|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
04-08-2006, 19:16 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 4.462
Tecrübe Puanı: 23 |
Ulusoy ve Cin Haluk Ulusoy yaz tatilinde bir gün plajda yürüyüş yapıyormuş. Dalgın dalgın gezinirken ayağı kuma yarı gömülmüş bir şişeye takılmış. Ulusoy şişeyi eline almış, tepesinde bir mantar.. Merakla çıkarmış mantarı ve aniden bir cin çıkmış karşısına. "Beni binlerce yıldır hapsolduğum bu şişeden kurtardın. Sana nasıl teşekkür edeceğimi çok iyi biliyorum. Benden bir dilek dile" demiş cin. Haluk Ulusoy plaj çantasında taşıdığı gazetelerden birini çıkarmış. Ortadoğu’da süren çatışmalarla ilgili haberleri işaret etmiş: "Burada yüzlerce yıldan gelen nefretin yarattığı savaş hala sürüyor. Ortadoğu'ya barışı getir ki, işin sonunda savaş Türkiye’ye de sıçramasın. Müslüman kardeşlerimiz barış içerisinde yaşasınlar. Ben bunu diliyorum" demiş. Cin şöyle bir düşünmüş.. Bir daha düşünmüş. Bir daha düşünmüş... "Ortadoğu.. Araplar.. Yahudiler.. Bu çok zor bir iş" diye söylenmiş.. "Bu çok zor bir iş. Bunlar burada bin yıldır savaşıyor.. Bunu sana söylemekten utanıyorum ama Ortadoğu'ya barış getirmek benim gücümü aşar. Başka şey dile benden ne olur?." "Peki" demiş Ulusoy.. "Lütfen Türk futbolundaki şike şaibe dedikoduları son bulsun. Hiçbir kulüp yöneticisi artık bu kirli işlere kalkışmasın. Hakemler her kulübe eşit mesafede olsunlar. Hakem hataları artık konuşulmaz olsun. Bir de Aziz başkanla aramızdaki buzlar artık erisin. Kısacası Türk futbolunu yönetirken artık kafam rahat olsun.’’ Cin duraklamış.. Kafasını kaşımış: "Şey" demiş.. "Şu gazeteye bir daha bakabilir miyim?.. Ortadoğu barışı konusuna geri dönsek...! tugrul yenidogan | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |