Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Beşiktaş > Basketbol > Erkekler

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-03-2009, 21:18   #1
 
NeoRock - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
"En Gerçekçi Hedefimiz Yarı Final Oynamaktır.."

Click the image to open in full size.

Göreve gelişinin ardından 2 lig maçını toplam 214 sayı atarak kazanan Beşiktaş Cola Turka erkek basketbol ekibimizin çiçeği burnunda koçu Burak Bıyıktay ile Anıl Aksaç'ın yapmış olduğu güzel bir söyleşi;

Klasik olacak ama Burak Bıyıktay’ın basketbol kariyerinden konuşarak başlayalım diyorum. Bu vesileyle bilmeyenler de öğrenmiş olur Burak Bıyıktay’ın bu zamana kadar neler yaptığını.

Basketbola Eczacıbaşı’nın altyapısında başladım. A Takım seviyesine gelince Beşiktaş beni istedi, Beşiktaş’a transfer oldum. Yaklaşık 10 sene Beşiktaş’ta oynadım, bunun 5 senesinde de takım kaptanlığı yaptım. Sonra Fenerbahçe’ye gidip 1,5 sezon orada oynadım. Sezon ortasında o zamanlar 1. Lig’e çıkma mücadelesi veren Samo Yıldırımspor’a geçtim, yarım sezon da orada oynadım. 1. Lig’e çıktık –hatta Beşiktaş küme düşmüştü o sezon- ama bizim kulüp kapanınca küme düşen Beşiktaş’ı tekrardan 1. Lig’e aldılar. Samo Yıldırımspor kapanınca 1. Lig ekiplerinden Emlak Bankası Ortaköy’e transfer oldum. Zaten artık kariyerimin sonlarına gelmiştim, sezon sonunda basketbolu bırakma kararı aldım ve bıraktım. Ama yazın sonunda Faruk Akagün –o zaman Oyak Renault koçuydu- bir sene de orada oynamam için bana teklif yaptı. Yarım sezon da orada oynayıp aktif sporculuk kariyerimi kesin olarak bitirdim. Beşiktaş’ta altyapıda görev almaya başladım, Yıldız ve Genç Takım antrenörlüğü yaptım, A Takım yardımcı antrenörlüğü yaptım, sonra kısa bir süre A Takım baş antrenörlüğü görevini üstlendim ve o yıl ligde final oynadık. Daha sonra tekrar A Takım yardımcı antrenörlüğü görevine geri döndüm. Yönetimden gelen genel menajerlik teklifi oldu, onu kabul edip 2,5 sezon da o görevde çalıştıktan sonra sizin de bildiğiniz üzere Hakan Demir’in istifasından sonra ikinci kez Beşiktaş’a baş antrenör oldum.


İlk koçluk deneyiminizde o dönemin koçu İhsan Bayülken’den boşalan koltuğa oturmuştunuz ve ilk maçınızda güçlü Ülker’i devirmeyi başarmıştınız. Şimdi Hakan Demir’den devraldınız görevi ve yine zorlu bir Fenerbahçe Ülker maçı vardı önünüzde, yine kazandınız. Koç değişikliklerinin takımlara pozitif etki yaptığı görüşüne siz de katılıyor musunuz gerçekten?

Yani elbette takıma pozitif etkileri var bu durumun ama iki dönemi de ayrı ayrı değerlendirmek lazım. İhsan’ı yönetim görevden almıştı, Hakan ise istifa etti. Hem o zamanki kadromuzda şimdikine göre çok daha kuvvetliydi. El-Amin, Varda, Bekir. Çok güçlüydük. Ama genel anlamda mutlaka takıma pozitif anlamda bir etkisi olduğu konusunda hemfikirim diyebilirim.


İlk 2 maçta 2 galibiyet aldınız. Rakip potalara bırakılan toplam 214 sayı, kendi potanızda da gördüğünüz toplam 185 sayı. Bu skorlar bir plan dahilinde mi oluştu yoksa denk geldi diye mi böyle oldu? Baktığımız zaman Beşiktaş Cola Turka’nın bu yıl ligde 100 attığı maç yoktu ama 2 maçtır 110, 104 gayet bol skorlu gidiyor.

Biz biraz oyun sistemimizi değiştirdik açıkçası. Ben transition (geçiş) basketbola ve hızlı oyuna çok inanan biriyim. Bu sistemin şöyle bir avantajı var, maç içinde daha çok pozisyon buluyorsunuz. Eğer ki yüzdeli atmayı başarırsanız da bu rakamlar ortaya çıkıyor işte. Elbette bu sistemin bize defansif anlamda bazı handikapları da oluyor ama o handikapları gidermeye çalışacağız. Aslında zaten hücumda bu rakamlara ulaşırsanız kolay kolay da maç kaybetmezsiniz. Bu sistemin göze daha hoş geldiğini de düşünüyorum ben. Daha akıcı, durdurulması daha zor bir basketbol. Ayrıca ligde bizden daha güçlü kadroları olan takımlara karşı daha farklı tarzda bir basketbol oynamalıyız ki onları yenebilelim. Yoksa aynı tarz basketbolu oynarsanız onlarla, kadro derinliği, kadro kalitesi gibi etkenlerle onların size üstünlük sağlama şansları daha çok olur. Bir şekilde onları şaşırtmalıyız ki, plan dışına çıkmalarını sağlayıp maçtaki galibiyet şansımızı arttırabilelim. Zaten oyuncularımız da benim sistemime yatkın diye düşünüyorum. Guardlarımız, forvetlerimiz hatta uzunlarımız bile çok uzun olmayan ama atlet isimler. Böyle olunca güzel bir kimya oluşturma şansınız daha da artıyor tabii.


Peki bunu Hakan Demir zamanında neden uygulamadınız? Ya da şöyle diyeyim, Hakan Demir’le bilgi paylaşımı ya da fikir alışverişi olmuyor muydu? Takımın bu sistemde oynamasının daha iyi olacağını görmek için Hakan Demir’in ayrılması mı gerekiyordu?

Biz sürekli iletişim içerisindeydik, Hakan’ı da zaten çok seviyorum, sürekli olarak konuşurduk, ara sıra benden yardım isterdi, hep yardımcı olmaya çalıştım ona ama takdir edersin ki her koçun da kendine göre bir sistemi var, kendi inandığı doğruları var. Hakan da Efes Pilsen ekolünden geldiği için daha durağan, daha set hücumlarına inanan bir koç. Bir de onun sene başında kurduğu takım (Austin, Stanojevic, Faison’lı kadro) kendi felsefesine daha yatkın bir takımdı. Ama o kadro değişince dengeler de epey bir değişti tabii. Sezona kötü başlayıp, sonra güzel bir galibiyet serisi yakaladık. Sağolsun o dönemde takıma gayet iyi bir savunma sertliği oturttu ve zaten o seri de bunun neticesinde geldi ama sonra yaşanan bazı sorunlar nedeniyle kulüple yollarını ayırmak zorunda kaldı.


Koçluk görevine getirilmenizden sonra bir köşe yazısında eski koç Hakan Demir’in altını oymakla, onun kuyusunu kazmakla suçlandınız. Bu konudaki görüşleriniz nedir?

Evet o yazıyı okudum, oldukça da üzüldüm açıkçası. Çünkü yazılanların hiçbir şekilde gerçeklik payı yok. Zaten bakacak olursan, benim ilk koçluk deneyimimde İhsan Bayülken’in yönetim tarafından görevden alınmasından dolayı o koltuğa oturtulduğumu ve hatta sonrasında ben görevdeyken Murat Didin’le konuşulup anlaşıldığını, takımın başına getirildiğini görürsün. Murat hoca geldi 2 sene burada çalıştı, her zaman birbirimize destek olduk, sonra o şimdiki takımından gelen teklifi kabul edip –kulüpten de özel izin alarak- Almanya’ya gitti. Sonra Ergin Ataman geldi, 1 yıl da onunla gayet uyumlu bir şekilde çalıştık. Efes Pilsen’den gelen teklifi kabul edip, o da oraya geçti ve Hakan Demir geldi takımın başına. Hakan Demir yaşanan sıkıntılardan dolayı oldukça bunaldı ve istifayı asıl basının duyduğundan çok daha önce verdi. Ben konuştum, vazgeçirdim onu bu kararından. Ama kupadan sonra bana bile haber vermeden direkt olarak yönetime istifasını sunmuş. Ben de sabah idmana gelince öğrendim. Vazgeçirme ihtimalimi ortadan kaldırmak için bu yola başvurduğunu söyledi, ben de bir şey diyemedim. Yani ortada kuyu kazmak, altını oymak gibi bir şey kesinlikle yok.


Bu yıl Beşiktaş Cola Turka’nın gerçekçi olarak hedefi nedir acaba?

Gerçekçi hedef Play-Off’tan sonra bir tur geçip yarı final oynamak elbette.


Peki Play-Off’ta eşleşmek istediğiniz ya da tercih ettiğiniz bir takım var mı?

Böyle bir planımız yok ama elbette bugün baktığımız zaman kadro olarak en iyi durumdaki iki takım Efes Pilsen ve Fenerbahçe Ülker. Bu iki takımla eşleşmeyi pek tercih etmeyiz. Zaten Efes Pilsen’e karşı olası bir eşleşmede 1-0 yenik başlama dezavantajımız da var. Şayet Galatasaray Cafe Crown ile deplasmanda oynayacağımız maçtan bir galibiyet çıkarabilirsek, olası bir eşleşmede 1-0 önde başlayacak olmamızdan dolayı bizim için avantajlı bir durum ortaya çıkabilir.


Şu an kadroda bulunan yabancılardan memnun musunuz? Onlar sizden memnun mu? Son yıllarda artık bir klasik haline gelen Beşiktaş Cola Turka kadrosundaki tüm yabancıların değişmesi olayını önümüzdeki sezon da yaşayacak mıyız yoksa kadroda tutulması planlanan isimler var mı?

Chatman’la 2 yıllık bir kontratımız var, biz ondan çok memnunuz. Keza sonradan aldığımız Baxter ve Wesson’dan da oldukça memnunuz. İlk etapta Chatman’ı kadroda tutup, Baxter’la da yeniden anlaşmak istiyoruz. Wesson hakkında da bulacağımız yeni oyuncuya göre bir karar vereceğiz. Biliyorsun seneye en az 1 oyuncu Avrupa’dan olmak durumunda, şayet 5 yabancı hakkını da kullanacaksan bu sayı 2 oluyor. Ben 5 yabancı olayına pek sıcak bakmıyorum. Eğer 3+1’de Avrupalı bir uzun bulabilirsek Wesson’ı gönderebiliriz ama o durumda bile kadroda kalabilir çünkü çok düzgün ve profesyonel bir insan ve yararlı da oynuyor. Bakacağız, sezon bir bitsin.


Yerli kadro? İskeleti koruyacak mısınız?

Yerli kadromuzu kesinlikle korumak amacındayız. Çünkü her takımın belli dinamikleri var ve bunu bilen oyuncularla yola devam etmek çok daha iyi oluyor. Yerli oyuncular zaten olayların bilincinde. Haluk daha önce bizde oynadı, Muratcan bizde oynadı, Cevher, Mehmet artık takımın tecrübelilerinden, yapıyı gayet iyi biliyorlar. Oralardan bir sorun çıkmıyor zaten, çıkarsa yabancı oyuncudan yana çıkıyor. Bizim isteğimiz kadroyu korumaktan yana. Yapılacak bir uzun takviyesi ile gayet iyi bir takım oluruz bana kalırsa.


Mims hakkında fikriniz nedir? Türk statüsünde oynayacak mı? Yabancı olarak oynamaya devam edecekse kadroda düşünüyor musunuz?

Biz başvurumuzu yaptık, olur mu olmaz mı bilmiyorum. Türk statüsünde oynarsa tutacağız, şayet yabancı statüsünde kalacaksa pek tutma taraftarı değiliz. Biz aslında Mims’i 5. oyuncu olsun diye aldık, idmanlarda bize fayda sağlasın, rotasyonu genişletsin diye düşündük. Maddi açıdan külfeti de çok çok düşük. İlk başlarda Avrupa’da oynatıp Türkiye’de oynatmıyorduk, sonra yabancılar gidince mecburen dördüncü yabancı olarak kadroya dahil oldu.


Efes Pilsen maçında eski Beşiktaş’lılara karşı bir tepkisi oldu taraftarın. Bu konudaki fikriniz nedir? Ergin Ataman, Sinan, Kaya, Shumpert bu isimlerin ayrılışlarında bir problem yaşadı mı Beşiktaş? Shumpert olayı epeyce bir meşgul etmişti basını, sonra o da transfer oldu. Kısaca bir özet geçersek bu konuları sevinirim.

Yok kesinlikle hiçbir problem olmadı, sonuçta bu profesyonel hayat. Ergin Ataman geçti, Sinan ve Kaya serbestlerdi onları aldılar, Shumpert konusunda biz kendisiyle anlaşmak istedik ama menajeri bizle anlaşmaya hiç yanaşmadı. O sırada Efes Pilsen de istiyordu onu, biz de dedik tamam biz almıyoruz ama federasyonun koyduğu kurallar neticesinde bize ödenmesi gereken bir para var, biz de bunu istedik. Bu yüzden basını biraz meşgul etti bu konu. Kaldı ki o zaman Nicevic’i de istemişlerdi bizden. Hatta başkanımız Yıldırım Demirören ve Şeref Yalçın gidip Tuncay Özilhan’la görüşmüşlerdi ama olmamıştı, sonra da zaten Nicevic Benetton’a gitti. Taraftarın tepkisi ise Torino’da Kaya ve koç arasında yaşananlar nedeniyle olabilir diye düşünüyorum.


Bundan sonra kariyerinize koç olarak mı devam edeceksiniz, yoksa geçici bir görev midir bu?

Sezon sonunu iyi bir şekilde getirmek istiyorum ilk olarak. Eğer başarılı olursam da koç olarak kalmak istiyorum. Ama koçluk konusunda hevesli değilim dersem de yalan söylerim. Birçok koçla çalıştım, bilgi birikimim var, basketbol zekam var, kısa süreli de olsa bir koçluk tecrübem var, bir şekilde bunları değerlendirmek ve faydalı olmak istiyorum açıkçası.


Beşiktaş basketbol şubesinde parasal sorunlar merkezli problemler görmeye oldukça alıştık desem abartı olmaz. Bu sorunlar silsilesi sizin gözünüzü hiç korkutmuyor mu? Yoksa uzun zamandır içinde olmanızdan dolayı artık siz de alıştınız mı?

Alıştık alıştık (Gülüyor). Şaka bir yana problemlere rağmen yine de kurumsal yapının iyi olduğunu düşünüyorum ben. İşte parasal konularda, ödeme zamanlarında bazen problemler yaşıyoruz onun dışında bir sorun yok. Ama bu sorun çoğu kulüpte yaşanıyor zaten. Yoksa öyle basketbola ilgi konusunda falan herhangi bir sorunumuz yok kulüp olarak.


İlgili olmaktan konu açılınca, sormadan geçmek istemedim. Beşiktaş Basketbol Şube Direktörü Hasan Bozkurter’in Efes Pilsen maçı öncesinde yaptığı ‘Yeni transferimiz Williams da bu maçta oynayacak’ açıklaması vardı ama ortada ne yeni bir transfer vardı ne de Williams diye bir oyuncu.

(Gülüyor) Açıklamanın ardından bana da telefonlar geldi yeni transfer mi var diye ama dedim yok öyle bir şey. Wesson ile karıştırmış olabilir belki diyeceğim ama o da 4-5 maç oynamıştı Efes Pilsen maçından önce. Sonuçta yok böyle bir transferimiz. (Gülüyor).


İki yıldır Beko All-Star organizasyonunda üçlük şampiyonu olan Ömer Ünver’i merak ediyorum. Bu yıl ortalama aldığı süre 5 dakika civarında. 1-2 dakika oynadığı, hatta hiç oynamadığı maçlar var. Nedir Ömer Ünver konusundaki problem? Ondan yana ya da sizden yana bir problem mi var?

Ondan yana herhangi bir sorun yok. Zaten kendisi bu yılki ilk transferlerimizden biriydi. Ama bana kalırsa fizik durumu bu seviyeleri kaldıracak düzeyde değil. Daha çabuklaşması gerekiyor diye düşünüyorum. İnanılmaz bir şutör ama yavaşlığı yüzünden savunmada aksıyor. Hani çok dominant bir uzunumuz olsa, rakip onu savunmak için içeride ikili sıkıştırmalar getirse, Ömer dışarıda boş kalıp cezalandırabilir ama bizim öyle bir şansımız yok. Hele bir de şimdi iyice hızlandırmaya çalışıyoruz oyunu, o nedenle biraz zor şans buluyor yavaşlığı yüzünden.


Biraz sanki sizin son dönemleriniz gibi üçlük çizgisinin içine pek girmeden, sürekli üçlük göndererek oynamaya çalışıyor. Ne dersiniz?

Aynen öyle. Ama o zamanki basketbol kalmadı tabii şimdi. Basketbola 4-5 numaralarda başlamış, sonradan Mete Babaoğlu onu 1-2-3 numaralarda kullanmış. Tahminimce o ilk alışkanlıklar yüzünden bacaklarında bir yavaşlık var. Ama onun için şöyle bir formül geliştirdim, zaman zaman 4’e çekmeyi düşünüyorum onu. İdmanlarda 4 numarada denemeye başladık. Bir ara Haluk’u o bölgede kullanıyorduk biliyorsun, eğer Ömer’den o bölgede verim alabilirsek orada değerlendirmeye başlayabiliriz. Kendinden uzun ve kalın 4’lere karşı ezilebilir savunmada ama daha ince 4’lere karşı başarılı olup diğer yandan şutuyla can yakar diye düşünüyorum. İyi de bir yaz idmanına ihtiyacı var bence, sağlam bir yaz dönemi geçirip çabuklaşabilirse çok iyi olur. Dediğim gibi muazzam bir şutör yoksa. Ben böyle bir şutör görmedim neredeyse, nokta atışı yapıyor ve çok da çabuk atıyor.


