III-FİNANSMAN ve TASARRUF POLİTİKASI 1-) PARA KREDİ POLİTİKASI Merkez Bankası kaynakları, esnek bir para politikasının izlenebilmesine imkan verecek şekilde düzenlenecek, Merkez Bankası’na açık piyasa işlemleri yapmak imkanları değerlendirilecektir. Enflasyonist talep baskısına neden olmayacak ve likidite ihtiyacını karşılayacak yeterli para arzı politikası uygulanacaktır. Ekonomide kaynakları mobilize ederek tasarrufları artırıcı ve bu tasarrufları enflasyona karşı koruyucu, kaynakların etkin dağılımını sağlayıcı yönde bir faiz politikası uygulanacaktır. İç tasarruf oranlarının yükseltilmesinde gönüllü tasarruflar teşvik edilecek, mevduat ve kredi faizi arasındaki farkın azaltılmasına çalışılacaktır. Mevduat munzam karşılığı sistemi basitliğini koruyacak, tercihli kredi sistemi tedricen genel sisteme entegre edilecek, orta ve uzun vadeli kredi uygulaması yaygınlaştırılacak ve sermaye piyasasının gelişmesi orta vadeli bir program içinde hızlandırılacaktır. 2-) MALİYE POLİTİKASI İç tasarrufları artırma çabalarına kamu kesiminin etkili bir şekilde katkısının sağlanması gereklidir.Enflasyonla mücadele, fiyat artışları %10 civarına inecek şekilde sürdürülecek, kamu tüketim miktarı aşılmayacak, verimsiz istihdam artışından ve yeni sübvansiyon harcamalarından kaçınılacak, kamu hizmetlerinin her kademesinde israf önlenecek, tasarrufa uyulacaktır. Vergiler, kurumlaşmayı,tasarrufu ve yatırımı teşvik edecek bir araç olarak kullanılacak, vergi idaresi yeniden yapılandırılacak otomasyon artırılacak, daha etkili hizmet verilmesi sağlanacak, vergi sistemi sadeleştirilerek daha kolay anlaşılır ve adil bir hale getirilecek, katma değer sistemine ve ölçü esası yerine değer esasına geçilecek, döner sermaye sistemi yeniden değerlendirilecektir. |
3-) KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ POLİTİKASI Kamu İktisadi Teşebbüslerine bağlı bazı işletmelerin hisse senetleri yoluyla halka açılması sağlanacak, KİT’ler yatırımlarını enerji, madencilik, ulaştırma ve haberleşme sektörleri ile rehabilitasyon ve darboğaz giderme alanlarında yoğunlaştıracak, özel sektörün yeterli olduğu alanlarda yatırımlardan kaçınılacaktır. “V. Beş Yıllık Kalkınma Planı, önceki planlardan farklı olarak özel kesimin kamu kesiminden daha fazla yatırım yapmasını öngörmektedir.”(4) IV-FİYAT ve TARIMSAL DESTEKLEME POLİTİKALARI 1-) FİYAT POLİTİKALARI Fiyat mekanizmasının üretim ve talep yapısını belirleme, kaynak ve gelir dağılımını düzenleme fonksiyonlarından etkin bir şekilde yararlanılacak, ekonominin işleyişi ekonomik kurallar içinde tanzimedilecek, ekonomiye müdahalede makro politika araçlarına ve gereken hallerde kurumsal düzenlemelere ağırlık verilecektir. Gelişen iç piyasa ve ihracat taleplerini karşılamak, tüketiciyi korumak, piyasanın işleyişindeki aksaklıkları gidererek, kaliteli, yeterli ve istikrarlı fiyatla mal ve hizmet arzını sağlamak amacıyla, özellikle kapasite kullanımı artılacak ve yatırımların gecikmeksizin bitirilmesine çalışılacaktır. Fiyat ve gelir politikalarının gelir dağılımını iyileştirici yönde uygulanmasına özen gösterilecektir. 