|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
11-10-2009, 19:52 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 43
Mesajlar: 751
Tecrübe Puanı: 17 |
Şehadet üstün bir mertebe, yüce bir derecedir. Büyük na*sip sahipleri ancak ona kavuşabilirler. Kitabında ebedi kur*tuluş yazılanlar onu elde edebilirler. Şehadet, peygamber*lik derecesinden sonra üçüncü sıradadır. Allahu Teala'nın ayette buyurduğu gibi:"İşte onlar Allah'ın kendilerine nimet verdiği peygam*berler, sıddıklar, şehidler ve salihlerle beraberdirler. Onlar ne güzel arkadaştırlar. (Nisa: 4/69)Utbe b. Abdin[1] hadisinde ifade edildiği gibi; şehidi peygamberler ancak, peygamberlik derecesiyle geçebilirler. Bu hadisin; şehidlerin has tabası için, ayetinde hepsi için ge*çerli olması muhtemeldir.Şehide "şehid" denilmiştir. Bazılarına göre bunun sebe*bi; onun için Cennet şahitliği yapılmasıdır. Cevheri[2] ve baş*kaları bu görüştedir. Bazılarına göre; onların ruhları selamet diyarına şahid olup orada olacaklardır. Çünkü onlar, Rable-rinin katında diridirler. Başkalarının ruhları Cenneti ancak kıyamet günü görebilirler. Nadr b. Şemil şöyle diyor:"Şehid şahid manasınadır. Yani Cennette hazır olandır." Kurtubi; bu görüşün sahih olduğunu söylemektedir.[3]İbni Faris şöyle diyor:"Şehid, Allah yolunda öldürülendir. Şehid denilmiştir. Çünkü Allah'ın[4] melekleri ona şahidlik[5][6]di nefsine Allah için şahitlik edecektir. Allahu Teala'nın şu ayetinde geçen biata vefa gösterdiğine şahitlik edecektir:"Şüphesiz Allah mü'minlerden mallarını ve canları*nı satın almıştır." (Tevbe: 9/111)Hakiki şehidin şehadeti, kulun şehadetiyle birleşmekte*dir. Bunun için onu şehid diye isimlendirmiştir. Bundan dolayı Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor:"Allah kendi yolunda yaralananı daha iyi bilir."İbni Anbari şöyle diyor:"Çünkü Allah ve melekleri onlar için Cennetin şahitliği*ni yapacaklardır." Bir görüşe göre; şehid, ruhunun çıkışı sı*rasında kendisi için hazırlanan sevabı ve ecri müşahede edecektir. Bir görüşe göre rahmet melekleri ona şahitlik edecekler ve onun ruhunu alacaklardır. Bir başka görüşe gö*re; onun üzerinde şehid olduğuna şahidlik edecek bir şahit vardır. O da kanidir. O, kıyamet günü haşredildiği zaman, şah damarları kan ile dolacaktır. Başka görüşler de söylen*miştir."[7]Allahu Teala şehidlere sayılamayacak faziletler, sınırla-namayacak üstünlükler vermiştir. İnşaallah bunlardan bazı*larını zikredeceğiz. Az.ilmimiz, kısa anlayışımızla ulaştığı*mız fazilet ve üstünlükler:"Hiç bir nefis onlar için gizlenen göz nuru şeyleri bi*lemez." (Secde: 32/17)Bu faziletlerden biri de, onların rablerinin katında can*lı oldukları ve rızıklandırıldıklarıdır. Allahu Teala'nın bu*yurduğu gibi:"Allah yolunda öldürülenlere, ölüler demeyiniz. Bel*ki onlar diridirler. Fakat siz bilemezsiniz."(Bakara: 2/154)Yine şöyle buyuruyor:"Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayınız. Belki onlar canlıdırlar ve rablerini katında rızıklanıyorlar. Allah'ın fazlından kendilerine verdikleriyle sevinmekte*dirler. Kendilerinden sonra kendilerine katılacaklarla .müjdeleşiyorlar ve onlar için korku ve üzüntü olmadığı*nı müjdeliyorlar. Allah'ın nimet ve fazlıyla müjdeleşiyor-iar. Şüphesiz Allah mü'minlerin ecrini zayi etmez."(Al-iİmran: 3/169-171) 1107- İbni Abbas'dan (r.a.) rivayet edildiğine göre Ra-sulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:"Şehidler, Cennetin kapısındaki bir nehrin kenarın*da,[8] Ahmed, İbni Ebi Şeybe, İbni Cerir, îbni Hibban sahihin*de ve Hakim rivayet etmişlerdir. Hakim, Müslim'in şartıy*la sahih olduğunu söylemiştir. 1108- Enes b. Malik'den (r.a.) rivayet edildiğine göre Ra-sulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:[9]İ"Allah'ın kulları hesaba durdukları, zaman, bir top*luluk gelir, kılıçlarını boyunlarının üzerine koyarlar. Onlardan kan damlar. Cennetin kapısında kalabahklaşırlar."Bunlar kim?" diye sorulunca,"Şehidlerdir. Diridirler ve rizıklandırılıyorlar" diye cevap verilir."