Yağızer Uluğ hakkında ne düşünüyorsunuz? Hakan Demir’den sonra ilk olarak onun adı geçti koç olma konusunda. Sonra siz başa geçince bu sefer istifa etti diye duydum. Hem Yağızer hoca hakkındaki fikirlerinizi hem de bu durum hakkındaki yorumlarınızı alsak?

Pazartesi sabah idmana geldik, öğrendik ki Hakan Demir istifa etmiş. Ben takımı topladım, ‘Bugün Yağızer hoca ile çalışmaya devam edeceğiz, sonra yönetim kurulumuz gerekli kararı verir’ dedim. Yağızer o sırada herhalde bir beklenti içine girdi. Belki de ben eksik bir şey söyledim o sırada, onu da bilemiyorum. Akşam benim koçluğum konusunda karar kılınınca Yağızer kendisine güvenilmediğini düşündü ve bana istifa edeceğini söyledi. Ben de aksine camianın ona güvendiğini, kendimin de ona güvendiğini ve beraber çalışmak istediğimi söyledim. Sonra yönetimle de görüşüp güvensizlik gibi bir durumun olmadığını anlayınca istifa etmekten vazgeçti. Yağızer yıllardır bu camianın içinde olan, gayet bilgili ve benim bilgisine çok güvendiğim bir koç. Onun Beşiktaş’ta olması hem takım adına hem de benim adıma büyük bir artı diye düşünüyorum.


Son olarak taraftara bir mesajınız var mıdır? Fenerbahçe Ülker maçında onlarla beraber ne kadar farklı bir kimliğe büründüğünüzü gördük ve onlar da takımdan gerekli reaksiyonu aldı diye düşünüyorum.

Hep aynı mesajı veriyor gibi oluyoruz ama bizi desteklemeye, salona gelmeye devam etsinler diyorum. Onlar olmasa Fenerbahçe Ülker’i yenemezdik belki. Bizim takımımıza art motive sağlaması bir yana, karşımızdaki rakibe de deplasmanda olduklarını hissettiriyorlar. Bu çok önemli. Şunun şurasında sezon sonuna kalmış 2 ay civarı bir süre. Gelsinler desteklesinler. Bu takım onları pişman etmeyecektir, emin olsunlar.
__________________
http://www.besiktasforum.net/forum/signaturepics/sigpic30189_2.gif
NeoRock Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2009, 22:14   #2
jet Lee'm...
 
mrve_bJk - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Harika röportaj olmuş, emeği geçenlerin ellerine sağlık. Ömer Ünver konusu, Yağızer Uluğ, Chatman, Baxter, gelecek sene vs. hepsine açıklık getirmiş Burak hoca.

Bence final bile oynayabiliriz bu sene.. Play offlarda eşleşmeye göre; en az geçen yılki kadar şansımız olduğunu düşünüyorum. Bekleyip görmek lazım.
__________________
.
..
...
.....

Aslolan Hayattır. Hayatta BEŞİKTAŞ.




mrve_bJk Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 14-03-2009, 14:11   #3
 
kartalim_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Evet, güzel bi röportaj olmuş...Burak Bıyıktay gayet güzel konuşmuş, bence de en gerçekçi hedef yarı finaldir, finale de çok fazla şaşırmam ama...
Mesela geçen sene ligi zirvede bitirmiştik, favoriyiz gözüylen bakıyorduk, ama kuraların azizliğe uğradık, ne saha avantajımız vardı ne de başka bir şey, zirvede bitirmenin hiçbir avantajı olmadı bize ne yazıkki...Eğer bu sene playy-off'larda Efes haricinde biri gelirse, saha avantajı da bizde olursa her türlü yarı finali hatta finali göreceğimizi düşünüyorum...
__________________
Click the image to open in full size.
kartalim_ Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 14-03-2009, 17:30   #4
 
Ayhanco - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Chatman-Cevher-Baxter'ı tutsunlar ... Sağlam uzun Avrupalı alalım. Mesela Sandro Niceviç'i geri alalım Benetton'dan ... Artık iskelet değil,kadroda istikrar şart ...
__________________
Göklerden daha mavi denizlerden daha derin topraktan güzel kokan ne ola
Rüzgardan daha serin başaklardan daha nazlı ay ışığından ılık ne ola
Ahu gibi gözleri baktıkça yürek yakan yar ola
Cennet bahçesi kokan göğsünde çiçek açan yar ola

Ayhanco Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 10:33 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580