|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
18-01-2010, 09:31 | #1 | ||
Gogo Üyelik tarihi: Aug 2007 Yaş: 39
Mesajlar: 5.649
Tecrübe Puanı: 41 |
Anlaşılmamak üzerine yazacağım bugün. Hayata dair o kadar çok anlamadığım şey var ki. Mutlaka sizlerinden içinden çıkamadığınız, boşa koysanız dolmayan birçok olay vardır... Beşiktaş'ın saha içindeki ve saha dışındaki performansına baktığımda benzer bir tablo görüyor ve anlamıyorum. Kaybedilen Türkiye Kupası sonrası Mustafa hocanın futbolcularını ateşe atmasına da anlam vermek mümkün değil. Neymiş, "Hataları bertaraf etmezsek, birilerini bertaraf etmek zorunda kalırmış..." Hocam, taraf olmaz isen bertaraf olursun! Tarafını seç. Sana geçen sezon iki kupa kazandıran oyuncularının yanında mı olacaksın, yoksa Çeşme'deki arkadaşlarının mı? Bunlar Mustafa hocanın söylemlerine yapılmış bir eleştiri. Gelelim saha içine. Oradakiler için Cenk Atılgan'ın bana sayfada daha geniş bir yer vermesi lazım. Hatta birlikte bir ek gazete bile çıkartabiliriz. Çünkü sonu olmayan bir dehlize giriyoruz şimdi. Mustafa Denizli'nin göreve başladığı ilk günlerden itibaren, takım içinde 7 veya 8 oyuncunun yerinin garanti olduğunu biliyoruz. Diğer 3-4 kişinin kimler olduğunu bilmiyoruz. Ama sadece bilmeyen biz değiliz. Oyuncular ve kendisi de bilmiyor bence. Daha doğrusu kimi oynatması gerektiği konusunda gerekli desteği alamıyor. Kader adamı Tabata Kimsenin bilmediği bir sistemde oynayan futbolcular (bahsettiğim oyuncular geride kalan belirsiz 3-4 kişi) gelecek hafta oynayıp oynamayacağı da bilmediği için, kazandıktan sonra bile kafalarında soru işaretleri ile antrenmana çıkıyor. Belirsiz kadronun parçaları olanların güzel performans sergilese bile bir sonraki hafta kadroya alınmadığına da defalarca tanık olduk. Kadro istikrarsızlığı Beşiktaş'ı buralara getirdi, sona doğru da götürecek. Şimdi ikinci sorun da dün Arjantin'den döndü. "Haftaya sahada olurum" diyen Delgado, zaten yoğunlaşma sıkıntısı yaşayan Mustafa hocanın bir diğer sorunu olacak. Denizli'ye kalsa, gönderin Tabata'yı bitsin... Ancak seçim ortamında böyle bir karar vermek çok zor olur. Yıldırım Demirören'in nerede ise seçim yatırımı olarak gördüğü ancak elinde patlayan bir bomba olan Tabata, daha ne kadar insanın kaderini belirleyecek göreceğiz. Burnuma 'kötü kokular' geliyor. İlerleyen haftalarda bu kokuların nedenlerini de yazacağım ama şimdi ne yeri ne de zamanı... | ||
|
18-01-2010, 10:19 | #2 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 | Bizimde Burnumuza o Kötü kokular Geliyor Sadece 13 Gün Kaldı | ||
18-01-2010, 13:53 | #3 | ||
saLLa Üyelik tarihi: Feb 2009 Yaş: 33
Mesajlar: 2.239
Tecrübe Puanı: 20 | Tabata'nın transferi artık sadece kulübe maddi yönde zarar veren bi durum olmaktan çıktı ve kulüp içinde ekmeğini kazanan bi çok insanın kaderini belirleme noktasına geldi. neymiş efendim tabatanın gönderilmesi demirörenin sonu olurmuş.. gönderilmemeside takımdaki herhangi bi yabancı futbolcunun sonu olucak büyük ihtimalle sportif başarıyı olumsuz etkileyecek. gönderilecek olan o futbolcu bu formayı giymeyi tabatadan milyonlarca kat daha fazla hakediyor.. tıpkı bu camia içinde olmayı, tabatayı koltuktan olmamak için göndermeyen demirörenden aynı oranda daha fazla hakettiği gibi.. tabata zarardanda öteye gidip birilerinin hakkının yenmesine neden oluyor artık. bu hakkı yiyen tabiki tabatanın kendisi ve demirören
__________________ AяdaAydemir..* Siyahı yaşıyor, beyazı arıyoruz.. Konu aяda tarafından (18-01-2010 Saat 14:20 ) değiştirilmiştir.. | ||
18-01-2010, 14:03 | #4 | ||
zɐʎaq ɥɐʎis Üyelik tarihi: Jun 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 11.401
Tecrübe Puanı: 40 | hiçbirşey iyiye gitmiyor bu yönetimle herşey gitgide kötüleşiyor
__________________ Emre - 1981 - Yeşilköy - Arh + | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |