6'lı tuttu (Can Çobanoğlu) | | Soğuk İstanbul gecesinde, sıcak görüntüler vardı maç öncesinde. Rüştü, Hakan elele jesti, verilen karanfiller, güller, gülen yüzler, bitmeyen tezahürat, tükenmeyen destek hepsi taraftarın şampiyonluk inancının göstergesiydi sanki. Bunları görünce; eğer şampiyonluk istiyorsa Kartal, bu gece, bu morali kazanmalı diye aklımızdan geçirdik. Tabii ki ligde daha çok maç var. Ama sanki bu maç, şampiyonluk yolunda bir kırılma noktası, şampiyonluk inancının pekişeceği ve inatla sürdürüleceğinin ümidiydi. Öyle de başladı... Ama sonrası, uzun süre yanlışlarla devam etti, mutlu sonla bitti. En gerideki Baki ile en uçtaki Bobo ve Nobre, birbirlerini dürbünle bulacak kadar uzakta oynadılar. Oyunun boyunu bu kadar uzatınca, Antep’in yapmak istediğini de Beşiktaş yapmış oldu.
Gaziantepliler, Özgürcan ile Baki ve Toraman ikilisini geriye doğru itmeye, orta alanı tek başına Cisse’ye, geniş ve yalnız olarak bıraktırmak istemişti. Buna da Beşiktaşlılar yardımcı oldu. Kalabalık tuttukları orta sahalarıyla Beşiktaş’a pas yaptırmamaya çalışan Antepliler, topu kazandıklarında da çabuk ve tek topla çıkınca Beşiktaş, sancılandı. Kartal, çok adamla hücum ederken önemli bir şey unutuyor... Çıkışta kaptırdıkları topların hep arkasından koşuyorlar, kademeyi kaybediyorlar. O zaman da Cisse yalnız, Baki ve Toraman çaresiz kalıyor. Asıl sorun da takım savunması olarak gözüküyor özetle. 38. dakikadan 45’e kadar yapması gerekeni yapan Kartal, stoperleri öne çıkarıp oyunu da rakibin ceza alanına yığınca, golü de buldu. Kazanmanın şifresi de aslında buydu.
Doğru değişiklikler, seyircinin mutlak kazanma istediği, sahadaki Kartallar’ın bitmeyen galibiyet hırsı hakettikleri 3 puanı onlara getirdi. |