Rüştü neyi kaçırdı !!!

[Akdora]

Denizlispor Beşiktaş maçının ilk yarısındaki korner tartışmasını hatırlıyor musunuz? Denizlispor’lu futbolcunun şutunu Rüştü güçlükle kornere atmayı başarmıştı. Lakin maçın hakemi pozisyonu süzemedi ve aut kararı verdi. İşte bu film bunun üzerine çekildi...

Rüştü hakeme dönüp, “top benden çıktı” dediyse de, hakem “ben kararımı verdim” dedi ve oyun devam etti. Islıklar, itirazlar, protestolar... Film, finalini mutsuz sonla yaptı. Medyanın konuya yaklaşımı “Helal olsun Rüştü” yönünde de olsa, Rüştü’nün neyi kaçırdığını kimse farkedemedi.

Şimdi pozisyonu gözünüzün önüne getirin... Top Rüştü’den çıkıyor, hakem aut kararı veriyor, Rüştü itiraz ediyor ama hakem dinlemiyor. Bakın bu sahne, futbolcusuyla ve seyircisiyle nasıl bir spor algımız olduğunu ortaya koyacak, o yüzden çok önemli. Rüştü topu aut noktasına koysa, topu kornere atsa veya bir arkadaşından kornere atmasını rica etse, ne kaybederdi ne kazanırdı, bunu hiç düşündünüz mü?

Bunlar, esasında hakemlik müessesesini futbolun içinde doğru konumlandıramamızın neticeleri. Hakem işin özünde bir ara bulucudur. Tarafların anlaşamadığı konularda çözüm getirmesi için vardır. Mahalle maçında hakem mi var? Oysa o da futbol değil mi? Çünkü biz mahalle maçında bir şekilde orta noktayı bulabiliyoruz. Lakin futbolun bu düzeyinde, bizim mahallede anlaştığımız kadar kolay anlaşmaları mümkün değil. O yüzden hakem var.

Denizlispor maçına dönelim... Denizlispor futbolcusu topun Rüştü’den çıktığını düşünüyor. Rüştü topun kendisinden çıktığını kabul ediyor. O zaman ne gerek var arabulucuya? Bulunması gereken bir ara yok ki. Futbol oyunu topla oynanan bir oyun ise, o topun sahibi futbolculardır. Yani aslında oyunun kurallarını futbolcular belirler. Hakem ister faul, ister aut, ister korner versin. Bunun uygulayıcısı futbolcudur. Futbolcu ne isterse onu yapar, ne hakem karışır ne de başka bir dış faktör. Hakem istediği kadar aut versin, oyuncu topu kornere atma şansına her zaman sahiptir.

Rüştü geçtiğimiz Pazartesi işte bunu kaçırdı. Hakem “ben kararımı değiştirmem” dediğinde “tamam” dedi aut atışını kullandı. Kornere atmayı tercih etmedi. Sanki oyunun patronu hakemmiş gibi, sanki hakem oyuncuların tercihleri hakkında yorum yapma hakkına sahipmiş gibi. Sanki hakem ne derse onu yapmaları gerekiyormuş gibi.

Rüştü, çok çok büyük bir fırsatı kaçırdı Denizli’de. Futbolun hakem tarafından değil, sporcuların kendi vicdanları tarafından yönetilebileceğini ortaya koyabilirdi, yapamadı. Hakemliğin aslında futbolun sadece yan unsuru olduğunu, iki tarafın anlaştığı hallerde futbol oyununa hiç bir etkisi olmayacağını vurgulama şansını kaçırdı.

Rüştü o topu kornere atsaydı neler olurdu? Denizli halkının Rüştü ve Beşiktaş özelinde düşünceleri nasıl şekillenirdi? Belki de Beşiktaş, tek bir hareketle 3 puandan fazlasını alıp dönerdi Denizli’den...

Ah be Rüştü, o topu kornere atmak o kadar mı zordu...

[Akdora]

İşte benim dün düşündüğüm konuda yazılmış güzel bir makale..Keşke keşke o topu kornere kendin atsaydın be Rüştü'm işte o zaman çok daha süper olurdu... Vaktinde nasıl Robbie Fowler hakemin yanlış verdiği penaltı kararında topu dışarıya atarak efsane olduysa Rüştününde eline geçen bu fırsatı değerlendirmesini isterdim..

[ÖLÜMÜNEBJK]

Akdora´isimli üyeden Alıntı

İşte benim dün düşündüğüm konuda yazılmış güzel bir makale..Keşke keşke o topu kornere kendin atsaydın be Rüştü'm işte o zaman çok daha süper olurdu... Vaktinde nasıl Robbie Fowler hakemin yanlış verdiği penaltı kararında topu dışarıya atarak efsane olduysa Rüştününde eline geçen bu fırsatı değerlendirmesini isterdim..

evt yoldaşım ahh rüüştü bu fırsat kaçarmı..