Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > İnşaat Yapı

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 31-01-2007, 09:51   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Betonarme yapılarda hasar türleri

Betonarme yapılarda hasar türlerini iki kısımda inceleyebiliriz:

  • Betonda meydana gelen hasarlar;

a.) Plastik büzülme (Rötre) çatlakları
b.) Plastik oturma çatlakları
c.) Yükleme ile ilgili çatlaklar
d.) Deformasyonlar ile ilgili çatlaklar
e.) Donma – Çözülme
f.) Donatı ile ilişkili çatlaklar
g.) Sülfat etkisi
h.) Alkali etkisi (ASR = alkali – silika reaksiyonu )

  • Çelik donatı korozyonu

a.) Betonarme donatısında karbonatlaşmadan doğan korozyon
b.) Betonarme donatısında klorür korozyonu


1. BETONDA MEYDANA GELEN HASARLAR


1.1.PLASTİK BÜZÜLME (Rötre) ÇATLAKLARI


Plastik büzülme çatlaklarının oluşum nedeni, beton karışımında kullanılan ve kimyasal reaksiyona girmeyen fazla suyun boşluklardan kapilarite yoluyla yukarı çıkmasıdır. Terleme, kusma adı verilen bu olay, betonun yerleştirilip perdahlanmasından 2-4 saat sonra yüzeyde parlama şeklinde görülür. Yüzeye çıkan bu su dış etkilerle buharlaşır ve betonun yüzeyi kuruyup matlaşır.

Çimento hamurunun kuruması sonucu, önce kılcal boşluklardaki su buharlaşmakta, bu boşluklara jel suyu akımı başlamakta ve daha sonra bu su da kısmen buharlaşmaktadır. Sonuçta taneler yaklaşarak hacim büzülmektedir. Büzülen çimento harcı, iri agrega veya donatı tarafından engellenirse, henüz çekme dayanımı yeterli olmayan beton kolayca çatlar.

Zemin betonlarında, betonarme döşemelerde daha çok görülen bu çatlaklar çoğunlukla döşeme köşeleri ile yaklaşık 45°’lik açı yapar ve iki çatlak arasındaki mesafe 0.1~1 m arasında değişir. Çatlaklar harita şeklinde düzensiz dağılımda da olabilirler. Çatlak derinlikleri çoğunlukla fazla olmayıp, ender olarak tüm döşemeyi geçer. Tipik çatlak genişlikleri ise yüzeyda 2 ~ 3 mm’dir.




  Alıntı ile Cevapla
Alt 31-01-2007, 09:52   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

1.1.PLASTİK OTURMA ÇATLAKLARI


Taze beton kalıbına yerleştirildikten sonra, beton bileşenleri özellikle iri agregalar aşağıya doğru çökerken karışım suyu ile yer değiştirirler. Çökme sırasında betonda terleme meydana gelir. Su yukarıya çıkarken çimento partiküllerini yüzeye taşır. Yüzeye çıkan su nedeniyle hacimde küçülme meydana gelir. Bu çökme hareketi donatı veya kalıplar tarafından engellenirse yerel olarak çatlaklar oluşur.



















Çatlaklar boylamasına olup, derin kirişler ve kalın plaklarda üst donatıların, etriyelerin yerlerini belli ederler. Kolonlarda ise etriyelerin altında yatay olarak bulunurlar. Terleme olayını azaltacak önlemlerin alınması ile bu tip çatlakların oluşumu engellenebilir.( Düşük su/çimento oranı ve katkı maddeleri kullanımı çatlak oluşumunu engeller.)





1.2.YÜKLEME İLE İLGİLİ ÇATLAKLAR


Bu tip çatlaklar doğrudan yükleme ile ilgili olup; basınç, eğilme, kesme, çekme, burulma vb. etkileriyle ortaya çıkarlar. Betonun çekme dayanımı düşük olduğundan kolayca aşılabilmektedir. Çekme kuvvetleri betonun çekme dayanımından fazla olduğu zamanlarda da betonda dik yönde çatlaklar oluşmaktadır.


1.3.DEFORMASYONLAR İLE İLGİLİ ÇATLAKLAR


Bu gruba temellerin farklı oturmalarından, büzülmeden ve sıcaklık farklılıklarından kaynaklanan şekil değişimlerini sokmak gerekir. Bunların ortak nedeni yapı elamanının maruz kaldığı harekete karşı direnmesi ve bu zorlama sonucu oluşan gerilmelerin betonun çatlamasına yol açmasıdır.

Bunlardan biri çimentonun hidratasyon ısısı ile ilişkili olan Termik Rötredir. Prizi sona eren ve sertleşmeye başlayan betonda, hidratasyon ısısının tüm kütleyi ısıtmaya yetmemesi sonucu kütle soğumakta, soğuyan cisimlerin hacimlerinde azalma olacağından, termik rötre meydana gelir. Dış kısımda soğumakta olan betonun büzülmesinin önlenmesi çekme gerilmelerinin oluşmasına ve bu gerilmeler betonun karşılayacağı çekme gerilmelerini geçtiği anda betonda çatlaklar oluşur.

Yapılarda sıcaklık değişimlerinden kaynaklanan, özellikle köprü, döşeme, baca gibi yerlerde farklı uzama miktarlarında önlem alınmaması halinde çatlaklara yol açabilir.

Hidrolik rötrede, yükle ilgisi olmayan, kurumadan dolayı yani boşluklardaki suyun kaybından dolayı hacimde oluşan azalma nedeniyle meydana gelen büzülme olayıdır.

Karbonatlaşma rötreside, çimentonun hidratasyonu sonucu oluşan Ca(OH)2 ‘in ortamda mevcut olan CO2 ile reaksiyonu sonucu oluşan su, buharlaşarak ortamı terk etmektedir. Bu olay sonucu büzülme olmaktadır.


  Alıntı ile Cevapla
Alt 31-01-2007, 09:52   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

1.1.DONMA – ÇÖZÜLME ETKİSİ


Beton karıştırıldıktan sonra hemen don etkisine maruz kalırsa, don etkisiyle donan suyun hacmi yaklaşık %9 oranında artar. Bu oluşum sonucunda taze beton bünyesinde katı taneciklerin hareketi ile kütle transferi meydana gelir. Taze betondaki iri agrega taneleri ve çimento harcı ara yüzey bağları kütle transferi nedeniyle bozulur. Buz filmi hacimsel olarak büyüyünce genleşme sonucu agrega taneleri çimento matrisinden kolayca ayrılabilir.


Sertleşmiş ve suya doygun haldeki bir beton don etkisinde kalınca, çimento harcının içindeki kapiler boşluklardaki su donar ve genleşir. Çözülmeyi takip eden yeniden donma sonucunda bu genleşme kümülatif olarak artar. Bu nedenle donma – çözülme olayının etkisi, çözülmenin meydana geldiği uzun süreli don etkisine kıyasla çok daha kuvvetlidir. Bu durum bir önceki donma periy****da meydana gelmiş ince bir çatlağın yeniden donma sırasında genişleyip büyümesiyle açıklanabilir.


1.2.DONATI İLE İLİŞKİLİ ÇATLAKLAR

Betonarme donatısının korozyona uğraması sadece donatının kesit kaybetmesi, böylece donatının dolayısıyla yapı elemanının taşıma gücünün azalması anlamına gelmez. Donatıda oluşan pas hacim artışı nedeniyle betonda da hasara yol açmaktadır. Başlangıçta çatlama şeklinde görülen hasar korozyonun ilerlemesiyle pas payı tabakasının tamamen dökülmesi şeklinde de görülebilir. Bu tip çatlaklar aynı zamanda yapı elemanının aderans ve kesme dayanımını da azaltır. Kesme ve çekme halinde oluşan çatlaklar taşıyıcı donatı ile aynı doğrultuda oluşmaz. Aderans yetersizliğinden kaynaklanan çatlaklar donatıyı takip eder.



1.7. SÜLFAT ETKİSİ

Sülfat, çimentonun bazı bileşenleri ile reaksiyona girerek betonun zamanla bozulmasına neden olur. Bu saldırı sülfat iyonlarının, sertleşmiş betondaki alüminli ve kalsiyumlu bileşenlerle kimyasal reaksiyona girmesi, etrenjit ve alçıtaşı oluşturması ile gerçekleşir. Bu reaksiyonun ürünleri betonda genleşme yaratarak çatlaklara ve dağılmalara yol açar, agrega – çimento aderansının etkilenmesiyle betonun mukavemeti düşer. Sülfat saldırısına uğramış betonun karakteristik görünümü, özellikle köşe ve kenarlardan başlayarak tüm kütleye yayılan beyaz lekeler, çatlaklar ve dökülmelerdir. Betonun kolayca ufalanabildiği ve yumuşadığı görülür.




















Betonun sülfata dayanıklılığını sağlamak için alınacak önlemler, betonun geçirimsizliğinin sağlanması, çimentoda C3A ve Ca(OH)2 içeriğinin sınırlandırılması, puzolanik katkı maddeleri kullanılması, gereğinde betonun kaplamalarla dıştan sülfatlara karşı izole edilmesi şeklinde özetlemek mümkündür.



1.8. ALKALİ ETKİSİ (ASR = Alkali – Silika reaksiyonu )

Beton agregalarında aranan özelliklerden biri çimento harcı ile zararlı kimyasal reaksiyona girmemesidir. Ancak bazı tür agregalar, belirli ortamlarda aşırı genleşme gösteren reaksiyonlara yol açıp, betonun zamanla çatlamasına, bozulmasına neden olabilmektedir. Bu tür reaksiyonlar arasında en yaygını alkali-silika reaksiyonudur. Bir diğer reaksiyon ise alkali-karbonat reaksiyonudur.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 31-01-2007, 09:53   #4
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

1.8.1. ALKALİ – SİLİKA REAKSİYONU

Alkali – silika reaksiyonu (ASR), genellikle çimentodan kaynaklanan alkali oksitlerle (Na2O, K2O) reaktif silika formları içeren agregalar arasında oluşan, betonda genleşme etkisi yaratan kimyasal bir reaksiyondur.

Genleşmeye neden olan ASR ‘nin oluşabilmesi için agregada reaktif silika formları, betonda yeterli miktarda alkali (sodyum ve potasyum) ve ortamda nem bulunmalıdır. Bu koşullardan herhangi biri olmazsa ASR nedeniyle bir genleşmede olmayacaktır. ASR basitce iki aşamada gösterilebilir:

1. Alkali + Reaktif silika → Alkali – Silika jel ürünleri

2. Alkali – Silika jeli + Nem → Genleşme






















Çatlakların nedeni reaksiyon sonucu genleşen alkali-silikat-hidrate jelinin oluşumudur. Bu jel, çimento hamurundan su emerek şişer ve mikro çatlaklara yayılır. Buralarda da su emerek büyüyen jel oluşumları çatlakları büyütüp, özellikle agrega çimento ara yüzey bağını zedeleyerek betonun parçalanmasına yol açar.

ASR ‘den etkilenmiş yapılarda genellikle şu belirtiler görülmektedir: genleşme, yaoısal elamanlarda deformasyonlar, çatlaklardan jel sızması ve kapak atmalar. ASR ile ilgili en yaygın saha gözlemi beton yüzeyindeki çatlakların gelişimidir. Beton eleman eksenel bir gerilmeye maruz kalmadıysa çatlak deseni ASR’nin karakteristik özelliği olan ‘harita çatlağı’ şeklinde olmaktadır. Önceleri yüzeyde harita, örümcek ağı şeklinde görülen kılcal çatlaklar zamanla büyüyerek, betonun tamamen dağılmasına yol açar.


1.8.2. ALKALİ KARBONAT REAKSİYONU


Bazı tip karbonat mineralleri alkali saldırısından etkilenirler. Dolomit veya magnezyum içeren kireçtaşları reaksiyon sonucu magnezyum hidroksite dönüşürler. Dedolomitasyon adı verilen bu olay, harita şeklinde çatlaklara ve betonun tamamen parçalanmasına yol açabilir. Dolomitin esas maddesi MgCO3 su etkisiyle Mg(OH)2 ‘e dönüşmekte, Mg(OH)2 ise suda çözünerek suyun taşın içine sızmasını sağlamaktadır. Taşın iç kısımlarında jeolojik devirlerden kalma kil damarları varsa bunlar su ile temas edip şişmekte ve agregaları patlatmaktadır.