2-) TARIMSAL DESTEKLEME POLİTİKASI Tarımsal destekleme politikasının esası; tarımsal fiyat ve gelirlerde istikrarı korumak, pazarlama kolaylıkları sağlamak, ekilebilir arazinin özelliklerine ve dış talebe uygun bir üretim yapısı içinde verimliliğin artmasına yardımcı olunması çerçevesinde belirlenmiştir. İhracata dönük tarımsal ürünlerin desteklenmesinde, dış rekabet imkanları gözönünde tutularak kaliteli ve standart ürün lehine daha etkin bir fiyat farklılaştırma politikası izlenecektir. |
EKONOMİK SEKTÖRLERDE GELİŞME HEDEF ve POLİTİKALARI I-) TARIM Toprak sorunlarının Anayasa kuralları çerçevesinde çözümlenmesine yönelik tedbirler alınacak, tarım reformu, tarımsal bünyenin temelindeki aksaklıkları gidermeye yönelmiş; tarımda teknolojik gelişme ve iktisadi verimliliği dikkate alan çiftçi gelirinin fert başına ortalama milli gelir seviyesine yükseltilmesini öngören bir tedbirler dizisi olarak düzenlenecektir. Tarımsal ürünlerin işlenmesi ve pazarlanmasında kooperatifçilik desteklenecek, tarım kredilerinde orta ve uzun vadeli yatırım kredilerine ağırlık verilecek, verimliliğin artırılması için gerekli yatırımlara verilen ağırlık sürdürülecek, üretimi yönlendirici tarzda bir destekleme fiyat politikası uygulanacak, fiyat dışı destekleme araçlarına da yer verilecektir. Yüksek verimli kültür ırkı hayvan miktarının çoğaltılması ve hayvansal ürünlerin miktar ve kalitesinin artırılması yönünde çalışılacak, hayvancılığa dayalı ihracat teşvik edilecektir. II-) MADENCİLİK Madencilik sektöründe temel ilke yeraltı zenginliklerinin araştırılıp işletilebilir hale getirilerek ekonomiye kaynak sağlanmasıdır. Bu sebeple kamu-özel ve yabancı her türlü kaynaktan faydalanması esastır. Kamu kaynakları öncelikle termik santrallere bağlı linyit projelerine, bor tuzlarına ve stratejik madenler üretimine tahsis edilecektir. Özel sektör faaliyetleri teşvik edilecek, ihracat ön planda tutulacak, ham maden yerine işlenmiş maden ihracına önem verilecektir. Madencilik sektöründe mevcut teknolojinin modernleştirilmesi, ürün kalitesinin yükseltilmesi ve işgücü verimliliğinin artırılması için; özellikle bor, krom, manyezit gibi ürünlerde dünya pazarları ile rekabet edebilecek kalite ve maliyetle üretim yapılabilmesi için teknolojik çalışmalar teşvik olunacaktır. III-) İMALAT SANAYİ Nüfus artışı, kentleşme, sanayileşme ve gelir artışına bağlı olarak kapalı aile ekonomisi içinde ve ev üretimi ile karşılanan talebin pazara yönelmesi sonucunda artmakta olan gıda sanayi ürünleri talebinin, standart ve dış pazarda rekabet edebilecek kalitede, sağlığa uygun, yeterli ve dengeli beslenmeye imkan veren bir üretimle sağlanması ana politika olacaktır. Sigara, tütün ve çay tekeli kaldırılacak, gıda üretim ve pazarlama sürecinde kayıpların önlenmesi için yatırımlar teşvik edilecektir. AET’nin ihracatımıza koyduğu kısıtlamaların safdışı edilmesi için gerekli tedbirler alınacak, ihracatta piyasa etkinliği yanında yeni pazarlara girebilme çabaları desteklenecektir. Kağıt sanayinde kaliteyi yükseltici, maliyetleri düşürücü tedbirler alınarak bu sanayi dalları rekabet edebilir bir üretim yapısına kavuşturulacaktır. Petrol ürünleri yurtiçi talebinin kurulu ve kurulmakta olan rafinerilerden karşılanması esas alınacak, proses anlaşmaları yoluyla dış ülkelerle bağlantılar yapılacaktır. |
Demir-çelik sanayinde, mevcut entegre tesisleri kendi içlerinde dengeli hale getirici, sektörlerde verimliliği ve ürün kalitesini artıcı, enerji tasarrufu sağlayıcı yatırmlar desteklenecektir. Yatırım malı üreten sanayilerde yapılan yatırımlarda enerji tasarrufu, optimum kapasite, kalitenin iyileştirilmesi ve uluslararası rekabet imkanı gibi faktörler dikkate alınacak, yerli mühendislik ve imalat payının artırılması teşvik edilecektir. İmalat sanayinin tümünde kapasite kullanımının artırılmasına öncelik verilecek, yatırım mallarının üretimini teşvik amacıyla uygun şartlı bir imalatçı kredisi sistemi geliştirilecektir. IV-) ENERJİ Enerji sektöründe ana politika, amaçlanan ekonomik büyüme ve toplumsal gelişmeleri destekleyecek ve yönlendirecek şekilde ülke enerji ihtiyacının zamanında, yeterli ve güvenilir olarak karşılanmasıdır. Bunun için mevcut birincil enerji kaynakları geliştirilecek, yeni kaynakların aranmasına ve en kısa zamanda kullanıma sunulmasına önem verilecektir. Üretimden tüketime kadar her aşamada rasyonalizasyon ve tasarruf ilkelerine uyulması, kaynakların ve çevrenin korunması ve tamamlanmış yatırımların tam kapasitede çalıştırılması ana ilkeler olacaktır. Enerji tüketiminde yerli kaynak kullanımına ve ithal kaynaklı ucuz birincil enerjiye ekonomik olmak şartıyla öncelik verilecek, enerji hammaddelerinin arama ve üretiminde kamu dışı kaynaklardan yararlanılmaya çalışılacak, bu konuda özel sektör ve yabancı sermaye teşebbüsleri teşvik edilecektir. Enerjinin üretim, dağıtım ve tüketiminde kayıplar asgari seviyeye indirilecektir. Atatürk Barajı ve Nükleer santral bu plan döneminin iki büyük projesıdir. IV-) HİZMETLER -Ulaştırma V. Plan döneminde ulaştırma sektörünün gelişmesi hazırlanmış bulunan Ulaştırma Ana Planı’na ve bu planda yapılması gerekli revizyonlara göre yönlendirilecek, çağdaş ulaştırmanın gereği olan sistem, organizasyon ve koordinasyon sorumlu bir yönetim altında sağlanacak ve geliştirilecektir. |
-Turizm Turizm’de önceliği, 2634 sayılı kanun gereğince belirlenen turizm alan ve merkezlerinin geliştirilmesi taşımaktadır. Türkiye’nin doğal tarihi ve kültürel varlığı, tüm mevcut turizm potansiyeli, ekolojik dengeyi koruma, çevreyi temiz ve sağlıklı tutma ve güzelleştirme ilkeleri doğrultusunda değerlendirilecektir. -Haberleşme ve Radyo-TV Haberleşme hizmetlerinde duplikasyondan kaçınılacak, gerek yurt içinde gerekse yurt dışından haber naklinin otomatik sistemde gerçekleştirilmesi sağlanacak, uydu haberleşme sistemlerinden yararlanılacaktır. SOSYAL POLİTİKALAR V. Plan döneminde kalkınma hızının yükselmesiyle birlikte işgücüne katılanların istihdamı mümkün olacak, işsizliğin azaltılması için mevcut imkanların daha rasyonel bir şekilde kullanılması yolları geliştirilecek, işgücü arz ve talep piyasalarında istihdam artırıcı düzenlemelere gidilecektir. İşsizlik sorununa yaklaşımda öncelik açık işsizler grubuna verilecektir. Ekonomik ve sosyal kalkınma sonucu sağlanan katkının değerlendirilmesinde de aile birimi esas alınacaktır. Özel sağlık hizmetleri teşvik edilecek, sağlık sigortasına geçiş dönem içinde ele alınacaktır. Çiftçiye; tarıma dayalı sanayi projelerini de içine alan entegre kırsal kalkınma projeleri şeklinde hizmetler götürülecektir. Kalkınmada Öncelikli Yörelerimizin gelişme potansiyeli, ekonomik, mali, sosyal ve idari tedbirleri ihtiva eden politika ve programlarla harekete geçilecek, bu yörelerimiz ile diğer yöreler arasındaki gelişmişlik farkları azaltılacaktır. Konut inşaatında daha kullanışlı, ekonomik ve Türk halkının ihtiyacına ve yasayış tarzına uygun birimler teşvik edilecektir. Sosyal güvenlik anlayışının esasını; çiftçi, esnaf ve sanatkar, işçi, memur gibi bütün çalışanların sosyal güvenliğe kavuşturulmaları, ihtiyaç sahiplerine yeterli seviyede sosyal yardım sağlanması ve bütün vatandaşların sağlık hizmetlerinden yararlandırılması teşkil edilecektir. |
SONUÇ “V. Beş Yıllık Plan hedeflerinden büyük sapmalar olmadığını ve plan hedflerinin önemli ölçüde realize edildiğini söylemek mümkündür.”(5) Ancak bu gerçekleşmeleri tümüyle başarılı veya başarısız olarak nitelendirmek yerine Prof. Dr. Erdinç TOKGÖZ’ün “Türkiye ‘nin İktisadi Gelişme Tarihi” adlı kitabında yaptığı gibi olumlu sonuçlar ve olumsuz sonuçlar olarak iki ayrı kısımda inceliyeceğiz. V. PLAN 1985-1989 HEDEF GERÇEKLEŞME TARIM 3.6 0.8 SANAYİ 7.5 6.5 HİZMETLER 6.5 5.0 GSYIH(FF) - 4.6 GSYIH(PF) 6.3 4.6 GSMH(PF) 6.3 4.7 KAYNAK :DPT,”Ekonomik ve Sosyal Göstergeler” (1950-1995), Ankara 1996 Genel olarak baktığımızda şu olumsuz sonuçlarla karşılaşmaktayız; Enflasyon oranı 1984’te %50.3 iken 1989 yılında %69.6’ya çıkmıştır ki bu oran anarşi ve terör ortamında yeraltı ekonomisinin egemen olduğu1979 yılı enflasyon oranından bile daha yüksektir. V.Plan’da özel kesimin kamu kesiminden daha fazla yatırım yapması öngörülürken, yerli ve yabancı sermayenin egemenliğine dayalı “serbest piyasa” ekonomisine geçilmesine rağmen, kamu kesimi büyümeye devam etmiştir. %6.3 olarak hedeflenen büyüme hızı, halkın büyük çoğunluğunun özverisine dayandırılmasına rağmen ortalama %5.1 olarak gerçekleşmiştir. Tarım, sanayi ve hizmetler sektörleri için öngörülen ortalama büyüme hızları hedeflerine ulaşılamamıştır. Hedefler ; tarımda %3.6, sanayide %7.5, hizmetler sektöründe %6.5 olarak saptanmasına rağmen, gerçekleşmeler; tarımda %0.8, sanayide %6.5, hizmetlerde ise %5.0 olmuştur. Çok sınırlı sayıda mal dışında her türlü ithalat serbest bırakılarak, ithalat daha cazip hale getirilmiş bu da üretimin kesilip ithalata yönelinmesine sebep olmuştur. İhracata dayalı büyüme modeli işlememiş, ihracatın GSMH içindeki payı 1985’de %14.9 iken 1989’da %14.5’e düşmüştür. Bu olumsuz gelişmelerin yansıması olarak 1984 yılında 375 lira olan ABD Doları 1989 yılında 2141.7 lira olmuştur. |
V.PLAN DÖNEMİNDE EKONOMİK DURUM (Milyon $) Enflasyon % (*) Büyüme Hızı Dış Ticaret Açığı İşçi Dövizi Cari İşlemler Açığı 1984 50.3 5.9 3623 1807 -1407 1985 43.2 5.1 3385 1714 -1013 1986 29.6 8.1 3648 1634 -1465 1987 32.0 7.4 3967 2021 -806 1988 68.3 3.7 2673 1755 +1596 1989 69.6 1.9 4167 3040 +961 Kaynak;TOKGÖZ ERDİNÇ,”Türkiye’nin İktisadi Gelişme Tarihi” Ankara 1991, sh.127 V. Plan dönemi, zenginin daha zengin yoksulun daha yoksullaştığı dönemlerden biridir. Yüksek enflasyon ücretliler ve tarımda çalışanları ezerken mülk geliri elde edenlerin refahı artmıştır. Kamu açıkları iç ve dış borçlanma yoluyla kapatılmış, toplam vergi yükü 1983’de %16.8 iken, 1989’da %15’e düşmüştür. Devlet, vergi gelirlerinin; 1985 yılında %17.6’sıyla borçların faiz ödemelerini yapabiliyorken, bu oran 1989 yılında %33.5’e çıkmıştır. V. Beş Yıllık Planda, yılda ortalama 300.000 kişiye yeni iş olanağı yaratılması öngörülürken planda nüfus artışından gelen ek işşiz kitlesi gözönünde bulundurulmamış ayrıca buna bir de hedeflenen yatırım düzeyine ulaşamama faktörünün eklenmesiyle istihdam hedefleri gerçekleşmekten uzak olmuştur.(6) Yine Prof.Dr. Erdinç TOKGÖZ’ün belirttiği gibi V.Plan dönemi sonunda gerçekleşen başlıca olumlu gelişmeler de şöyle sıralanabilir; Kambiyo mevzuatı sadeleştirilmiş ve vatandaşların döviz bulundurmalarına 07 Temmuz 1984 tarihinden sonra izin verilmiştir. Katma Değer Vergisi 02 Kasım 1984’de yürürlüğe girmiştir. Kamu İktisadi Teşebbüslerinde özelleştirilmelere 1987 yılında “TELETAŞ” ile başlanılmıştır. |
Özel finans kurumları Türk Bankacılık Sistemine katılmıştır. Bankalar Kanunun yenilenmesiyle Türk Bankaları dışa açılmış, yabancı bankaların ülkeye gelmesi kolaylaştırılmıştır. İMKB 02 Ocak 1986’da açılmış ve kısa sürede benimsenmiştir. TCMB’nin 1986’dan itibaren “bankalararası para piyasası”,”açık piyasa işlemleri “, “döviz piyasası” ve “altın piyasası” gibi para piyasanın alt piyasalarını faaliyete geçirmiştir. Otoyol ve Boğaz Köprüleri ücretli hale getirilerek kullananların ödemesi yoluyla sağlanan gelirlerden fon oluşturulmuştur. Belli yatırım ve hizmetlerin konsolide bütçe kaynakları dışında finanse edilmesi olanağının yaratılması amacıyla 45 ek fon oluşturulmuştur. Dışa açılma desteklenmiş ve teşvik edilmiştir. Avrupa Topluluğu’na 14 Nisan 1987’de tam üyelik başvurusunda bulunulmuştur. Enerji sektöründe, üretim ve tüketim değerlerinde, ekonomik ve sosyal gelişmeye paralel olarak önemli artışlar sağlanmış; enerji göstergelerinde belirgin iyileştirmeler gözlenmiştir.(7) V.Plan’ın sonunda “Büyüme hızı hemen hemen durmuş, enflasyon şahlanmıştı. Yani ekonomi stagflasyon’a girmişti. Dış ticaret açığı en yüksek düzeye çıkmış, görünmeyen kalemlerin net gelirlerindeki artışa rağmen cari işlemler açığı yeniden büyümüştü. İç ve Dış Borçlar artarken özel kesim sınai yatırımları asgari düzeye inmişti.”(8) |
Türkiye`de Saat: 08:47 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2