[10]Taberani Hasen bir isnadla rivayet etmiştir. 1109- İbni Mübarek'in Kutn b. Vehb'den[11], onunda Ubeyd b. Umeyr'den[12]rivayet ettiğine göre şöyle diyor:"Rasulullah (s.a.v.) Mus'ab b. Umeyr'in başında durdu. O Uhud günü şehid edilerek yüzüstü yatmış ve Ölmüştü[13]Rasulullah'm (s.a.v.) sancağım taşıyordu. Rasulullah (s.a.v.)şöyle buyurdu:"Mü'minlerden öyleleri vardır ki, Allah'a verdikleri sözde durdular. Kimisi ahdini yerine getirdi. Kimisi ise beklemektedir. Kimse sözünü değiştirmedi."(Ahzab: 33/23)Muhakkak ki Allah'ın Rasulü kıyamet gününde, Al*lah'ın huzurunda, sizlerin şehid olduğunuza şahitlik edecektir."Sonra insanlara döndü ve şöyle dedi:"Ey insanlar! Onlara gelip ziyaret ediniz, onlara se*lam veriniz. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, kıya*mete kadar kim onlara selam verirse, onlar da selama karşılık verirler."[14]Müellif: "Bu mürsel'dir" diyor. 1110- Şifau's-Sudur'un sahibinin Rasulullah'tan (s.a.v.) rivayet ettiğine göre şöyle buyuruyor:"Şehidin dünya hayatı ile ahiret hayatı arasında an*cak bir hurmanın çiğnenmesi kadar fark vardır. Kanı*nın ilk damlasıyla Allah onun geçmiş ve gelecek günah*larını affeder."[15] 1111- îmam Ebu Bekir b. Munzir'in tefsirinde Muham-med b. Kays b. Mahreme'den[16] rivayet ettiğine göre şöyle diyor:"Ensar'dan bir adam Rasulullah'ı (s.a.v.) koruyordu. Uhud günü öldürülen en son müslümandı. Onun kardeşi geldi şöyle dedi:"Rasulullah (s.a.v.) öldürüldü. Ben şahitlik ediyorum ki, o tebliğini yaptı. Dininiz için savaşınız." Üç sefer aya*ğa kalkmaya çalıştı. Her seferinde Ölmek üzere yere ka*paklanıyordu. Sonuncusunda öldü. Allah'ın huzuruna çıkın*ca arkadaşlarını gördü. Gördükleriyle sevindi[17] şöyle dedi:"Ya Rabbi! Senin bize verdiklerini peygambere haber ve*recek bir elçimiz yok mu?".Rabbi şöyle dedi:"Ben sizin elçinizim." Cebrail'i Rasulullah'a (s.a.v.) gönderdi:"Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayın."[18](Al-iİmran: 3/169)Müellif şöyle diyor:"Muhammed b. Kays b. Mahreme'nin sahabeliğinde iti*laf vardır. Hadis babasından,[19] onun yoluyla gelmektedir." Bunu hadisçilerden bir topluluk'da söylemiştir.Bu ayetin nüzul sebebi olarak rivayet edilen, bundan daha sahih hadisler vardır. İleride inşaallah gelecektir. 1112- Hafız Ebu Bekir b. Merdeveyh'inin tefsirinde, Beyhaki'nin "Delaüun nübüvve"de, Ali b. Medini yoluyla Musa b. İbrahim b. Kesir'den[20], onun da Talha b. Hu-raş'tan[21] rivayet ettiklerine göre şöyle diyor:"Cabir b. Abdullah'ı (r.a.) şöyle derken işittim: "Rasulullah bir gün bana baktı ve "Ey Cabir! Ne oluyor seni dertli görüyorum" dedi. Ben: "Ya Rasulallah! Babam şehid oldu. Bana borç ve bakman için iyal bıraktı" dedim şöyle dedi:"Sana söylemedim mi? Allah insanlarla ancak perde arkasından konuşur. Fakat senin babanla yüzyüze ko*nuştu." Ali diyor ki:"Kifah: Yüzyüze gelmektir.[22] Allahu Teala şöyle buyurdu:"Benden iste, sana vereyim." Baban:"Senden beni dünyaya geri döndermeni ve tekrar öldü*rülmeyi istiyorum" dedi. Allahu Teala:"Karar verdim ki onlar bir daha dünyaya geri dön*meyecekler" buyurdu. Baban:"Ya Rabbi benden sonrakilere tebliğ et" dedi. Allahu Teala şu ayeti indirdi:"Allah yolunda öldürülenlere, ölüler demeyiniz."(Al-i İmran: 3/169)ayetin sonuna kadar. [23]Tirmizi de benzerini rivayet etmiş ve hasen'dir demiştir, ibni Mace ve Hakim de rivayet etmiş*lerdir. Hakim "isnadı sahihtir" demiştir. edeceklerdir. Bir görüşe göre bu şekilde isimlendirilmiştir. Çünkü şehid ken-Bu sözleri Cevheri'nin Sihah'ında bulamadım. yeşil bir kubbededirler. Gece gündüz onların rız*kı Cennetten onlara getirilir."
__________________ Türk gibi yaşar, gerekirse Türk gibi ölmesini bilirim. Ne bebek katilleri, ne yobazlar Ülkemi bölemeyecek. Kan kırmızısı gökler, beni yakın sona doğru çekiyor. Kanımın son damlasına kadar savaşmaya hazırım. Savaşarak batacağım. | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |