|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
24-04-2008, 10:50 | #1 | ||
hüngürella Üyelik tarihi: May 2007 Yaş: 41
Mesajlar: 5.146
Tecrübe Puanı: 23 |
Fenerbahçe'deki Brezilya mafyasına ne oldu? Hani Kezman'a karşı cephe almışlardı. Hani bu oyuncuyu dışlamışlardı. Sallayandan geçilmiyordu. Ankara'da penaltı kaçıran, Denizlispor'a karşı boş kaleye iki kez topu yuvarlayamayan Kezman, sonunda golünü atınca, öncelikle Brezilyalılar tarafından kucaklandı. Alex, Kezman'a sarıldı 10 dakika bırakmadı. Deivid, Aurelio, Edu üstüne çıktılar. Volkan kalesinden koşarak geldi, arkadaşına verdiği desteği gösterdi. Bütün takım Kezman'ı kutladı. Ve de taraftar futbolcusuna sahip çıktı, bağrına bastı. Kezman iyi oynuyor, kötü oynuyor, ayrı bir olay. Ancak şunu kabul edelim, Fenerbahçe her futbolcusundan en fazla verimi almak için, her türlü çabayı gösteriyor. Özellikle de Zico bu yönde son derece titiz ve becerikli. Sevilla maçında iki facia gol yiyen Volkan'ı, Brezilyalı hoca uzatmaların sonuna kadar oyunda tuttu. Volkan kurtardığı penaltılarla hem hatasını telafi etti hem de tekrar hayata döndü. Chelsea maçında kendi kalesine gol atan Deivid'i de Zico kenara almadı. Deivid daha sonra muhteşem bir gol atarak, hocasına borcunu ödedi. Edu'nun kendi kalesine attığı gollere de Zico aldırış etmedi. Oyuncularını hep korudu, kolladı. Futbolcuyu kaybetmek kolay, kazanmak zordur. Dünyanın parasını verip getirdiğin oyuncuyu, en ufak yanlışında, en ufak performans düşüşünde silip atarsan, kaybeden kulüp olur. Paralar boşa gider. Yıldız oyuncu biraz kaprislidir, problemlidir. Küçük hoşgörülerle o futbolcular çok kolay yönetilebilir. Beşiktaş ne yazık ki Ricardinho'yu kullanmasını bilemedi. Ricardinho şunu yapmış, bunu yapmış... Olabilir... Önemli olan usta oyuncudan en üst düzeyde performans alabilmektir. Zico, tüm yıldızlarından yararlandı. Sağlam bu yönde başarısızdı. Ricardinho'nun tamamen kaybedilmesinin yanı sıra son haftalarda diğer dört yabancısında da (Holosko, Nobre, Cisse, Tello) gözle görülür ciddi düşüşler yaşandı. Bobo da beklenileni veremedi. Beşiktaş'ın içinde bulunduğu şu final haftalarındaki çöküşü ben bununla doğrudan ilişkili olarak değerlendiriyorum. Zico, takımının performansını belirli bir çizgide tuttu. Sağlam, kilit oyuncularının form kaybetmesini engelleyemedi. Dört haftada yitirdikleri dokuz puan işte bu acı tabloyu gözler önüne serdi. Zico'nun fendi, Sağlam'ı yendi. Bıyık sakal meselesi Kiralık oyuncuyu eski takımına karşı oynatsan dert, oynatmasan dert. İşte Necati... Çocuk, Galatasaray'a karşı oynadığı 60 dakika süresince, herhalde futbol yaşamının en ızdıraplı bölümünü geçirmiştir. Pozisyona girip golü atamasa, o önyargılılar hemen kafasına binecek ve, “Vay hain vay. Yeni kulübüne ihanet etti” haykırışında bulunacaklardı. Pozisyona girip golünü atsa, bu kez diğer önyargılılar, “Vay hain vay, eski kulübüne ihanet etti” suçlamasıyla karşısına dikileceklerdi. Yani bıyık sakal meselesi. Ülke insanımızın anlayışı ne yazık ki çoğunlukla böylesine ilkel. Onları değiştirmek çok zor. Beşiktaş, kiraya verdiği oyuncuların kendisine karşı oynamasına izin vermiyor. Pek çok kimse buna karşı. Ben onlarla aynı fikirde değilim. Ülkemiz koşullarında Beşiktaş'ın yaptığı son derece doğru. Futbolcu yıpranmıyor, kulüp yıpranmıyor, dedikodular önleniyor, lağım ağızlar kapanıyor. Herkes huzur içinde. Kartal doğruyu yapıyor. Diğer kulüplere de bu modeli öneririm. Tombala mı çekiyorlar? Adnan Sezgin, Büyükşehir Belediye maçından sonra, “Takımı birlikte yapıyoruz” dedi. Meraktan çatlayacağım, kimlerle birlikte? Sezgin neden, “şu, şu, şu” demiyor? Tek tek isim vermiyor. Birlikte... Futbolcularla birlikte mi? Yöneticilerle birlikte mi? Başkanla birlikte mi? Teknik heyetteki hocalarla birlikte mi? Yoksa ailecek hep birlikte mi? Taktik uygulamalarla ilgili kararlar da birlikte mi veriliyor? Son maçtaki 4-4-1-1 formülü kimlerin aklına geldi? O birliğin içindekiler değişik düşüncelere sahip olduklarında ,bu işin içinden nasıl çıkılıyor? Örneğin biri ilk 11 için, “Ahmet değil de Mehmet” dedi. Diğeri ise Hüseyin'i önerdi. Ayrıca diyelim ki saha dizilişinde de terse düşüldü. Bu durumda çözüme nasıl ulaşılıyor? 