Çarsı’nın gorevi yonetim degistirmek degildir

[uMuT TaCiRi]

ÇARşı’nın görevi yönetim değiştirmek değildir

Herkes onları konuşuyor… Pankartları, tezahüratları, “karşı”lıkları… Birçoğuna göre bu insanlar kulüp için büyük şans ve onlarsız olmaz. Bazılarına göre ise kulüp onlar nedeniyle zarar görüyor. İşte günahıyla sevabıyla “Çarşı”…

Bir kulüp için taraftarı ne ifade eder ya da her kulüp için taraftarı aynı öneme mi sahiptir? İnönü’de bir kez de olsa maç seyretmiş birisi bu soruyu kendisine sorma ihtiyacı bile duymaz. Farklıdır Beşiktaşlılar, farklıdır Beşiktaşlılık… Siyah-beyaz sevda ile dolmuş yürekler serpilmiştir İnönü’nün dört köşesine. Kimisi semtin çocuğu diye tanımlanır, kimisi sosyete; kimisi Çarşı der adına, kimisi Karagümrüklü… Kapalı tribünün ortasına konuşlanır Çarşı. Öyle bir çığlık gelir ki oradan, desibel rekorları kırılır ve ertesi gün dünya medyası manşetlerine çıkarır Çarşı’yı. İlk yarı sol kanatta, ikinci yarı da sağ kanatta oynayan iki oyuncu belki iliklerinde hisseder Çarşı’nın varlığını. Çünkü kapalı tribüne en yakın onlardır. Son dönemde Beşiktaş’ın önüne geçmekle eleştiriliyor Çarşı Grubu. Sezon başında tribün içerisinde yaşanan ikilem, dönem dönem yaşanan tatsız hadiseler ve diğer taraftarların tepkileri… Çarşı’yı en yetkili ağızlara, Cem Yakışkan ve Alen Markaryan’a sorduk…


Sinan Engin’e karşı pankart…
Cem Yakışkan: Pankartı içeri sokan biziz, ben ve arkadaşlarım. O maçta açılan 3 pankartı da ben içeri soktum ve açan 3 kişiydik. “Yönetimin haberi olmadan içeri hiçbir şey girmez” diyorlar. Biz istersek her şeyi sokarız o stada. O kadar da iddialıyım. O pankartın nasıl girdiği konusunda herkes soru sordu hiç cevap vermedim. Önemli olan o pankartların neden açıldığıydı.

Alen Markaryan: Olayın çok masumane bir yönü var. Olayın 3–4 gün öncesine dönmek lazım. Sheriff maçında Ali Gültiken ile görüştüğümüzde “Alen benim üzerimize çok geliyorlar. Ben herhalde istifa edeceğim ya da istifa ettirileceğim” gibi bir düşünce içerisindeydi. Bizim Ali, Metin ve Feyyaz’la olan bağımız çok kuvvetlidir. Ali 65 doğumlu. Biz 66’lıyız. Biz Fulya’da onlarla beraber büyüdük. Son dönemlerde de çok daha yakın olduk. Biz Sheriff maçında tribünlere Ali Gültiken’i çağırdık. Bu bir mesajdı aslında. Anlayan anladı. Sonrasında arkadaşlar böyle bir tepki gösterdi. Hâlâ da o düşüncede, ama o da yüreğine taş basacak Beşiktaş’ın iyiliği için. Biz maç öncesinde Sinan Engin ile de görüştük. “Sen şu an Beşiktaş’ta maaşlı olarak çalışıyorsun. Biz kulübe nifak tohumları serpme niyetinde değiliz. Ama bizden kalkıp da “İmparator Sinan Engin” dememizi bekleme. İşini yap tamam” dedik. Pankartta Çarşı adı kullanıldı dediler ama Cem zaten Çarşı’nın kurucularından. Bir iletişimsizlik yani.

