|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
01-08-2007, 15:04 | #1 | ||
Banned Üyelik tarihi: May 2007
Mesajlar: 3.392
Tecrübe Puanı: 0 |
Kolay sanma hafife alma 01.08.2007 Ülkemiz takımlarının temel sorunlarından biri sezon başında oynanan maçlardır. Teknik direktörler hazırlık döneminde işi ne denli sıkı tutsalar da, futbolcuların çalışma tempo ve arzusundaki düşük seviye, ‘sezon başı sendromu’ diyebileceğimiz olumsuzluklara neden olabiliyor. Örnek mi istiyorsunuz; işte Trabzonspor’un durumu. Beşiktaş daha farklı bir alanda mücadele etmek için 2. ön eleme oynayacak. Siyah-Beyazlı takımın rakibi Moldova temsilcisi Sheriff Trispol... Trabzonspor benzer ekolden gelen Rumen Galati takımına elendi. Hem de ilk maçta çok avantajlı bir skor edinmesine karşın... Sezon başı sendromundan söz ederken dile getirmek istediğim de ilk maçların zorluğudur. Kamuoyundaki beklentilere bakılırsa ilk maçta yeterli skor alınmalıdır. Ama ilk maç aynı zamanda sezonun da ilk zorlu karşılaşmasıdır. Karşı ataklara dikkat Takım henüz hazır değildir, yeni transferler uyum sorununun üstesinden gelememiştir, yeni bir teknik direktör ve yeni oyuncular vardır. Bu durumda illa da ilk maçta yeterli skoru edinme diye bir şart yoktur. Bir hafta sonra oynanacak rövanş maçında takım biraz daha oturmuş olabilir. Kaldı ki, bizim takımlar için sezona girerken kendi alanında oynamak daha zordur. Bu zorluk içinde sonuç almak da aynı oranda zordur. Çünkü rakip kim olursa olsun, Avrupalılar’ın bizden üstün tarafı iyi pas yapmalarıdır. Bu bağlamda, rakibin karşı atakla gol bulma ihtimali vardır. Beşiktaş öncelikle bu olasılığı gözönünde tutarak bir mücadele planı hazırlamalıdır. Kartal soldan soldan Ertuğrul Sağlam belki de zorunluluktan Serdar Kurtuluş’u sağbek oynatmaktadır. Oysa Serdar geçen yılın flaş isimlerinden biridir. Cisse ile birlikte iyi bir ön libero ikilisi oluşturabilirler. Serdar’ın bek oynatılması savunmayı güçlendirmek anlamına gelebilir. Ama 4-4-2 sistemi için yeterince hücum gücüne sahip değil Serdar Kurtuluş. Ali Tandoğan’ı sağ bekte görevlendirip, bu oyuncu hücuma çıktığında Serdar sağ tarafa yakın oynatılabilir. İbrahim Üzülmez’in azimli oyunu ve savunmadaki sağlamlığı ile yeni transfer Tello’nun atak gücü sol tarafı tutarlı bir takım haline getirecektir Beşiktaş’ı. Bugünkü maçta Kartal’ın özellikle sol taraftan saldırması sonuç açısından avantaj sağlayabilir. Rövanş daha kolaydır Sonuç denilince, eldeki topla becerili tüm oyuncuları sahaya sürmek ilk akla gelen düşünce olabilir. Öyle ya, İstanbul’da Beşiktaş’a skor avantajı gerekir. Onun için Tello, Delgado, Ricardinho ve hatta Mehmet Yozgatlı gibi top tekniği yüksek futbolcuları sahaya sürmek gerekli diye algılanabilir. Ancak günümüz futbolunda sonucu belirleyen ana faktörlerden biri mücadele gücüdür. Sezon başı oyunlarındaki zorluktan söz ettim. Mücadele gücü sınırlı futbolcular kolay görünen maçların sonlarına doğru zorluk çıkartabilir. Rövanşı olan bir oyunu iki maçlık bir etap olarak düşünmek gerekir. Beşiktaş İstanbul’da yeterli skor almasa bile rövanşı kazanma şansı daha yüksektir. Metin Tükenmez
__________________ ..Not Found.. | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |