Yıllardır hep aynı senaryo… Transfer dönemi başladığı zaman ihtiyaç olan mevkilere oyuncu arayışı başlıyor. Arama yapıp, bulmak, futbolcu ile anlaşmak, onu kamp dönemine yetiştimek kısıtlı bir süre içinde zor oluyor ve menejerlerin önerdiği, son dakika transferleri yapılmak zorunda kalınıyor. Hatta onca stoper arayışına rağmen geçen yıl o bile yapılamamıştı. Uzun bir süre takip etmediğin, takıma uyum sağlayıp sağlayamayacağına emin olmadan yapılan bu transferlerden istenen verim sağlanamıyor, alınan oyuncu kötü bir oyuncu da olmayabilir ama aşı tutmayınca fayda da sağlayamıyor ve ertesi sene bu oyuncu elimizde patlıyor. Daha faydalı bir oyuncu alabilmek için bu oyuncuyu elden çıkarmanın yolları aranıyor, satmaya kalkınca alıcı bulunmuyor, her türlü yol deneniyor, en sonunda sözleşme tek taraflı fesh ediliyor ve… sokağa atılan milyonlarca eurolar… Örnek çok… Sebep ne? İstikrarlı ve temeli sağlam bir transfer politikasının olmayışı… Peki Befam hangi amaca yönelik kuruldu? Futbolcu arama, tarama komitesi… Befam araştırmalarını yapıyor, nitekim Tello Befam’ın önerisiyle alındı. Ancak yeterli mi?
Lig 17+17 haftadan oluşuyor. İlk 17 haftada takım şekillenmiş ve bir sonraki yıl için transfer ihtiyaçları yavaş yavaş belirmeye başlamış olur. İhtiyaç olduğu düşünülen mevkilerin her biri için 8-10 alternatifli oyuncu listesi henüz bu dönemde oluşturulmaya başlansa ve bu liste hocanın isteklerine göre ligin bitimine 1 ay kala 4-5 kişiye indirilse, ve transfer çalışmaları lig bitimine yakınken başlansa, 4-5 kişilik adaylar arasından 1 kişi ile bu süre içinde mutlaka anlaşma sağlanabilir. Tello örneğinde olduğu gibi… Yeni hoca geldi transferleri o belirleyecek denebilir, bu, bu seneye özgü bir durum, diğer taraftan hocanın önüne önceden tespit edilmiş oyuncu seçenekleri de sunulabilir. Sonuçta yapılacak tüm transferler hem hedefe yönelik nokta transferler olur, yıldız olmayıp da takıma yıldızlardan daha çok yarar sağlayacak oyuncular bulunabilir, oyuncular kamp dönemine yetiştirilir, uyumları daha erken olur, menejerlerin önereceği, transfer yapmış olmak için yapılan nasıl çıkacağı bilinmeyen kapalı kutular gelmemiş olur ve onlara akıtılan milyonlarca euro sokağa atılmamış olur. Befam tarafından tesbit edilen ve Ulvi Güveneroğlu tarafından mutlak alınması gerektiği yönünde rapor verilen ve şu anda GS tarafından alınan ön libero Linderoth neden alınmamıştır, ya da alma girişiminde bulunulmamıştır? Yönetim mi dikkate almamıştır yoksa Ertuğrul Sağlam mı veto etmiştir? Befam çalışmaktadır, şu an halen bir sürü menejer çıkıpda her gün yeni yeni oyuncular öneriyorsa, her gün yeni bir ismi gazete sütunlarında görüyorsak, ya Befam yeterli çalışamamış ya da dikkate alınmıyor. Bundan sonra popülizmden uzak, doğru yerlere doğru transferler yapmak ve paramızı sokağa atmamak adına Befam’ın daha da güçlendirilip sahip çıkılması gerekir.
Buyrun buradan, az önce okuduğum bir yazı(LigTV):
Kolot "Taraftarlarımız hiç merak etmesin. Alacağımız futbolcu yıldız bir isim olacak. Eğer yıldız bir futbolcuyla anlaşamazsak transfer yapmış olmak için transfer yapmayacağız. Ya yıldız alacağız ya da hiç bir transfer yapmayacağız. Çünkü bizim sokağa atılacak paramız yok" diye konuştu. Celal Kolot'un önümüzdeki günlerde yönetici Mario Berk'le birlikte yeniden yurt dışına giderek futbolcuların menajerleriyle bir araya geleceği kaydedildi. |