve genellikle kapitalist sisteme karşı kullanacak Marx’ı, daha sonra Marx’ı etkileyecek olan Marx öncesi ingiliz sosyalistlerini ,büyük ölçüde, etkilemiştir. Böylece, klasik okul , fizyokratlardan devraldığı iktisadi liberalizmi neo-klasiklere devredenbir zincirin halkası oldugu kadar,iktisadi liberalizmi tümden reddeden Marx’ı ve izleyicilerini besleyen başlıca kaynaktır.Fakat, iktisadi liberalizmi toptan reddetmemekle beraber,buna bazı noktalarda karşı çıkan görüşlerin kaynağı da, yine,kısmen klasik okul olmuştur.

1,)I KTISADI ALT YAPI VE IKTISADI DÜSÜNCEYI HAZIRLAYAN SARTLAR

İngiliz klasik okulunun doğduğu 18. yüzyılın sonları, gerek İngiltere’nin gerek diğer bir kısım batı ülkelerinin , önemli iktisadi ve politik değişmelere sahip olduğu bir çağdır.Bir kere, daha önce yavaş seyreden teknik buluşlarla bunların sanayie uygulanması,bu yüzyıl sonunda, yoğunluk kazanmıştır.Öyle ki,İngiltere’de bu dönemi, “sanayi inkılabı”çağı diye nitelemek mümkün olmuştur.Sanayi inkılabıyla beraber, “iktisadi adam” niteliklerini taşıyan, kapitalist müteşebbisler ve üretim araçları mülkiyetinden yoksunlaşan bir işçi sınıfı doğmuştur.
Bundan başka , Fransız İhtilali (1789) ortaçağ toplumundan kalan kurumları silmiş “ferdiyetçilik ve özgürlük” iktidara gelen burjuvanın sloganı olmuştur.bu ,yeni bir sınıfın, politik hakimiyeti ele geçirmesinin zaferi sayılabilir.İngiliz kolonisi olan Kuzey Amerika’da bağımsız yeni bir devletin (ABD) doğması,merkantilist kolonizasyonun ,önemli bir dayanağını kaybettirmiştir.
Nasıl ticari kapitalizm,merkantilizmi,Fransa’da tarımın kapitalistleşmesi yolunda bir değişme ,Fizyokrasi’yi doğurmuşsa , İngiltere’de sanayi inkılabını da ,klasik iktisat okulunu doğurmuştur.Ne var ki, fizyokrasi,her bakımdan ,merkantilizmin karşıtı olduğu halde ,ingiliz iktisat okuluyla fizyokrasi arasında ,kurdukları teorinin gerisindeki felsefi görüş itibariyle , büyük benzerlikler vardır.Laisser-faire ideolojisi, serbest dış ticaret ilkesi her ikisinde de hakimdir.Bunun sebebi,şöyle açıklanabilir:18. yüzyılın ikinci yarısında ,İngiltere , hala, imtiyazlarla ayrılan sınıfların hakimiyetindedir.Oysa ,iktisadi adam,sanayi inkılabıyla beraber artık doğmaktadır.Yürürlükteki imtiyazlara ,merkantilizmden artakalan,dış ticaretteki ve iş gücü arzı üzerindeki monopolcü tehditlere karşı ,bu yeni doğan öncü sınıfın savunulması, ferdiyetçiliğin faydalarının ve iktisadi özgürlüğün savunulmasını gerekmektedir.Henüz, devlet otoritesi,imtiyazlı sınıflardan yana olduğu için, amaç,devlet müdahalesini minimuma indiren laisser-faire’dir.Dış piyasalardan ucuz sınai mamullerin serbestçe satılarak “monopolize” edebilmeleri için ,serbest dış ticaret uygulanmalıdır.
Bu okulun düşüncesi ,hiç olmazsa A.Smith ve onu izleyen 50 yıl ,akademik ve politik çevrelerde, tartışmasız kabul edilmiştir.İngiltere’de ,laisser-faire’in ,serbest dış ticaretin uygulanması konusunda ,etkili olmuştur.Sanayi inkılabının başında, İngiltere’nin sahip olduğu şartlar ,dünyanın hiçbir ülkesinde tekrarlanmadığı için –ilk sanayileşen rakipsiz bir sanayi ülkesi olması ,büyük bir kapital stokuna sahip olması ,sömürgecilikte dış piyasaları monopolize etmesi gibi....... laisser-faire ,hiçbir ülkede ,İngiltere’de 19. yüzyılda bulduğu uygulamayı da bulamamıştır.




2,)KLASIK IKTISADI ANALIZIN ANHTARLARI

Klasik iktisadın analizin belli başlı nitelikleri şöyle açıklanabilir:
a)Politik iktisat tarifleri:Smith ve Malthus,politik iktisadı “servetin mahiyet ve kaynağının araştırılması”;Ricardo,ürünün yaratılmasına katılan sınıflar arasında ,ürünün bölüşüm kanunlarının araştırılması” olarak tarif eder.
b)İktisadi gelişmelerin incelemesi:Klasik iktisatçılar,kapital birikimi, nüfus artışı teknik yeniliklerin uygulanması ,kurumsal yapıların gelişmeye etkisi gibi konular üzeride, uzun boylu durmuştur.İktisadi gelişmeyi incelerken ,analizleri ,bugünkü deyimle “makro”, zaman içinde değişmeyi incelemesi itibariyle de “dinamiktir”.[1]
Klasikler, gelişmeyle uğraşmalarına rağmen ,sistemin değişmesi üzerinde durmamışlar , serbest rekabete dayanan kapitalizmin ,devam edeceğini varsaymışlardır. Ayrıca ,(Smith ve Malthus hariç)ekonomi geliştikçe ,yapı değişmesi üzerinde de durmamışlardır.
c)Klasik kıymet-bölüşüm teorisi:Klasiklerin kıymet-bölüşüm teorisinde,birkaç nokta üzerinde dikkatle durdukları görülür.Birincisi,”kıymetin değişmez ölçüsünü” bulmaktır.Nasıl, bugün ,cari fiyatlarla milli geliri veya nakdi ücretleri fiyat endeksleriyle düzeltip ,sabit büyüklüklere varıyorsak,onlar da,üretim faktörleri fiyatlarındaki değişmeden etkilenmeyecek bir hesap birimi aramıştır.İkincisi, mal fiyatlarını belirleyen etkenleri ve reel gelirin üç üretim faktörünü(toprak sahibi,kapitalist-müteşebbis,işçi) arasında dağılım kanunları saptamaya çalışmışlardır.
d)Kar teorisi:Klasik sistem,toplumu üç sınıftan oluşuyor kabul etmiştir.Bu sistemde, kapitalistle müteşebbis ayrımı olmadığı gibi,faiz-kar ayrımı da yoktur.”Kar” kavramıyla kastettikleri,safi faiz haddidir.[2]
e)Paranın önemini küçümseme ve reel analiz:Klasikler,parayı,sadece mübadele aracı olarak düşünmüş ,paranın,iktisadi faaliyet hacmini etkileyebileceğini(malthus hariç) kabul etmemiştir.Klasik analiz, paranın reel değişkenleri etkilemediğini varsayan, reel analiz niteliğindedir.
f)Klasikler,teorilerini kurarken, iktisadi liberalizmin,akılcı, soyutlayıcı,tümdengelimci yöntemini izlemişlerdir.
g)Analizde varsaydıkları piyasa şekli –kendi deyimleriyle-serbest rekabet, daha sonraki tanımlamaya göre de tam rekabettir.
  Alıntı ile Cevapla