Kar sıcağa dayandı (Güven Taner) | | Güvenç Kurtar, Kasımpaşa karşısında başaramadığını başarıp Beşiktaş’a karşı iyice havaya sokmuştu Denizlispor’u. Sakatlığı nedeniyle oynatamadığı Yusuf’un takımdan yüzde yetmiş hücum gücü eksilttiğini ve bunu takımın farklı bir oyunla kapaması gerektiğine inanmıştı. Orta alanı çabuk geçerek çok adamlı bir hücumu öngörmüştü. Ve bir sevimsizliği de benimsetmişti takımına. Üçüncü bölgede rakibe bol faul yapmak. Sevimsiz diyorum çünkü; sporun içine ‘yanlışı’ bir değer olarak yerleştirmek bu!
Kurtar’ın bu planı Beşiktaş yardım ettiği sürece işledi. Cisse orta alanda savunma ağırlıklı oynadığı, Rico savunma işlerine hiç karışmadığı için Denizli birinci ve ikinci bölgeleri çok kolay geçti. Ve önde yapılan fauller Beşiktaş’ın hücum başlatmasını engelliyordu. Beşiktaş, rakibinin bu yapısını kırmak için çabuklaşmalı, hücuma hızlı çıkmalıydı. İlk yarının ortalarında bunu denemeye koyuldular. Holosko faktörü devreye girdi. Boşlukları çok seven bu genç oyuncu Denizli’nin yüklenmek için açık bıraktığı kenarları kullanmaya başladı. 31.dakikada sağdan gelen topa solda kafayı vurup golü attı, iki dakika sonra sağdan gol ortası yaptı. Beşiktaş rakibinin açıldığı anlarda hızlı çıkıp topu çabuk kullandığında pozisyonlar üretmeyi sürdürdü.
Yitireceği bir şey kalmayan Denizli ikinci yarıda gözü kara yüklenirken Beşiktaş için hücum yolları da açmış oldu. Beşiktaş o yollara koşmadı. Kalesi önüne gömüldü. Oyun tek kaleye dönmüşken, Ali beş dakika ara ile iki anlamsız sarı kart hatası yaptı ve 61. Dakikada Beşiktaş on kişi kaldı. Denizli daha da umutlanmış ama bir yandan da yüklenmekten yorulmuştu. Beşiktaş bundan yararlanmak için açıldığında, fark etmeden ev sahibine istediğini pozisyonu verdi. Takım savunmada bocalasa da durumu idare ediyordu ama Rüştü gibi bir kalecinin böyle zamanda topu elinden düşürmesine yapılacak yoktu. Kar sıcağa dayanır mıydı? Dayandı! |