Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi

Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi (http://besiktasforum.net/forum/)
-   Atatürk Köşesi (http://besiktasforum.net/forum/ataturk-kosesi/)
-   -   Mustafa Kemal Çanakkale'yi Anlatıyor (http://besiktasforum.net/forum/ataturk-kosesi/26528-mustafa-kemal-canakkaleyi-anlatiyor/)

ferro1903 16-03-2007 22:24

Mustafa Kemal Çanakkale'yi Anlatıyor
 
“Karşılıklı siperler arasındaki mesafe 8 metre. Yani ölüm muhakkak. Birinci siperlerin hiç biri kurtulmamacasına kamilen düşüyor. İkincidekiler onların üzerine gidiyor. Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir fütur göstermiyor.''.


Albay Mustafa Kemal Çanakkale' yi anlatıyor: “Karşılıklı siperler arasındaki mesafe 8 metre. Yani ölüm muhakkak. Birinci siperlerin hiç biri kurtulmamacasına kamilen düşüyor. İkincidekiler onların üzerine gidiyor. Fakat ne kadar şâyân-ı gıpta bir itidal ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir fütur göstermiyor. Sarsılmak yok. Okumak bilenler ellerinde Kur’an-ı Kerim Cennet’e girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler Kelime-i Şahadet getirerek yürüyorlar. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren şâyân-ı hayret ve tebrik edilecek bir misaldir. ''
KOCA SEYİD
20 yaşında askere alındı. Balkan savaşlarına katıldı. Cihan Harbi patlayınca terhis edilmedi. Topçu eri olarak Çanakkale’ye gönderildi.
İri yarı, çok güçlü olan Koca Seyid, burada Rumeli yakasındaki Kilitbahir’in 28’lik Rumeli Bataryası’nda topçu eri olarak vazifeliydi. 18 Mart günü, bulunduğu bataryaya İngiliz gemisinden atılan büyük bir bombayla birliğimiz toptan imha oldu. İçlerinden yalnızca Seyid Onbaşı ile Niğdeli Ali kurtulmuştu. Bir de Yüzbaşı Hilmi. Rumeli Mecidiye Tabyası’nda tek top ayakta kalabilmiş, fakat onun da vinci kırılmış olduğundan mermileri namluya sürülemiyordu. Yüzbaşı Hilmi Bey, etrafından birilerinden yardım alabilmek düşüncesiyle bataryadan uzaklaştığı sırada, Niğdeli Ali ile Koca Seyid ümitsiz ve perişan ne yapacaklarını düşünüyorlardı. “Lâ havle velâ kuvvete illa billah!” (Allah’tan başka kimsede havl ve kuvvet yoktur!) duası Seyid’in ağzından nûr tanesi gibi dökülmeye başladı. Aşk ile kendinden geçmesi ve 257 okkalık top mermisini sırtlaması bir oldu. Demir basamakları ağır ağır tırmandı. Yanında bulunan Niğdeli Ali, Seyid’in göğüs ve omuz kemiklerinin çatırtısını duyuyor, hayret ve dehşet içinde kalıyordu. Topun namlusuna sürülen üçüncü mermi savaşın kaderini değiştiren olayı gerçekleştirmiş ve Ocean isimli zırhlı, bu merminin isabetiyle korkunç yara almıştır. Akşama doğru Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa, Seyid’in bataryasına geldi ve bu isimsiz kahramanı kutladı. Cevat Paşa, resminin çekilmesini istedi. Seyid ne kadar zorlandıysa da o mermiyi sırtlayamadı. Bunun üzerine tahtadan bir mermi yapıldı. Koca Seyid o mermiyi sırtına alarak fotoğrafçının karşısına geçti.


KOCA SEYİD'E NE OLDU

Pek çok isimsiz kahraman gibi Koca Seyid de vefasızlıklar girdabına sürüklendi. Köyüne döndü. Hamallıkla geçinmeye çalıştı. Bu sıralarda üşüttü ve vereme yakalandı. Adı tarihe altın harflerle geçen kahraman, fakirlik içinde yakalandığı veremden kurtulamayarak sessiz sedasız dünya misafirhanesine veda etti.

Kızı Ayşe Yıkar, “Gençliğimizde hep aç ve sefil bir hayat yaşadık. Annem de zaten aç ve perişan bir hayattan dolayı hastalıktan öldü. Ondan geriye bir şey kalmadı. Zaten bir şeyi yoktu ki.” diyordu.

Seyid, (Seyit Çabuk) 1889 yılında Havran ilçesinin Çamlık köyünde dünyaya gelmişti. Yoksul, topraksız bir köylünün çocuğuydu. Ve 1939’da öyle de öldü.
KAŞIKÇI DEDE VE LADİKLİ AHMED
Çanakkele’de başta Efendimiz (sas) olmak üzere büyük zatların manevi tasarruf ve yardımları olmuştur. Kaşıkçı Dede de esrârlı zâtlardan biridir.
Kilitbahirli Kaşıkçı Dede’nin himmetine şahit olan sonraki yılların büyük velisi Konya Ladik’ten Ahmed Ağa hadiseyi şu şekilde anlatıyor:

“15 Temmuz 1915 sıcak bir yaz günü. Bir taraftan düşmanın ateşi, öte yandan güneşin harı kavurur yarımadayı. Mehmetçiğin en büyük ihtiyacı su olur o günler. Cepheye yeni sevk edilen bir bölük asker, Bigalı köyüne doğru yola çıkarılır. Askerlerimize susuzluğun harareti tam çökmek üzeredir ki yolun sol tarafında çeşme başında sakallı bir dede seslenir onlara: “Gelin evlatlarım soğuk su vereyim, gelin doldurun mataralarınızı.” Koşarlar o tarafa doğru. Geri kalıp susuz kalmamak için gizli bir yarış başlar içlerinde. Bir de bakarlar ki çeşme akmıyor. (Bu çeşme halen mevcut olup kışın aktığı halde haziran gelince suyu kesilir.) Dedenin elinde bir toprak testi vardır; ama o da taş çatlasa 10-15 litre su alır. Hiç 300-400 kişiye ufacık testinin suyu yeter mi? Kaşıkçı Dede; “Acele etmeyin yavrularım, için kana kana, doldurun mataralarınızı.” der. Lâdikli Ahmed Efendi hiç acele etmez ve hep en sonu bekler. Anlaşılan haberdardır bazı şeylerden. Nihayet herkes matarasını doldurur; ama testide hâlâ su bitmez! O da uzatır matarasını, içer kana kana suyunu. Hâlâ toprak testide su vardır. Ahmedcik dayanamaz sorar, “Dede senin adın ne?” diye. “Kaşıkçı Dede derler evladım bana. Kilitbahir köyünde otururum. Evladım cephede yaralanırsan matarandaki bu sudan döküver yarana. Biiznillah şifa bulursun.” der.

Ahmed, bu sözü unutmaz ve matarasındaki suyu da bitirmez, saklar. Bir müddet sonra arkadaşları ile beraber yaralanır ve aklına su gelir. Döker kendi ve arkadaşlarının yaralarına. Şifa bulurlar. Çok geçmez bir daha yaralanır; ama bu defaki hem daha ağır ve hem de su bitmiştir. Eceabat’taki vapur hastaneye getirilir. Biraz iyileşince hava değişimine gönderilmek istenir. O, cepheye gitmek ister. Soğanlıdere’deki asker ağabeyini ziyaret etmek üzere bir günlük izin alır. Ağabeyinin şehit olduğunu öğrenir. İçinde fırtınalar kopar ve o duygularla dönerken Kilitbahir köyüne uğrar. Kaşıkçı Dede’yi sorar birkaç kişiye. ‘Burada öyle biri yok’ derler. Bir başkası ise; “Yüzlerce yıl önce yaşamış bir evliyanın kabri var. Biz ona Kaşıkçı Dede deriz.” der. O mübarek Allah dostunun kabrini gösterirler. Hep beraber dua ederler. Bu arada Ladikli Ahmed meseleyi gönlünde çözer. Artık testiyi de anlar, suyu da
.”


Türkiye`de Saat: 00:15 .

Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580