Reaksiyonun engellenmesi olaya neden olan öğelerin kaldırılması ile olanaklıdır. Diğer bir deyişle, reaktif olmayan agrega kullanımı ve alkali içeriği az olan çimento kullanımı ile reaksiyon önlenebilir.


  Alıntı ile Cevapla
Alt 31-01-2007, 09:55   #5
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

1. ÇELİK DONATININ KOROZYONU

Betonarme çeliği farklı şekillerde korozyona uğrayabilir. Açıkta bırakılan veya pas payı tabakasının dökülmesiyle tamamen açıkta kalan çelik donatıda atmosferik korozyon görülür. Betonun içine gömülü çelik donatıda ise karbonatlaşma cephesinin veya klorür gibi zararlı maddelerin donatıya ulaşması halinde korozyon elektro-kimyasal reaksiyonla gerçekleşir.
2.1. BETONARME DONATISINDA KARBONATLAŞMADAN DOĞAN KOROZYON


Betonarme elemanlarda, beton içine gömülü olan çelik, betonun alkali ortamı sayesinde korozyondan korunur. Betonun alkalinitesi büyük ölçüde, kalsiyum hidroksit (Ca(OH)2) tarafından sağlanır. Fakat, betonun bu olumlu özelliği zaman içinde karbonatlaşma adı verilen kimyasal bir reaksiyon sonucu yok olabilir. Öncelikle, Ca(OH)2 atmosferde bulunan karbondioksit (CO2) ‘in betonun gözenek sistemine işlemesiyle kalsiyum karbonat (CaCO3) ‘a dönüşür. Betonun pH derecesini düşüren ve donatının paslanmasına yol açan bu olgu betonarme elemanların servis ömürlerini belirleyen önemli faktörlerden biridir.


(H2O)
Ca(OH)2 + CO2 → CaCO3 + H2O


Oluşan kalsiyum karbonatın pH değeri 8.3’tür. beton içerisindeki pH değeri 9.5’in altına düşmesi halinde, beton, betonarme çeliğini koruma etkinliğini kaybeder.



2.2.BETONARME DONATISINDA KLORÜR KOROZYONU


Klorür iyonları çelik donatının korozyonu açısından en zararlı madde olarak kabul edilirler. Korozyon sürecine olumsuz birçok etkileri mevcuttur. Çelik donatı üzerinde oluşan ve gelişimini engelleyen pasif tabakanın çözünmesine yol açmaları bu etkilerden en önemlisidir.

Klorür iyonları, ortamın elektrolitliğini artırarak ve elektriksel direncini azaltarak anot-katot iyon akışını kolaylaştırır. Böylece akım şiddetinin artışına bağlı olarak korozyon hızı da artar. Asit karakterli olmaları ve ortamın pH değerini indirgemeleri bir diğer olumsuz etkidir. Pasif tabakanın kararlılığını koruması için ortamın pH değerinin 9,5~11.5’in üzerinde olması gerekir.

Klorür iyonları metal tarafından O2 ve (OH ‾ ) iyonlarına kıyasla çok daha kolay absorbe edilir. Böylece katalizör görevi görerek, anodik reaksiyonun kolaylıkla oluşmasını sağlarlar ve demirin iyonlaşmasını çarpıcı biçimde hızlandırır. Ortamda demir ve (OH ‾ ) iyonlarının bol miktarda bulunması nedeniyle klorür iyonları reaksiyon sonucu sürekli yenilenmekte ve donatıda tahribat devamlılık arz etmektedir. Bu nedenle, klorürlerin donatıda yol açtıkları korozyonun, en tehlikeli korozyon türü olduğunu söylemek mümkündür. Reaksiyon gelişimi şematik olarak gösterilirse:

3+
Fe + 3Cl‾ → FeCl3


FeCl3 + 3 (OH ‾ ) →Fe(OH) 3 + 3Cl‾
  Alıntı ile Cevapla
Alt 31-01-2007, 19:45   #6
Forumun Basketçisi
 
AyTeK54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

saol imparator
__________________
вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя...
AyTeK54 Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 16:09 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580