|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
11-02-2007, 00:38 | #1 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 |
Ankara - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, "Kim olursa olsun ihanet lafı, satılıklar... Bunlar kolaylıkla söylenebilecek laflar değil. Bu ülke de bu kadar boş, ucuz değil" diye konuştu. Başesgioğlu, ATO Meclis Salonu'nda düzenlenen Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) 2. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de kamu sendikacılığının yeni olduğunu, 2001 yılında yasal zemine kavuştuğunu anımsattı. Sendikacılık konusunda mutlaka mücadele edilmesi ve aşılması gereken hususlar olduğuna işaret eden Başesgioğlu, "Hiç kimse, sendikal harekete kendiliğinden 'Şu hak senindir al kardeşim, bunu yanına koy' dememiştir. Bu alanda mutlaka demokratik platformda mücadelelerin yapılması neticesinde bir noktaya gelinebilir" dedi. Memur sendikalarının ilelebet grev ve toplu sözleşme haklarından yoksun kalmayacağını ifade eden Başesgioğlu, "Çalışma Bakanı olarak memur sendikalarının bu haklara sahip olmasına inanıyorum" diye konuştu. Başesgioğlu, bu haklar için Kamu Personel Rejimi'nin çıkarılması gerektiğini, ayrıca Anayasa ve yasalarda değişiklik yapılmasına ihtiyaç olduğunu kaydetti. Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı'nın toplu sözleşme ve grev hakkıyla ilgili maddelerine Türkiye'nin koyduğu çekinceleri anımsatan Başesgioğlu, hemen yerine getirilemeyecek bir konuda uluslararası bir anlaşmayı imzalamanın bir kıymeti olmayacağını söyledi. Başesgioğlu, önemli olanın iç dinamiklerin buna hazır hale getirilmesi olduğunu vurguladı. 2007'nin Türkiye'de bir seçim yılı olduğuna işaret eden Başesgioğlu, siyasi partilerin her platformda görüşlerini bütün açıklığıyla dile getirmelerine kimsenin diyecek bir şeyi bulunmadığını söyledi.''Siyaseti, iktidar mücadelesini bir ölüm kalım mücadelesi haline getirmememiz lazım'' diyen Başesgioğlu, şunları kaydetti: ''Bugünkü hükümet başka bir ülkeden gelmedi buraya. Bu milletin verdiği oylarla kurulan parlamentonun içinden çıkmış milli bir hükümettir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bugüne kadar gelmiş geçmiş 58 hükümeti ne kadar milliyse 59. hükümette millidir diyeceğiz. Hiçbir siyasi partimizin genel başkanına konuşma üslubu dikte ettirme anlayışı içinde değiliz. Herkes söylediği sözlerle sorumludur ama ülkeyi satıyor, ihanet, Büyük Atatürk'ün Gençliğe hitabesinden referanslar vererek bugünkü hükümeti bir hedef tahtasına koyup yargılamak bence son derece haksızlıktır. Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir hükümeti bu ülkeye ihanet etmemiştir. Bu hükümette dahil ihanet anlayışı içerisinde yoktur.'' ''İhanetin'' söylenebilecek son söz olduğunu vurgulayan Başesgioğlu, ''Ondan sonra söylenecek söz tabancayı elinize alıp sokağa çıkmaktır. Bir siyasetçinin bu en son söyleyeceği sözdür. Kim olursa olusun ihanet lafı, satılıklar bunlar kolaylıkla söylenebilecek laflar değil. Bu ülke de bu kadar boş, ucuz değil. Toplumun önünde olan sorumluluk sahibi insanların aklı selim davranması lazım'' diye konuştu. Hükümete vurma adına devletin yıpratarak bir yere varılamayacağını vurgulayan Başesgioğlu, herkesin demokratik sabrı taşıması gerektiğine işaret etti. Murat Başesgioğlu, 2007 yılının akli selimle, tahriklere kapılmadan geçirilmesi gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:''Burada sayın genel başkanlar sendikalarımızı tahrik ediyorlar, 'Geçmiş dönemde sokaklardaydınız, şimdi neredesiniz' diyorlar. Siyasi partiler elbette bir siyasi mücadele yapıp kendisine yandaş toplamaya çalışacaktır. Ama hiç kimse Türkiye'de sendikaları, sivil toplum örgütlerini sırf bu seçime endeksli olarak kendilerine basamak yapmaya kalkmasın. Bu siyasi partilerin arka bahçesi olmaya aday sendika ve sendikacılar varsa onların da ömrü fazla olmaz.'' Salonda bulunan sendikacılara seslenen Başesgioğlu, ''Kimse siyaseti sizin üzerinizden yapmaya kalmasın, siz de buna alet olmayın. Benim partim de dahil'' dedi.
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |