Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Kültür , Sanat Turizm, Gezi ve Seyahat Rehberi > Biyografi > Basın-Yayın

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 17-01-2008, 00:09   #1
Dişi Kartal
 
Ayche - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
James Joyce

1882’de İrlanda’nın Dublin kentinde doğan James Joyce, hiç şüphe yok ki romana getirdiği anlatım yenilikleri ile 20.yüzyıl edebiyatını derinden etkilemiştir. Katolik bir ailenin çocuğu alarak kilise eğitimi aldı, ancak genç yaşta katolik inancından vaz geçti. Dublin Üniversitesi’ni bitirdiğinde yazarlık hayatı da başlamıştı. Bir ara tıp eğitimi için Paris’e gittiyse de, annesinin hastalığı üzerine geri dönerek Dublin’de öğretmenlik yaptı. Bu sıralarda ilk hikayelerinin ve romanın hazırlıklarını da yapıyordu Joyce. 1904’te yeniden Paris’e gitti, ardından İtalya’ya Trieste’ye. Trieste’de İngilizce dersler vererek geçimini sağlayan Joyce, “Dublinliler” adı altında topladığı hikayelerini 1914’de Londra’da yayımladı. Hemen ardından -şair Ezra Poun’un yardımıyla” ilk romanı “Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi” The Egoist dergisinde tefrika edildi, 1916’da ise kitaplaştırıldı. “Ulysses”i de tefrika edilmeye başladıktan sonra 1922’de tamamladı Joyce. Ancak bir çok dizgi yanlışı içeren “Ulysses”in aslına uygun halde basılması 1984 yılında gerçekleşti. Dublinliler
On beş hikayeden oluşan “Dublinliler”, bütün hikayelerin ortak bir tema ve kurgusal bir sıralama gözetilerek yazılmış olması nedeniyle bir roman olarak algılanabilir. Hikayelerden yer alan kişi ve karakterlerden çok Dublin’in romanıdır bu. Bu kitabında ülkesinin ruhsal tarihinden kesitler vermeyi amaçladığını ve bunun için Dublin’i ele aldığını söylemişti Joyce; daha sonraki romanlarında da aynı temayı yineleyerek yüzlerce sayfalık bir Dublin ya da İrlanda destanı yaratmayı bildi, ne var ki oldukça karamsar bir destandı anlattığı...

Kitapta yer alan hikayelerini çocukluk, gençlik, olgunluk ve toplum hayatı olarak dört değişik bakış açısıyla oluştururken, son hikayesinin adını da “Ölüler” koymuş yazar. Aslında bu ölü olmaklık hali Dublin özelinde İrlanda’nın tamamına yayılan maddi, manevi, ruhsal ve düşünsel yoksulluğu işaret ediyor. Daha ilk hikayede çıkıyor karşımıza tutsaklık, hareket özürlülüğü, başarısızlık ve ölüm kavramları ve varlıklarını an be an hissettiriyorlar okuyucuya.
İrlanda gerçeğini yansıtabilmek için sıradan insanların sıradan hayatlarını anlatmaya girişen Joyce’un başarısı sadece insan ve toplum gözlemlerinden değil, bu insanları eşya, mekan ve toplumsal hayat içerisinde çok zengin ayrıntılarla tasvir etmesinden geliyor. Onun imgelerle yüklenmiş şiirsel dilinde evler, odalar, yiyecek ve giyecekler, kentin sokakları öylesine donuk renklere bürünüyor ki, hiç bir hayat pırıltısı canlanmıyor gözümüzde, “yaşayan ölüleri” anlatıyor sanki Joyce. Mesela Araby hikayesindeki çocuk şu cümlelerle yapıyor bir günün dökümünü; “Koşup oynarken evlerin arkasındaki karanlık ve çamurlu ara yola girdiğimiz oluyordu; burada, gecekondularda oturan vahşi kabilelerin arasına düşüyorduk; karanlık ve nemli bahçelerin arka kapılarına geliyorduk; çöp çukurlarının kokusunu alıyorduk; bir arabacının beygiri kaşağıladığı ya da süslü koşumları sallayarak müzik yaptığı kokulu karanlık ahırlara bakıyorduk ”.
Ölüler
Son hikaye “Ölüler”, evli bir kadının çok eski bir anıyı, kendisine açık genç bir adamın ölümünü hatırlaması üzerine başlayan duygusal etkilenmeler üzerine kurulu. İlk on dört hikayeye serpiştirilen simgelerin hemen hepsinin yer aldığı “Ölüler”de toplumun duygularının mekanikliğini, sıradanlığını ve donukluğunu vurgulayan Joyce, hikayenin ve kitabın sonun şiirsel bir ifadeyle bağlıyor; “bütün İrlanda kar altındaydı. Merkezdeki karanlık ovanın her yanına yağıyordu yavaşça ve Bog of Allen’a ve daha batıda, karanlık isyankar Shannon dalgaları üstüne yavaşça yağıyordu. Michel Fury’nin gömüldüğü tepedeki bir başına kilise mezarlığının her köşesine de yağıyordu. Çarpık çurpuk mezar taşlarının, haçların arasında, küçük kapının sivri parmaklarında ve çıplak dikenlerde birikip bir kalın örtü oluşturmuştu. Ruhu yavaşça bayılır gibi oldu işitince karın yağdığını hafifçe, nihai sonların inişi gibi, tüm yaşayanların ve ölülerin üzerine”.

İrlanda’da milliyetçi ve bağımsızlık sloganlarının yayıldığı ve siyasetin sertleştiği bir ortamda yetişen Joyce, bir çok farklı ideolojinin kesiştiği bir noktada durmuş ve “hedefine ulaşmamış ihtirasların, solan anıların ve iktidarsız düşlerin kasvetli bir bağlam içerisinde ölgün ölgün kıpırdanarak çağdaş İrlanda’nın manevi durağanlığını özetlediği Dublinliler’e” bu ideolojileri yansıtmıştır.
Çağdaşı Virginia Woolf’un yorumuyla; materyalist romancıların tersine ruhsaldır Joyce, her ne pahasına olursa olsun, haberlerini beyin yollarından gönderen içimizdeki o alevin titreşimlerini aydınlatmayı kendisine amaç edinmiştir. Bunu yapabilmek için de tam bir yüreklilikle ona gelgeç görünen her şeyi, ister o gerçeklik havası, ister biçimde akıcılık olsun, yüzyıllardır romancıyı desteklemeye yardım eden işaret direklerinin hepsini hiçe saymıştır.






James Joyce'ın Yayınlanmış Kitapları

Ulysses
Dublinliler
Sürgünler
Giacomo Joyce
Sanatçının Mektupları
Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi
Epipanies / Anıklıklar
Bütün Şiirleri
__________________

Türküler Sustu , Halaylar Durdu Hüzün Geldi Baş köşeye kuruldu

Yoruldu Yüregim , Yoruldu



Ayche Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 17-01-2008, 00:13   #2
Banned
 
tyler durden - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ecce puer

Karanlık geçmişten
Bir çocuk doğuyor;
Sevinç ve üzünçle
Yüreğim parçalanıyor.

Dinginlik içinde beşikte
O yaşayan yatıyor.
Sevgi ve acıma
Açmalı gözlerini!



Ulysses'den..

-Haydin kodese, dedi sertçe.
Vaaz verircesine de ekledi:
-İşte budur, Ey aziz dostum, gerçek Efkaristiya: Bedeniyle, ruhuyla, kanıyla, yarasıyla. Müzik yavaşlasın, lütfen. Gözlerinizi kapatın, baylar bayanlar. Bir saniye. Şu akyuvarlarla başımız dertte biraz. Susun, hepiniz.
__________________
Click the image to open in full size.

Sen her şeyi biliyorken,
Ben her şeyi göze almışken,
Sana uzaktan kıvranmak,
Nasıl acılı bir kanserdir bilemezsin!
tyler durden Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 14:48 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580