|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
11-02-2010, 16:21 | #11 | |||
Muhalif Kartal Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 731
Tecrübe Puanı: 18 | Alıntı:
1980-81 sezonunda BJK icin kibrit cak kampanyalarinin oldugu donemde zorunlu olarak yapilan alt yapiya donus hamlesi sonuc vermis,kulup uzun vadede hem sportif hem de mali anlamda basari kazanmisti. Simdi de durum pek farkli degil.Biz haziri seven bir toplum oldugumuzdan Mansimovun verecegi 25 milyon dolarin kullanimi ile ilgili yorum yapmaya bayiliyoruzda is kendi kendimize yetmeye,yeni futbolcular uretmeye gelince nedense burun kiviriyoruz. Elaleme muhtac olmak yerine kendi kendimize yetmemizi saglayacak olan bu konudaki aksakliklari tartismamiz daha faydali degilmi?
__________________ YETER!!! | |||
|
11-02-2010, 19:50 | #12 | ||
Üyelik tarihi: Jul 2006 Yaş: 43
Mesajlar: 1.548
Tecrübe Puanı: 19 | tabii ki yararlı ama futbol ortamımıza özellikle taraftar mantalitesine bunu anlatabilmek pek de mümkün görünmüyor, bunu belirtmek istedim, daha önce de buna benzer konularda görüşlerimi belirttiğiden dolayı kısa kestim...taraftarlar kulüp yönetimlerine karışma gibi bir haddi fazlasıyla kendilerinde bulabiliyorlar örneğin, medya da buna iyi bir çanak tutarak futbol ortamını çok kısa sürede kaosa döndürebiliyor, basitçe bizim spora bakış açımız ve ne yazık ki çapımız bundan ibaret, içini uzun uzun doldurmak gereksiz, tüm kamuoyu gençleri görmek ister güya ama şampiyonluktan çk uzak sezonlarda ilk olarak o gençler topun ağzına konur tabii teknik heyetlerle birlikte, siz sezona daha doğrusu önümüzdeki birkaç sezona bu manteliteyle başlamak istersiniz ama doğal olarak başarısız geçen bir geçiş döneminin sonunda kendinizi kapı dışarı edilmiş görürsünüz, çünkü taraftarlar gibi doğal olarak başkanlar da taraftarın(çok sesi çıkan tarftarın) dediğini yapmak zorunda hisseder kendilerini, kendileri gitmeyeceklerine göre bu hamleyi yapan teknik heyeti gönderiverirler canım ne gerek var kendilerini, taraftarları, medyayı kısacası futbol ortamını sorgulamaya dimi ama, medyaya gelince onlar kendi içlerindeki virüsleri ayıklamaya ayıklamaya kökten virüsleştiler ve artık kanser oldular uzun süre servis dışı anlayacağınız, ee taraftara gelelim; yok bence onlara hiç gelmeyelim hiç bir zaman haklı çıkamayacağımı biliyorum en azından yaşayacağım süre boyunca, kısaca söylemek gerekirse genel karakter olarak da sabırlı insanlar değiliz, 1 yıl önce çok sevdiklerimiz sadece 1 yıl sonra tekme tokat yollayacağımız kişilere dönebiliyor, gelişim süreci denen olgunun farkına varmamız sanırım zor gibi görünüyor, akdeniz in o sıcak yapısına sahip olmamızdan da kaynaklanabilir, italya'da belki o yüzden çok genç adamlar yerine 40 yaşındaki dedeler hala forma giyebiliyarlar önemli takımlarda...neyse uzattık galiba, gençleştirme için oluşması gereken ve olmazsa olmaz olan sabır süreciyle futbol ortamımızın mantalitesi arasındaki "paradoks"u çok basitçe yazıya dökmek istedim cevap olarak, bir gün bu ortamı bozabilecek devrimci kişiler gelir mi kulüplerimizin başına bilinmez ama teoride kulağa çok hoş gelen bu güzel önerilerin hayata geçmesi için basından stadlardaki taraftar zihniyetine yönetimlerden sistem içinde profesyonelleşmeye kadar çok köklü bir değişim şart gibi... | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |