"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Beş vakit namaz, bir cuma namazı diğer cuma namazına, bir Ramazan diğer Ramazana hep kefârettirler. Büyük günah irtikab edilmedikçe aralarındaki günahları affettirirler." Müslim, Taharet 14, (223); Tirmizi, Salat 160, (214) *** Kim Allah'a ve Resulüne inanmazsa bilsin ki biz, kafirler için alevli bir ateş hazırlamışızdır.Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O dilediğini bağışlar, dilediğine azab eder. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. *Fetih Suresi 13,14* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Enes'in (r.a.) naklettiğine göre: Hz. Peygamber (a.s.) büyük günahlar olarak şunları saydı: "Allah'a ortak koşmak, ebeveyne eziyet etmek, cana kıymak ve yalan söylemektir." Müslim, İman, 144 (l, 91) *** Şüphesiz “Rabbimiz Allah’tır” deyip de, sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine akın akın melekler iner ve derler ki: “Korkmayın, üzülmeyin, size (dünyada iken) vadedilmekte olan cennetle sevinin!” *Fussilet Suresi 30* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Her kim Kur'an okur, ezberler, helalini helal, haramını haram bilirse, Allah onu Cennete koyar ve ailesinden cehennemlik on kişiye şefaatçi yapar. *Tirmizi, Fezail-i Kur'an 13* *** Andolsun ki onlara: «O gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan: «Elbette Allah!» diyeceklerdir. O halde gördünüz ya Allah'tan başka çağırdıklarınızı! Eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, onlar O'nun zararını giderebilirler mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, onlar O'nun rahmetini tutabilirler mi? De ki: «Allah, bana yeter.» Tevekkül edenler, hep O'na dayanırlar. *Zümer Suresi 38* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." “Hz. Aişe annemize: – Allah Resûlü evinde nasıl hareket ederdi?diye soruldu. Hz. Aişe: – Ailelerine yardım ederdi. Namaz vakti gelince de namaza çıkardı, cevabını verdi. (Buhari - 676) Peygamberimiz aile içindeki mahrem hayatını anlatan, evde neler yaptığı, nasıl hareket ettiği, hanımlarına nasıl davrandığı hakkında bize en fazla bilgi veren, Hz. Aişe annemizdir. Hz. Aişe’nin rivayet ettiği bu hadisten de anlıyoruz ki, Peygamberimiz namaz vakitlerinin dışında evde olduğu zamanlarda boş durmaz, bir köşeye oturup kendisine hizmet edilmesini istemezdi. Elinden geldiğince, ev işlerinde hanımlarına yardımcı olmaya çalışırdı. *** Allah'ın göklerdeki ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah'ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bu Kur'ân'dan sonra başka hangi söze inanacaklar. *A'raf Suresi 185* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez." (Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "Oraya kim girerse ebediyyen susamaz.") *Buhari, Savm 4, Bed'ü'l-Halk 9; Müslim, Sıyam 166, (1152); Nesai, Sıyam 43, (4,168); Tirmizi, Savm 55, (765)* *** Ahiret azabından korkanlar için bunda muhakkak ki, bir ibret vardır. O, öyle bir gündür ki, bütün insanlar onun için toplanacaktır ve o, öyle bir gündür ki, mutlaka görülecektir. *Hûd Suresi 103* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Şu dört şey kimde bulunursa tam bir münafık olur. Bunlardan biri kendisinde bulunan kimse de, onu terk edinceye kadar bir münafıklık vasfını taşır. Bu vasıflar şunlardır: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiği zaman sözünde durmaz, anlaşma yaptığı zaman vazgeçer, düşmanlık yaptığı zaman da sınırı aşar ve daha çok kötülükte bulunur. *Buhari, İman 34* *** Senden önce gönderdiğimiz peygamberler de o memleketlerin halkındandı, onlar da kendilerine vahiy verdiğimiz birtakım erkeklerden başkası değillerdi. Şimdi o yerlerde şöyle bir gezip görmediler mi? Kendilerinden önce gelip geçenlerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bir baksalar ya!... Elbette ahiret yurdu müttakiler için daha hayırlıdır. Hâlâ aklınızı başınıza toplamayacak mısınız? *Yûsuf Suresi 109* |
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Öfkesini tutanın Allah kusurunu örter. *Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3747* *** Vabise bin Mabed anlatıyor: “Bir gün Allah Resûlüne vardım. Bana şöyle buyurdu: – İyiliğin ne olduğunu sormaya geldin (değil mi?). Ben de: – Evet, dedim. Bunun üzerine şu açıklamayı yaptı: – Kalbine danış. İyilik, nefsinin ve kalbinin kendisiyle huzur ve sükunet bulduğu şeydir. Günah ise, nefsinde ve kalbinde kuşku (huzursuzluk) uyandıran şeydir. Başkaları sana fetva vermiş olsalar bile (bu böyledir).” (Ahmed bin Hanbel, 4/228) *** Ölmüş yeryüzü de onlar için bir delildir. Biz o ölmüş yeryüzünü diriltir, ondan daneler çıkarırız da, yiyip dururlar. *Yâsin Sûresi: 33 * |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Kimin düşüncesi ahiret olursa, Allah ona gönül zenginliği verir, işlerini kolaylaştırır. İstemediği halde dünya nimetleri verilir. Kim ahireti unutup sadece dünyayı düşünürse, Allah da fakirliği onun gözleri önüne diker, işlerini darmadağın eder. Dünyada ise, ancak kendisine takdir edilen kadar verilir. Tirmizi, S. Kıyame 30 *** Ey iman edenler, Allah'a itaat edin, peygambere de itaat edin de yaptıklannızı boşa çıkarmayın! Haberiniz olsun ki, inkar edip Allah yolundan sapan sonra da kafir oldukları halde ölenleri Allah hiç bir zaman bağışlamayacaktır. *Muhammed33-34* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildiğim zaman bana salât okumayan kimsenin de burnu sürtülsün!" *Tirmizi, Da'avât 110, (3539)* *** Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır. *İsrâ Suresi 82* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Abdullah b. Amr b. As'ın (r.a.) anlattığına göre: Bir kimse Hz. Peygamber'e (a.s.): "Hangi Müslüman daha hayırlıdır?" diye sordu. (Hz. Peygamber) "Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimsedir" cevabını verdi. *Müslim, İman, 63 (l, 65)* *** Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik. *Enbiya Suresi 31* |
Türkiye`de Saat: 17:23 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2