Cem Yakışkan: Ben o pankartı tek başıma açmadım. Çevremdeki Beşiktaşlılar’a sordum. “Haklısın” dediler. Biz de bunun üzerine o pankartı yazdık. Herkes Beşiktaş’a zarar veriyor zaten. Türkiye’de 2 büyük yaratmaya çalışıyorlar. Biz ona fazla malzeme olmamak koşuluyla yaptık. Alen farklı düşünüyordu, ben farklı düşünüyordum. Alen bana hükmetmez ben de Alen’e. Yine beraberiz ama ben pankartı açarım. O da 2 gün sonra Sinan Engin’le görüşmeye gitti ve orada özür dileme falan da olmadı, basın öyle yansıtıyor. Sinan Engin’i ben şimdi görsem yine aynı tepkimi ortaya koyarım. Ama ben kesinlikle onun bazı ilişkilerini irdelemiyorum. Benim de akrabam zor durumda olsa, ben de yardım ederdim. Beşiktaş her şeyden önemli benim için. Kötü Beşiktaşlı olmaz.

“ ‘Oylarımız CHP’ye” demedik
Alen Markaryan: Semtte arkadaşlarımızla bir simitçiden dışarı çıktık. O sırada Belediye Başkanı İsmail Ünal’ı gördük. Beşiktaşlı Belediye Başkanı’na selamımızı verdik. Yanında da Tufan Türenç var. “Beraber hatıra resmi çekelim” dedi. Biz de “tamam” dedik. Kartal heykelinin önünde fotoğraf çektirdik. Başka hiçbir şey yok. Biz bir baktık Hürriyet’te böyle saçma sapan bir yazı var. Hemen internet sitemizde yalanladık.


Cem Yakışkan: Tribün içerisinde AKP’li de var MHP’li de var. Her şeyden önce hepsi bizim arkadaşımız, kardeşimiz. Çoğunluğu proletaryadır. Tribünde ne iş yaptığını, adını bilmediğimiz insanlarla birlikte hareket ediyoruz. Siyasi görüşünün ne olduğu değil, gerçekten Beşiktaşlı olup olmadığı önemli bizim için. Adamcılık…
Alen Markaryan: Beşiktaş’ta çok tehlikeli bir büyüme var. Onun adı da adamcılık. Herkes kafasındaki adamın iktidara gelmesini istiyor. Onun için kalem oynatanlar, onun için tribüne gelenler var. Serencebey muhalefet mesela. Yapıcı muhalefetin her zaman yanındayız. Ama şu an herkes kişilere endeksli. Herkes, kendi istediği insanların yönetime gelmesini istiyor. Adamlarını şubelerin başına getirmek isteyenler, derneklerin başına getirmek isteyenler var. Bu iş bu şekilde başarısızlığa uğrar.

“Ahmet Dursun Seba gitsin!”
Alen Markaryan: Size soruyorum. Bu tribünde Süleyman Seba’ya karşı; “Ahmet Dursun, Seba Gitsin” dışında bir duruş sergilendi mi? Ama hep bu konuların üstüne gidildi. Bunlar hep kaşındı. “Futbola fitbol diyen” diye bir pankart açıldı, onu da numaralı açtı. Bizim üstümüze yıktılar. Serdar Bilgili’ye küfür de numaralıdan başladı. Çarşı’nın görevi yönetim getirip götürmek değildir. Çarşı yönetimi protesto etse “Bak Çarşı bitirdi yönetimi” diyecekler. Süleyman Seba’nın yanına gelen insanlar kendi menfaatleri için bizi o kadar farklı tanıttılar ki. 90’dan sonra biz herhangi bir yönetici ile görüşüp, samimi olduktan sonra yönetici bize aynen şunu söylüyordu; “Sizi bize öcü gibi anlattılar, hâlbuki öyle bir şey yokmuş” böyle olunca bütün yöneticiler kendi içinde çelişkiye düşmeye başladı.

Cem Yakışkan: İnternet üzerinden bize yükleniyorlar. Neden “Yıldırım Demirören istifa” şeklinde bağırılmadı diye. İsteyen bağırsın, biz kimseye sus demedik. Beşiktaş tribününde kimse kimseye engel olmaz. İsteyen gelsin bağırsın yönetim istifa diye. Biz de bağırırız gerekirse. 3 bin kişi ‘satılmış Çarşı’ diye bağırıyor. Demek ki herkes her şeyi bağırabiliyor.
Medya’daki sıkıntı
Alen Markaryan: Türkiye’de son dönemde yükselen bir milliyetçilik var. Ölen şehitlerimizin üzerinden siyaset yapıyorlar. Bunda en büyük zararı Türk Milli Takımı gördü. Bir gazetede benim dükkânımın taşlandığı yazıldı. Dükkânımı siz görüyorsunuz, camı sürekli açıktır. Gelip fotoğrafını çekip haberini yapmışlar, ‘Alen’in dükkânını taşladılar, camlarını kırdılar’ diye başlık atmışlar. Böyle bir şey yok.
Cem Yakışkan: Alen’e “Dava aç kardeşim” dedim. Tribünden avukat arkadaşlarımız var. “Kazanırız abi” dediler. Alen “Gerek yok” dedi. Burada, gidin taşlayın diye mesaj veriyorlar. Hedef gösteriyorlar, yarın da başkası gelsin taşlasın diye. Bir gazeteci programda Alen’den “O Ermeni” diye bahsediyor. “Çarşı kimmiş, Çarşı ne yapmış?” diyor. Çarşı’nın yaptıklarını herkes biliyor. İsterlerse de anlatırız. Biz gençliğimizi heba ettik. O gazeteci, Süleyman Seba’nın Samet Aybaba ve Turgut Özal’ın Koruma Müdürü Musa Öztürk ile birlikte Ankara’ya gidip Fulya için yalvardığını söylüyor. Benim bildiğim Süleyman Seba kimseye yalvarmaz. Fulya’yı değil İstanbul’un tapusunu verseler yalvarmaz. Rahmetli babam bana “Süleyman Abi’yi sakın üzmeyin. Ona saygısızlık yapmayın” dedi. Biz hiçbir zaman kendisini üzmedik.Alen Markaryan: Daum’a kokainman dediler takımdan kopardılar. Bunun da başında Hıncal Uluç geliyor. Fenerbahçe’ye gidince bu konuda bir tane yazar yazı yazmadı. Hıncal Uluç, Lucescu’nun ikinci kez gelebileceğini duyunca, “Bakalım Çarşı ne yapacak, Türkiye’ye atıp tutan birini Beşiktaş’a istiyorlar mı?” dedi. Hedef gösteriyor. Bunu yapın diyor. Beşiktaş’a karşı böyle bir tutum var. Biz artık yemiyoruz. İstedikleri kadar yazıp çizsinler.

Herkes “Çarşılıyım” diyor
Cem Yakışkan: Böyle bir görüntü var. Kazan’ın arkasında toplanıp içki içip etrafı rahatsız edenlerden dövdüklerim oldu. Kendi arkadaşıma bile vurdum, burada içmeyin diye. Benim dükkânım, eşim, çocuğum orada. Ben doğma büyüme Beşiktaşlıyım. Bıraksınlar bu işleri. Taşın altına ellerini sokacaklar. Gençlerin etrafa verdiği zarardan şikâyet edenler alsın bir tane odun yanımda dursun. Ben kaç tane genci bu yüzden uyardım, konuştum, dövdüm. Herkes her şeyi bizden beklemesin. Dünyanın en kolay işi eleştirmektir.

Alen Markaryan: Biz görülmesi gereken gerçekleri kendi penceremizden görüyoruz. Kimseye ihtiyacımız yok. Biz bir şey söylemek istiyorsak iki tane flamayı yazıp oraya koyuyoruz. Mikrofona da ihtiyacımız yok. Yaptığımız her şey bir yere geliyor, ama işin totaline baktığımız zaman, yukarıdan zorla, Türkiye’de iki büyük yaratılmaya çalışılıyor. Beşiktaş bunun uzantısı yapılmak isteniyor. Tek engel Beşiktaş taraftarının dik duruşudur. Hiç yalpalamıyor. Buna uyandılar ve tribünün üzerine oynamaya başladılar. Her grubun bir beyin bir de eylem takımı vardır. Yukarıdan aşağıya nakledilir, eylem takımı da bunu harekete geçirir. Adamlar 3–5 kişiyi çözdü onların üzerine oynuyorlar. Bel üstü bel altı oynuyorlar. Benim tek üzüntüm camianın içerisindeki insanların bunlara çanak tutması.
Ben vitrinde olan bir insanım. Benim arkamdan destekleyen arkadaşlarım var. Onların hükmü bu tribünde azalır, bizi dinlememeye başlarlar. İstekleri olan sessiz çoğunluk çıkar, biz de şapkamızı alıp gideriz. Beşiktaşlılık da bunu gerektirir. Biz doğru şeyler yaptığımız için insanlar bizimle beraber.


“Arabalılar” röportajı
Alen Markaryan: Serencebey bizimle bir röportaj yaptı. Dergi haline getirilip, Serencebey’le birlikte insanlara dağıtıldı. Bundan rahatsız olup, divan toplantılarında bunu konuşup, bunun uzantısı olarak bana gelip “Sen ne yapmaya çalışıyorsun” diyen yöneticiler oldu. Ben ne yapıyorum? Bana soru sordular, ben de cevapladım. Yetkili insanlar bunu beğendiğinden yayınladılar. Ben Serencebey’e para filan mı teklif ettim? Ya da benim resmi mi basın dedim? Çok güzel bir şey çıktı ortaya. İnsanlar hep bardağın boş tarafını görüyorlar. Özetle kendi camiamızın içerisindeki insanlar, iyi işler yapmaya çalışan insanları aşağı çekiyor. Bu her alanda var. Spor yazarlarımız birilerinin icazetiyle yazmaya çalışıyor. Bazıları da topa girmekten çekinip taktiği, tekniği yazıyorlar. Hâlbuki esas kopukluk taraftarla yönetimin arasını açmaya çalışan zihniyette.


Yönetime bakış
Alen Markaryan: İktidarda iyi varsa, muhalefette de daha iyisi varsa, ben daha iyisini desteklerim. Benim için insan, kişi, mertebe önemli değil. Ortada bir iyi varsa ve şimdilik ondan daha iyisi yoksa ben o iyiye dokunmam. Çıkacak olan aday çıkmış olmak için çıkmayacak. Verilerle çıkacak. 10 kişiden 10 milyon dolar sözü alındı. 2 kişi el kaldırdı. Birisi Nevzat Demir, diğeri Erdoğan Demirören’di. Diğerleri neredeler?Cem Yakışkan: Hadi istifa diye bağıralım. Ne olacak ki? Kim gelecek? Birisi çıksın erkek gibi “Ben adayım kardeşim” desin. Biz de görelim. Mesela Nevzat Demir baş tacımız. Mali kongrede para verdi, “Herkes elini cebine atsın” dedi. Kimseden ses çıkmadı. Fulya’yı kendi imkanlarımızla yapalım dendi. 2 kişi çıktı. Nerede bu Beşiktaş’ın 100 büyüğü dedikleri. Gelsinler hadi.

Yakın gelecekte neler olacak?
Alen Markaryan: İpin ucu bence kaçtı. Ok yaydan çıktı. O okun geri dönüşü yok. Çok iyi bir Beşiktaşlı’nın, herkesin sevip saydığı bir Beşiktaşlı’nın herkesi yanına toplaması, herkesten yararlanması lazım ki bazı kalemler Beşiktaş’ın aleyhine çalışmasın. Herkes bir yerlerde bir şey yazıyor. 10 tane tirajı olan bir dergi bile okunduktan sonra, eğer kafalarına göre bir şeyse, diğer gazetelerin manşetine taşınabiliyor. Herkesin bir araya gelmesi lazım. Hani diyorlar ya “Önde gelenler, ileri gelenler” diye, hala ileri gelenlerin ne olduğunu anlamış değilim. Bu ileri gelenler parası çok olan zenginler mi? Neredeler?
Cem Yakışkan: Vatandaşın biri röportajında “taraftar mı yönetecek Beşiktaş’ı” diyor? Tabiî ki taraftar yönetecek. Yıldırım Demirören, Süleyman Seba başkanlığı bıraktıktan sonra taraftardır. Beşiktaş’ı Beşiktaşlı taraftar yönetecek. Galatasaraylı, Fenerbahçeli mi yönetecek Beşiktaş’ı? “Başkan 40 milyon dolar vermiş” diyorlar. Beşiktaşlı olmasa adam bu parayı verir mi? Küfür yiyecek, sağlığı bozulacak… Bu işler kolay değil.


Alen Markaryan: Beşiktaş öyle bir camia ki, altyapısı olmayan, Beşiktaşlılık kültürü olmayan birisi asla başkan olamaz. Hem taraftar, hem camia, hem de kongre üyeleri böyle bir insanı kabul etmez.“Beşiktaşlı futbolcu” sıkıntısı
Alen Markaryan: Herkes aynı mantıkla “Rüştü, Mehmet Yozgatlı Fenerbahçe’den, Emre Aşık Galatasaray’dan geldi” diyor… İnsanların bilinçaltında bir istemezlik var. Ben bu insanlara şunu soruyorum; Bana Beşiktaş futbol takımında hakikaten Beşiktaşlı birini gösterin. Hepsi para için geliyorlar. Hepsi profesyonel, artık ruh, takım aşkı yok. Eski jenerasyon semtin içinde Beşiktaşlılaştı. Ben Recep’in hüngür hüngür ağladığını bilirim. Eskiden azmiyle oynayan adamlar vardı. Şimdi, bir sonraki maça kesik yememek için ayağını topa sokmayan insanlar var. İsim vermiyorum, az bir şey sakatlanıp, “Milli takıma gidemeyeceğim, Fatih Hoca beni mahveder” diyen adamlar var bu takımda. O yüzden kimse kalkıp şovenizm yapmasın. Delgado 5 milyon Euro’ya geldi. Şampiyonlar Ligi’ne de kendisi takımı soktu. Parasını çıkarttı. Herkes bunu yapsın. Başka bir şey yapmalarına gerek yok.

Camia içindeki fırsatçılar
Alen Markaryan: Serencebey’in bazı şeylere gücü var. Beni de çok iyi tanıyorlar. Kötü bir şey yapmaya meyilli bir topluluk değiliz. İnsanlara iyi şeyler enjekte etmeye çalışan insanlarız. Ama dışarıda da gürül gürül akan bir dünya var. Hep kötü akıyor. Sen bunun içerisinde beyaz kalmaya çalışıyorsan, aslında seni mükâfatlandırmalılar. Ama ayağın tökezleyebilir. Hiç mi tökezleyen insan yok? Merdivenden çıkarken de, inerken de tökezlersiniz. Bunu fırsat biliyorlar. Hemen alaşağı etmeye çalışıyorlar.

[uMuT TaCiRi]

Alın size bugünkü çArşı ya laf atanlar alın size bazı cevaplar bazı sorularınızı çözecektir umarım herkez ortada çArşı yım diyedolanıyor..

[once_biz_vardik1903]

evet bunlari az once belirttim mehmet ancak bunlarin konusmasi benim icin birsey ifade etmez alene besiktasin orta yerinde o ocak basini nasil actin diye sorsam bana ne cevap verecekki?

[uMuT TaCiRi]

ya abi tabiki para alıyorlar bunu kimse inkar edemez.Ama birşey derim de demek istemiyorum..Diyeceğim şey çok iyi birşey ama oda tribün abimiz keşke herkez onun gibi olsa
ama gerçek abiler vardır ki alen gibi mekan sahibi olmadı olmak istemediler..Yazmak istemiyorum yazamıyorum yani...çArşı nın abilerini biliyorum az çok nasıl buraya kadar gelindi bu ruh ne canlar verildi neler oldu onun için çArşı ya laf söylettirmem he ben çArşı mıyım hayır biz o abilerin yaptıklarının binde birini yapmadık ne haddimize biz sadece o şemsiyenin içindeyiz

[once_biz_vardik1903]

uMuT TaCiRi´isimli üyeden Alıntı

ya abi tabiki para alıyorlar bunu kimse inkar edemez.Ama birşey derim de demek istemiyorum..Diyeceğim şey çok iyi birşey ama oda tribün abimiz keşke herkez onun gibi olsa
ama gerçek abiler vardır ki alen gibi mekan sahibi olmadı olmak istemediler..Yazmak istemiyorum yazamıyorum yani...çArşı nın abilerini biliyorum az çok nasıl buraya kadar gelindi bu ruh ne canlar verildi neler oldu onun için çArşı ya laf söylettirmem he ben çArşı mıyım hayır biz o abilerin yaptıklarının binde birini yapmadık ne haddimize biz sadece o şemsiyenin içindeyiz

gecen carsi yonetime neden karsi degilde yazdim ben orayi okursan beni daha iyi anlarsin ancak bunlarin oldugu gercegini goz onune almaliyiz ben alenin aldigi paraya birsey demiyorum sonucunda bir emek verdigi gercektir
ve onun gibi 5 10 kisi daha olabilir ancak besiktasin 50 kere falan sahasi kapatilmistir herhalde kufur ve siddet yuzunden mehmet 50 kez diyorum bunlarin cogunda kapalinin basrolde oldugu gerceginide biliyoruzdur diger tribunlerde var tabi ama kapali gibisi yoktur mehmet her stat kapanmasinda 200 milyar kayip etse besiktas 10 trilyon para yapar bunlarin hepsinin onune gecilmesi lazim artik bu buyuk olusum bunlarin onune gecmeli

[uMuT TaCiRi]

once_biz_vardik1903´isimli üyeden Alıntı

gecen carsi yonetime neden karsi degilde yazdim ben orayi okursan beni daha iyi anlarsin ancak bunlarin oldugu gercegini goz onune almaliyiz ben alenin aldigi paraya birsey demiyorum sonucunda bir emek verdigi gercektir
ve onun gibi 5 10 kisi daha olabilir ancak besiktasin 50 kere falan sahasi kapatilmistir herhalde kufur ve siddet yuzunden mehmet 50 kez diyorum bunlarin cogunda kapalinin basrolde oldugu gerceginide biliyoruzdur diger tribunlerde var tabi ama kapali gibisi yoktur mehmet her stat kapanmasinda 200 milyar kayip etse besiktas 10 trilyon para yapar bunlarin hepsinin onune gecilmesi lazim artik bu buyuk olusum bunlarin onune gecmeli

ya abi sen nerelere geldin yapma yahu benim dediğim şey ben bir değere bir ruha o ruh için can vermiş insanların kavgasına laf söyletmemek için bu konuyu açtım çArşı kimdir çArşı nedir sorusunu inan çoğu kimse bilmiyor bilmediği halde yazıyorlar fevri birşekilde stadda kim ne yaparsa yapsın çArşı dan biliyor ama sosyal birşey oldumu birşeyden bahsetmezler! seninbahsettiğin konu uzarda uzar yani senin dediğin kişilerde çArşı maskesi altınagirmiş insanlardır.asıl çArşı Beşiktaş'a zarar vermez he gerektiği yerde de haklıysa yapabilir istisnalar kaideyi bozmaz

[once_biz_vardik1903]

uMuT TaCiRi´isimli üyeden Alıntı

ya abi sen nerelere geldin yapma yahu benim dediğim şey ben bir değere bir ruha o ruh için can vermiş insanların kavgasına laf söyletmemek için bu konuyu açtım çArşı kimdir çArşı nedir sorusunu inan çoğu kimse bilmiyor bilmediği halde yazıyorlar fevri birşekilde stadda kim ne yaparsa yapsın çArşı ama sosyal birşey oldumu birşeyden bahsetmezler! seninbahsettiğin konu uzarda uzar yani senin dediğin kişilerde çArşı maskesi altınagirmiş insanlardır.asıl çArşı Beşiktaş'a zarar vermez he gerektiği yerde de haklıysa yapabilir istisnalar kaideyi bozmaz

mehmet en sondaki sozlerimi iyi oku bu buyuk olusum bunlari ayiklamali bunlarin onune gecmeli diyorum yaniliyormuyum

[_Blackseagless_]

Bu röportaj belli ki fb maçından çok önce yapılmış yani şuan çarşı nın yapması gereken öz eleştiri ile ilgisi yok .



Alen bana şunun cevabını vermeli , kapalı tribünün orta kısımını işgal eden madde bağımlısı ayyaşlar var bunları çarşı içinden ne zaman nasıl temizleyecekler . Ertuğrul ve başkan için herzaman sabır dilenen alen ve arkadaşları aynı sabrı neden delbosk ve rıza kaptan a göstermediler neden küfür ederek istifa diye ortalığı inleterek yolladılar alen ve arkadaşları .

Alen ve arkadaşları söylesin bakalım kapalının ortasını işgal eden beleş kombinelerle maça giren kaç tana madde bağımlısı ayyaş var.




Son sözüm : Beşiktaşımızın hali haraptır ve başkan , ertuğrul ve çarşı grubundan olduğu söylenen kapalı tribünün orta kısmını işgal eden madde bağımlısı ayyaşlar Beşiktaştan uzaklaşrırılmaz ise sorunlar düzelmez .

[uMuT TaCiRi]

abi ben okudum da Cem abi de oraya cevap vermiş değil mi?Bunun şuanda önüne geçmeye çalışıyorlar şimdi gruplardan çArşı ismini kaldıracaklar?Niye bu olaylar yüzünden çArşı ismi popülerizm oldu kim ne yaparsa yapsın üstünde siyah beyaz varsa o çArşı yani
Herkes “Çarşılıyım” diyor
Cem Yakışkan: Böyle bir görüntü var. Kazan’ın arkasında toplanıp içki içip etrafı rahatsız edenlerden dövdüklerim oldu. Kendi arkadaşıma bile vurdum, burada içmeyin diye. Benim dükkânım, eşim, çocuğum orada. Ben doğma büyüme Beşiktaşlıyım. Bıraksınlar bu işleri. Taşın altına ellerini sokacaklar. Gençlerin etrafa verdiği zarardan şikâyet edenler alsın bir tane odun yanımda dursun. Ben kaç tane genci bu yüzden uyardım, konuştum, dövdüm. Herkes her şeyi bizden beklemesin. Dünyanın en kolay işi eleştirmektir.

[once_biz_vardik1903]

uMuT TaCiRi´isimli üyeden Alıntı

ya abi sen nerelere geldin yapma yahu benim dediğim şey ben bir değere bir ruha o ruh için can vermiş insanların kavgasına laf söyletmemek için bu konuyu açtım çArşı kimdir çArşı nedir sorusunu inan çoğu kimse bilmiyor bilmediği halde yazıyorlar fevri birşekilde stadda kim ne yaparsa yapsın çArşı dan biliyor ama sosyal birşey oldumu birşeyden bahsetmezler! seninbahsettiğin konu uzarda uzar yani senin dediğin kişilerde çArşı maskesi altınagirmiş insanlardır.asıl çArşı Beşiktaş'a zarar vermez he gerektiği yerde de haklıysa yapabilir istisnalar kaideyi bozmaz

oku bunu kardesim beni daha iyi anlayacaksin linke tikla

http://www.besiktasforum.net/forum/f...-karsi-sayfa2/