Ona Dokunmaya Kıyamıyorlardı İstanbul Bahçelievler'de üstü karton ile örtülen rogar, 5 yaşındaki Dilara'nın sonunu hazırladı. Bugün son yolculuğuna uğurlanan Dilara'dan geriye bu görüntüler kaldı. Ölüm 5 yaşındaki Dilara'yı Bahçelievler Kerim Çavuş Caddesi'nde yakaladı. Annesi ve ağabeyi ile birlikte dere ıslah inşaatı sahasında yürüyen küçük kız üstü karton ile örtülen rögardan kanalizasyona düştü. Kızı ellerinin arasından kayıp çukura düşen anne Songül Dumrul kendini yerden yere attı. Küçük Dilara'yı bulmak için olay yerine itfaiye ekibi geldi. Düştüğü çukurdan içeri girildi, Başka yerlere bakıldı. Ancak Dilara'dan bir türlü ses çıkmadı. Dilara'yı bulmak için harcanan her saniye anne Songül Dumrul'u daha da yaraladı. Sinir krizi geçiren genç kadın kızının ardından sürekli gözyaşı döktü. Dilara'nın cesedi kanalizasyona düştüğü yerin 3 kilometre uzağında Ataköy'de bulundu. Küçük kızın cansız bedenini ilk gören babası Muhterem Dumrul oldu. İtfaiye erinin kucağındaki Dilara'yı kollarının arasına alan babası küçük kızını öptü. |
bu cennet ülkede ah bunlar olmasa ne var....güzelim ülkemden utanç verici manzaralar...yazık , günah.... |
yazik be yazik |
allah rahmet eylesin |
bu kadar kolay işte... |
bu ülkede her şey olur böyle |
"EĞER DİLARA ÖLDÜĞÜYLE KALIRSA...." Dilara... Eğer Dilara öldüğüyle kalırsa... İstediğin kadar imam hatip aç. İstediğin kadar umreye git. İstediğin kadar iftar çadırı kur. İstediğin kadar bulgur dağıt. Vebali boynuna. Dereleri ıslah edelim de... Allah önce kimleri ıslah etsin? Çaresizim. Allah'a sığınıyorum. Çünkü varsa hukuk... Bunun hesabı sorulmalı arkadaş. Evet, bu ülkede insan hayatı ucuz... Biliyoruz... Ama, kanalizasyona kadar mı düştük? Ne iş yapar insan hakları dernekleri? 5 yaşındaki körpenin, insan sınıfına konulması için illa bölücü mü olması gerekiyor? Nerede mimar odaları? Her adalet talebimde ısrarla soruyorum... Varsa yoksa 301 için kafa yoran TÜSİAD, Barolar Birliği, MÜSİAD, memur sendikaları, DİSK, Eczacılar Birliği falan... Nerede? Yok mu evladınız? Bakın... Şu halimize bakın. Dilara, toprağa verildi dün. Var mıydı Vali? Var mıydı Belediye Başkanı? Var mıydı İSKİ'ciler? Var mıydı, trilyonları haldır haldır cebe indirmesini bilen müteahhitler? Yoktu... Hiçbiri. Ne cenaze namazına geldiler, ne son duayı etmeye, ne de toprağa vermeye... Telefonla bile aramamışlar. Özür zaten yok. Başsağlığı bile yok. Peki neredeydi bu arkadaşlar? Boğaz turunda. Hollanda Kraliçesi geldi dün İstanbul'a... Vali karşıladı. Belediye Başkanı karşıladı. Dilara'yı uğurlamadılar. Kraliçe'yi karşıladılar. Sonra, Sepetçiler Kasrı'na geldiler, eskortlar eşliğinde... Güvenli şekilde... Özel olarak hazırladıkları yata bindiler. Boğaz'ı gezdiler. İmam, Dilara'nın minicik tabutuna kapanan ana babasına ve son görev için cami avlusuna doluşan vicdanlı vatandaşlara, "hakkınızı helal edin" diye seslenirken... Malum arkadaşlar, Kraliçe'ye lale veriyorlardı, sevimli görünmek için, lale. Hakikaten helal olsun! YILMAZ ÖZDİL`in yazisini paylasmak istedim... |
yazık ya...allah rahmet eylesin... |
İskinin mudurunu kovmuslar ama neyi geri getirebılırkı |
Türkiye`de Saat: 13:54 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2