4-4-1-1'e karşı, 3-5-2 diyenler ve de 4-3-3'te ısrar edenler acaba nasıl uzlaşıyorlar? Son söz birine mi ait? Yoksa her görüş torbanın içine atılıp, tombala çekilişi mi yapılıyor? Hoop çektim, Ahmet... Bir daha çektim, 4-3-3... Tamam yüce divan kararını vermiştir. Haydi sahaya. Yer yüzünde var mı böyle bir model? Alaturkayı ne kadar da çok seviyoruz. Herkes karışacak, herkes bir parmak atacak. İyi ki kalan süre kısa. Sezon bitti bitecek. Yoksa kıyamet kopar. OLTAYA TAKILANLAR Yeni Şafak farkı Rizespor-Beşiktaş maçının sonrasında gazetemizin “Beşiktaş umudunu demledi” manşeti doğrusu enfesti. Diğer gazeteler çok zayıf kaldılar. Bizim ekip ağır takıldı, farkını ortaya koydu. Lincoln puan kaybediyor Bu Lincoln saha içinde ne diyor ki, rakip oyuncular çıldırıp Brezilyalı oyuncuya saldırıyor. Durup dururken kim kime saldırır? Evet kabul ediyorum, Lincoln çok tekme yiyor. Ancak pek çok pozisyonda da tekme yemiş numarası yapıyor. Beyimiz atraksyonu seviyor. Ayrıca bir de ağlaması var ki, yürekleri yakar. Büyükşehir maçındaki golünde çok açık verdi. Topa kötü vurdu, bu vuruşun gol olmayacağını düşündü ve penaltı almak için hakeme sızlanmaya başladı. Golün olduğunu görünce de fişek gibi havalara sıçradı. Fazla komik kaçtı. Lincoln bu gidişle inandırıcılığını yitirir, puan kaybeder. Gökhan “Zan” altında Beşiktaşlılar Gökhan Zan'dan çok şikayetçiler. “Bıktırıyor, bizleri kızdırıyor” diyorlar. 'Fazla naz aşık usandırır' deyişini sık sık dile getiriyorlar. Bir zamanlar Gökhan el üstündeydi. Teklifler peş peşe geliyordu. Şimdi 'Zan' altında...Ve de tartışılan adam konumunda. HAFTANIN İNCİLERİ Adnan Polat, Büyükşehir Belediye maçı sonrası öfkesini şu sözlerle dile getirdi: “Oyuncularımız, özellikle de Lincoln saha içinde dövülüyor. Dövmek, yumruk, tekme, kafa atmak herhalde serbest bırakıldı.” - Evet sayın Polat, yardımcı hakeme, “Hadi ulen!” demek de suç kapsamından çıkarıldı! Artık her şey serbest! Haydi bakalım derbide kim kimi nakavt edecek? Volkan, Lincoln kupa kapışmasının rövanşını da doğrusu çok merak ediyorum. Oftaşspor, Kayseri maçında, Oftaşspor teknik direktörü, Kayseri'nin golünden sonra hakemi protesto etmek amacıyla tribüne çıktı. İlhan Cavcav da hakemin alkol muayenesinden geçmesini istedi. - Hakemlerimizin insanları ne duruma soktuklarına bir bakın hele. Biri kulübeyi terk ediyor, diğeri damara alkolle giriyor. Ertuğrul Sağlam, Rizespor maçı sonrası şunları dedi: “Şartlar elverdiği ölçüde bir şeyler yapıyoruz. Daha genç antrenörleriz. Hatalarımız olabiliyor. Ama başladığımızdan bugüne kadar epeyce tecrübe edindik.” - Ah be hocam, futbolda “afedersinin” olmadığını bilmez misin? Ben affederim, ama başkaları ne yapar bilemem. Rizespor Teknik Direktörü Erdoğan Arıca, Beşiktaş maçından sonra, “Karşılaşma sona erdiğinde, Sinan Engin'le, hakem Bülent Yıldırım birbirlerine bakarak gülüşüyorlardı” dedi. - Tamam mesaj alınmıştır. Bundan sonra gülüşüp, koklaşma yok. Herkes kaşlarını çatacak! Yapma be Erdoğan hoca! Abdullah Avcı maç sonrası, “Galatasaray bizi çok fazla ciddiye almış” serzenişinde bulundu. - Sevgili hocam siz de koca Cimbom'u hiç adam yerine koymamışsınız. Çok boş vermişsiniz. Kasımpaşa Futbol Şube Sorumlusu Süha Sidal, “Aslanlar gibi geldik, aslanlar gibi gidiyoruz” diye konuştu. - Gelişe sözüm yok da, gidiş için yapılan benzetme biraz tuhaf değil mi? Sinan Engin, Beşiktaş'taki yabancı futbolcuların çok mutlu olduğunu hatta kovsalar dahi gitmediklerini söyledi. - Sinan haklı... Beşiktaş gibi bir çiftlik nerede bulunur? Hangi futbolcu bu çiftlikten gitmek ister. Delgado, “Taraftarın bana gösterdiği sevgiyi geri verebildiğimi sanmıyorum. Umarım bir gün borcumu öderim” dedi. - Delgado Beşiktaş'a geleli iki yıl oldu. Aman koçum acele et, bu sevgi hep böyle gitmez. | ||
|
24-04-2008, 11:47 | #3 | ||
Üyelik tarihi: Sep 2006 Yaş: 38
Mesajlar: 3.633
Tecrübe Puanı: 21 | ertuğrul zaten futbolcu kazanmada yetersiz, transfer ettiği adamları oynatmadan gönderdi nerdeyse. ama beşiktaş yanlış futbolcu transferi sonucu adam kaybetme konusunda son zamanlarda çok usta. | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |