O Hep Cilgindi Beşiktaş, önceki akşam ligde Sivasspor’u 2-1 yenerken, teknik direktör Bernd Schuster’in açıklamaları maçın önüne geçti. Karşılaşma sonrası Fatih Tekke ile tartışan ve oldukça sinirli görünen siyah beyazlı teknik adam, basın toplantısındaki sorulara da sivri cevaplar verdi. Schuster, Beşiktaş’ın oyun sisteminin olmadığı yönündeki eleştirilere “Evet, katılıyorum. Oyun sistemimiz yok” diye karşılık verirken, “Türkiye liginde deneyim kazandınız. İspanya ve Almanya’ya göre teknik direktörün çalışma koşullarını daha zor buluyor musunuz?” sorusunu ise “Tam tersine eğlenceli ve çok kolay buluyorum” diye yanıtladı. Aynı Schuster, 3 Ekim 2010 tarihinde 1-0 kaybettikleri Trabzonspor maçından sonra yerel bir gazetecinin sorusunu “Trabzonlular, Avrupa’da oynamanın ne demek olduğunu anlamaz” diye cevaplayarak tartışma yaratmıştı. Bir sabah Ümraniye’de kendisini sabah mahmurluğu ile çeken foto muhabirlerine ise Noumavari bir poz vermekten geri kalmayan ünlü futbol adamının, hem oyunculuk hem de teknik direktörlük kariyeri isyankâr ruhunu sergileyen örneklerle dolu. “Barça’yı yenemeyiz” lafı Real’de sonu oldu Bernd Schuster, 2008’de Real Madrid’in başındayken aldıkları 4-3’lük Sevilla yenilgisinden sonra “Önümüzdeki hafta Barcelona’yı yenmemiz mümkün değil. Bu sezon onların sezonu” dedi. Bu açıklama kulüp yönetiminin büyük tepkisini çekti ve Alman hocanın görevine tam da maçtan önceki hafta son verildi. Ancak El Classico’yu yeni teknik direktörü Juande Ramos ile oynayan Real, ezeli rakibine 2-0 yenilmekten kurtulamayınca Schuster haklı çıktı. İstediği para verilmeyince milli takımda oynamadı Bernd Schuster, 80’li yılların dünyadaki en iyi futbolcularından biri olmasına rağmen Alman Milli Takımı’nın formasını sadece 21 kez giydi. Bunun da ilginç bir nedeni var. 80’li yıllarda aynı zamanda o zamanki menajeri de olan eşi Gaby’nin isteği ile milli formayı giymek için Alman Federasyonu’ndan 1 milyon mark talep etti. Doğal olarak bu isteği kabul görmedi ve Schuster de bir daha milli takımda oynamadı. Maradona ile beraber Barça’nın müzesini bastı Schuster, 1980’den 1988’e kadar Barcelona forması giydi. O dönem takımda en iyi anlaştığı kişi, kendisi gibi çılgın bir kişiliği olan Diego Maradona’ydı. İki futbolcu da Alman futbolcu Breitner’in jübilesine katılmalarına izin verilmeyince isyan etti. Barcelona Kulübü, kaçmasınlar diye pasaportlarına el koydu. Bunun üzerine Maradona ile birlikte Barcelona’nın kulüp müzesini basan Schuster, “Ya pasaportumuzu verirsiniz ya da buradaki kupaları tek tek kırarız” tehdidinde bulundu. Hatta Maradona bir adım daha öteye giderek Barça’nın kazandığı Teresa Herrera Kupası’nı yere atıp parçaladı. Bu olaydan hemen sonra Schuster ve Maradona’ya pasaportları geri verildi. Hocasını kovdurdu Schuster&Maradona ikilisi Barcelona’da teknik direktör Udo Lattek’in gönderilmesi operasyonunda da başroldeydi. Lattek, Alman olmasının gereği tam bir disiplin aşığıydı. Maradona ve Schuster’e antrenmanda 8’er kiloluk sağlık topları taşıtır, bu ikiliyi sabah saat 08’de yürüyüş yapmaya zorlardı. Bunun üzerine Schuster, Maradona ile birlikte başkan Nunez’e gitti ve “Biz bu ihtiyar keçiyle çalışmak istemiyoruz” dedi. Bu olaydan kısa bir süre sonra Lattek kovuldu. Başkana inat Real’e gitti Schuster, 1988’de Barcelona’dan radikal bir kararla Real Madrid’e transfer oldu. Barça’da sürekli takıştığı başkan Josep Lluis Nunez’e inat rotasını, Katalanların ezeli düşmanı Madrid’e çevirdi. Hatta eski takımına karşı ilk maçında ciddi tehditler alsa da aldırış etmedi ve bildiğini okudu. İspanya kariyerini bitirip istemeye istemeye Bayer Leverkusen’e döndüğünde ise şu lafı etti: “Orada futbol oynuyordum, burdaysa kendimi tilt oynuyor gibi hissediyorum.” |
biz çılgınları severiz:D |
bu sefer hocamizi yipratmalarina firsat vermiyelim derim....yavas yavas medya basladi yine adamin üstüne gitmeye....zaten o da yavas yavas gicik kapmaya basladi ve ters demecler veriyor...bu olaylar büyüyüp cogalacak gibi geliyor bana...buna karsi birseylerin yapilmasi gerekiyor. yönetim dikkat etmezse schuster-medya savasi basliyabilir!!! taraftarlarimizin da agirligini koyup schuster in sonuna kadar arkasinda olmasi gerekiyor!!!! |
tam bizlik severiz biz ilhan,pascal gibi asi ruhlu olacak ,schuster iyi laflar sokuyor yürrü be hoca:D |
Cesur,dik başlı,yetenekli Dönemine damga vurmuş idol bir futbol dehasıymış Schuster bu gibi adamlar futbol tarihine yetenek anlamında her zaman gelen adamlar olmadığı için kendi başlarına buyruk,asi,cesur,deli gibi davranmaları kadar doğal birşey olmasa gerek,futbol geçmişi tartışılmıyacak kadar başarılı olan Schuster'in teknikdirektör'lük kariyeride bir o kadar renkli bunada şüphe yok ama ortada Türk medyası kadar büyük bir tehlike var acaba diğer ülkelerde medya bu kadar tek taraflı ve güçlümüydü?Bizim medya sardımı kafaya öyle sezon sonuna kadar sakız gibi uzattıkça uzatırlar fakat işin tuhafıda Schuster tam böyle bir karekter medya ne kadar uğraşırsa o da o kadar uğraşıcağa benziyor burada önemli olan Yıldırım Demirören'in ve yönetici arkadaşlarının bu kaosa ve kriz ortamına ne kadar dayanacakları,kriz ortamını iyi bir şekilde tek vücut olarak parçalanmadan atlatabilmeleri,futbol an'lık bir olay olduğu için ülkemizde yöneticinin iki dudağı arasında görev süresi buraya Mourinho'da gelse emin olun aynı muamele çekilir yöneticilerden ve medyadan.Yıldırım Demirören'in Rıza için,Ertuğrul için,Del Bosgue için,Mustafa Denizli için neler söyleyip neler yaptığını unutmamak lazım o yüzden mesele bence yönetimde taraftar ve medya'dan ziyade. |
Türkiye`de Saat: 08:17 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2