|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Haberler Bu Bölümde Gündem Yaratan Haberler Tartışılır. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
10-11-2007, 18:58 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2007 Yaş: 43
Mesajlar: 8.401
Tecrübe Puanı: 25 |
''MARMARA'DA TSUNAMİ AKTİVİTESİ VAR'' Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gülay Altay, Türkiye'nin en tehlikeli fay hattının, Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğunu belirterek, ''Bugünkü bilimsel çalışmalar, depremin nerede ve kaç büyüklüğünde olacağı hakkında bilgiler veriyor. Ancak, depremin ne zaman olabileceğini kestirebilmek, bugünkü imkanlarla zamanını bilmek mümkün değil'' dedi. Marmara Denizi'nin tabanında meydana gelen hareketliliğe ilişkin açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Altay, 1912 yılında Gelibolu Yarımadası'ndaki Ganos Fayı üzerinde meydana gelen ve aletsel büyüklüğü 7.4 olan deprem ile 1999 yılındaki Marmara Depremi arasında bir boşluk oluştuğunu söyledi. Türkiye'nin en tehlikeli fay hattının Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğunu hatırlatan Altay, ''Bu fay hattı, muntazam ve yıkıcı bir şekilde deprem üreten bir hat oldu. Dolayısıyla, Kuzey Anadolu Fay Hattı, tehlikeli olması halini devam ettiriyor'' diye konuştu. Altay, ''İstanbul'u da büyük oranda etkileyecek 7,5 şiddetindeki bir depremin yüzde 60 olasılıkla 30-35 yıl içinde olmasının beklendiğine'' işaret ederek, enstitü olarak karada kurulu bulunan 45 adet istasyon aracılığı ile deprem riski olan bölgelerin çok yakından izlendiğini bildirdi. Prof. Dr. Gülay Altay, sözlerine şöyle devam etti: ''Deprem riski olan bölgelerde deprem açısından küçüklü büyüklü kümelenmeler var. Bugünkü bilimsel çalışmalar, depremin nerede ve kaç büyüklüğünde olacağı hakkında bilgiler veriyor. Ancak, depremin ne zaman olabileceğini kestirebilmek, bugünkü imkanlarla zamanını bilmek mümkün değil. Bizim çabamız, deprem bilgilerini sağlıklı alabilmek ve istasyonlardan gelen parametreleri, verileri, kurumlara, halkımıza, sağlıklı ve hızlı bir şekilde dünya standartları doğrultusunda iletmek.'' -''TSUNAMİ AKTİVİTESİ VAR'' Bazı çalışmalar sırasında geçmişte Marmara Denizi'nde tsunami olduğunu gösterir bulguların saptandığına değinen Gülay Altay, ''Evet, Marmara Denizi'nde tsunami yaratacak aktivite önemli ölçüde var. Bunu bilim adamları da ifade ediyor. Ancak, boyutları, 3-5 metre civarında olabilecek dalgalar ve heyelanlar olarak belirtiliyor. Dolayısıyla, deprem tehlikesinin mevcudiyeti şimdiye kadar bir çok kez tekrarlanmış. Gerek bilim adamlarının analitik çalışmaları, gerek deneysel çalışmalarla, gözlem istasyonları ile bu açıklanıyor zaten'' dedi. Altay, bu konuda çok yönlü olarak, mühendisler, jeologlar ve jeofizikçilerin araştırma çalışmalarının da ilerlediğini dile getiren Altay, bu çalışmaların, olabilecek bir depremin meydana getireceği hasarları ölçmek ve o anda acil müdahaleyi sağlayabilmek için yapılan çalışmalar olduğuna dikkat çekti. 'Erken Uyarı' sisteminin de önemli bir konu olduğuna işaret eden Altay, ancak bu uygulamaya geçmek için bazı sorunların aşılması gerektiğini kaydetti. Prof. Dr. Gülay Altay, Marmara Denizi'nde araştırma gemilerinin yaptığı çalışmalar sonunda tabandaki fayların belirlendiğini ve yapılan sismik ölçümlerle denizin altının röntgeninin çekildiğini anımsatarak, ''Jeofizik konusunda uluslararası büyük çalışmalar var. Nitekim gemilerin Marmara'ya gelmesi, uluslararası işbirliği neticesinde gelişen bir olay. Ve bu da, deprem konusunun dünyanın bir problemi olduğunun göstergesidir'' dedi. -''BİLİMSEL TARTIŞMALARIN SONUÇLARI AÇIKLANMALI''- Bazı bilim adamlarının Marmara'da yapılan çalışmaların sonuçlarını açıkladığını hatırlatan Altay, yapılan çalışmaların hiç kuşkusuz çok önemli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: ''Tabii ki bu araştırmalardan çıkan sonuçları halka bildirmenin yanında, tartışılacak kısmı çok fazla. Tehlike bilinen bölgede, ancak bunu bilimsel ortamlarda tartışmak lazım. Halkımızın edindiği bilgilerle derinlere gitmesi mümkün değil. Bu kadar büyük projelerin sonuçlarının da açıklanması gerekiyor. Bilim adamları, seferber edildiği bu çalışmaların sonuçları, bilimsel ortamlarda ki tartışmaların sonunda açıklamalı. Halkın bilinçlendirilmesi açısından depremin tehlikelerinin gündemde olması önemli. 1999 Marmara Depremi'nin acı veren sonuçlarını yaşadık. Bir daha deprem olmayacak düşüncesi yerinde bir düşünce değil. Özellikle araştırma çalışmaları ile desteklenen sonuçlardan hepimiz biliyoruz ki, burada deprem olacak. Hazırlıklı olmalıyız. Dolayısıyla bizim bu konudaki değerlendirmemiz, öncelikle bilimsel ortamlarda bilim adamlarının değerlendirilmelerinden elde edilen sonuçların ilan edilmeden önce mutlaka belli ölçülerde hem bilinçlendirici biçimde anlatılması, hem de paniğe yol açmayacak biçimde sunulması' şeklindedir.''
__________________ | ||
|
11-11-2007, 10:43 | #2 | ||
Yardımcı Admin Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 23.645
Tecrübe Puanı: 10 |
Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Altay açıkladı... Prof. Görür'den sonra Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Altay da uyardı: Evet, Marmara'da İstanbul’u da etkileyecek bir deprem olacak. 3-5 metrelik tsunami dalgaları heyelana yol açacak. Sadece zamanını bilmiyoruz Deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür'ün "Marmara Denizi'nin altı fokur fokur kaynıyor" açıklamasının ardından başlayan tartışmalara son noktayı Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gülay Altay koydu. Türkiye'nin en tehlikeli fay hattının, Kuzey Anadolu Fay Hattı olduğunu belirten Prof. Altay, "'Bu fay hattı, muntazam ve yıkıcı bir şekilde deprem üreten bir hat oldu. Dolayısıyla, Kuzey Anadolu Fay Hattı, tehlikeli olması halini devam ettiriyor" dedi. Marmara Bölgesi'nde İstanbul'u da büyük oranda etkileyecek 7,5 şiddetindeki bir depremin yüzde 60 olasılıkla 30-35 yıl içinde olmasının beklendiğini belirten Prof. Altay şöyle konuştu: 5 METRELİK DEV DALGALAR "Bugünkü bilimsel çalışmalar, depremin nerede ve kaç büyüklüğünde olacağı hakkında bilgiler veriyor. Ancak, depremin ne zaman olabileceğini kestirebilmek, bugünkü imkanlarla zamanını bilmek mümkün değil. Bizim çabamız, deprem bilgilerini sağlıklı alabilmek ve istasyonlardan gelen parametreleri, verileri, kurumlara, halkımıza, sağlıklı ve hızlı bir şekilde dünya standartları doğrultusunda iletmek." Bazı çalışmalar sırasında geçmişte Marmara Denizi'nde tsunami olduğunu gösterir bulguların saptandığına değinen Gülay Altay, şöyle devam etti: "Evet, Marmara Denizi'nde tsunami yaratacak aktivite önemli ölçüde var. Bunu bilim adamları da ifade ediyor. Ancak, boyutları, 3-5 metre civarında olabilecek dalgalar ve heyelanlar olarak belirtiliyor. Dolayısıyla, deprem tehlikesinin mevcudiyeti şimdiye kadar bir çok kez tekrarlanmış. Gerek bilim adamlarının analitik çalışmaları, gerek deneysel çalışmalarla, gözlem istasyonları ile bu açıklanıyor zaten."
__________________ | ||
11-11-2007, 10:47 | #3 | ||
Beş-U-ktaş Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 3.884
Tecrübe Puanı: 21 | azmış neyse yırttık | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |