|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
15-09-2008, 09:49 | #1 | ||
Banned Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 1.499
Tecrübe Puanı: 0 |
Öfkenin tarihçesi.. Öfke
“Eşekarısı, açtığı yarada can verir” diye yazar, Romalı şair Virgilius... Öyledir. Kızdığında, adına yaraşır bir pervasızlık ve kamikaze pilotlarına taş çıkartan bir acımasızlıkla saldırır eşekarısı... Bu cinnet esnasında, düşmanın canını yakma sevdası, canından olma kaygısını unutturur. Ne pahasına olursa olsun karşısındakini yaralama saplantısına tutulur. Ve hasmını zehirleyen o yara, kendi kabri olur. Vızıldayarak iğneler ve akıttığı zehirde ölür. * * * Öfke, nefretten kör olmuş sahibini uçuruma doğru sürükleyen bir köpek gibi, koşar dörtnala, başıboş bırakıldığında... Asabiyetten titrerken, üzerine devrildiği her yeri yıkan bir metruk binadır. Aşırı özgüvenle, o özgüvenin karşılamaya yetmeyeceği ihtirasların çatışmasından doğan ve muhatabından önce sahibini yakan tehlikeli bir kıvılcım... Hasım bulamadığında kendini doğramaya başlayan bir bıçak... Hırsla ezikliğin öldürücü kokteyli... Ödlekliği gizleyen gürültülü bir battaniye... Düello süsü verilmiş bir intihar teşebbüsü... Hiddetin hızla şiddete dönüştüğü bir bilinç sakatlanması... * * * Genelde tedavi olarak yutkunma tavsiye edilir, sabır ilaçları, sinir yatıştırıcı kitaplar, müsekkinler verilir, ama öfke, fazlaca bastırmaya da gelmez aslında... Montaigne, Diogenes’ten aktarır ya: “Meyhanede kimseye görünmemek için ne kadar arkalara gidersen, meyhaneye o kadar girmiş olursun.” Öfke de öyledir. Derine itildikçe hepten içine işler insanın, gömüldüğü yeri, yani kalbi, zihni oyar bitirir... En iyisi, akılla kurulmuş bir dizginleme sistemidir. O yoksa, duvara doğru hızla giderken kapıdan ayağını çıkarıp fren görevi yapacak dostlar salık verilir. Onlar bazen hiddeti gönüllü üzerine çeken paratonerlerdir, bazen daha üst perdeden köpüren ruhani önderler... Onlar da bir öfke nöbetinde harcandılarsa... işte o zaman gidişat hepten kötü demektir. Basiret, boş yere bekler hatırlanmayı... Hatırlandığında ise, felaket çoktan kapıya dayanmıştır. * * * Umutsuz vakalar için en iyi tedavi, tarih kitaplarından istikbalini okumaktır. Orada, tutamadığı dilinin kurbanı olmuş, öfkeyle kalkıp hasarla oturmuş, hiddetle kabarıp şiddetle karaya vurmuş nice sinir sahibinin ibretlik öyküleri vardır. Haklı olup da öfkelerini gemlemeyi becerenler, zaman tanrısının insafına sığınırlarsa, o Kızılderili atasözünde olduğu gibi, “bir nehir kenarına oturup düşmanlarının cesetlerinin önlerinden geçişini izlerler.” Haksız öfkeliler içinse tek sığınak, pişmanlık kapısıdır. Özür, eşekarılarından beklenmeyecek bir liderlik cesareti ve erdemlerin en büyüğüdür. | ||
|
15-09-2008, 10:00 | #2 | ||
ah mine'l-aşk Üyelik tarihi: Sep 2007 Yaş: 38
Mesajlar: 7.404
Tecrübe Puanı: 42 | çok beğendim, teşekkürler biracı
__________________ Yar gurbette can yürekte..Bir kafeste ne amansız..Sonsuz ayrılıktır geçmez zaman..Her gece hep aynıdır..Fırtınada ak ayazda..Sürgün her yerde hep yalnızdır..Gül açsada kuş uçsada..Görmez dargındır.. | ||
27-09-2008, 12:26 | #5 | ||
Savaşçı Kartal Üyelik tarihi: Jul 2007 Yaş: 43
Mesajlar: 9.555
Tecrübe Puanı: 46 | çok güzeldi kardeşim.... Paylaşımına sağlık....
__________________ Beşiktaşlı olmayanlara sesleniyorum. Birgün bu takımı sevmeyeceksiniz ona tapıcaksınız. profeminizm hareketi engellenemez !!! milliyet blog yazıları sayfam... | ||
01-10-2008, 15:13 | #6 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | Kontrol atında tutmayı başarabldiğimiz sürece,ondan iyi silahımız yok
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
01-10-2008, 15:43 | #7 | ||
Adanalı Melike Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 33
Mesajlar: 4.486
Tecrübe Puanı: 25 | Öfke, nefretten kör olmuş sahibini uçuruma doğru sürükleyen bir köpek gibi, koşar dörtnala, başıboş bırakıldığında... aynen doğru tşk
__________________ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |