|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
20-08-2009, 14:49 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2009 Yaş: 39
Mesajlar: 4
Tecrübe Puanı: 16 |
Bu sezonki ilk yazıma tatsız başlamamak için ilk hafta sonrası yazmadım. Bu hafta ise Kartal kazanmasına rağmen yine tatsızdı. Çünkü sahada dünyanın en yetenekli futbolcuları bile olsa, taraftar yoksa o maçın tadı tuzu olmuyor. Futbolcuların, teknik direktörlerin saha içindeki konuşmalarını, pozisyonlara verdiği tepkileri duymak farklı bir tat da veriyor. Ama ne olursa olsun taraftarın tezahüratını duymak çok daha güzel. Hele o taraftar Beşiktaş taraftarıysa. Maça gelirsek, Beşiktaş’ın geçen sezon bıraktığı yerden başlamadığı kesin. Bunda geçen sezon özellikle son haftalarda takımı sürükleyen, ateşleyen bazı isimlerin sakat olması, (İbrahim Toraman, Ekrem Dağ, Yusuf Şimşek); bazılarının formunu henüz yakalamamış olması (Holosko, Ernst, Tello); bazılarının da kafasının rahat olmaması (Bobo) büyük etken. Bu isimlerin yeniden ve formda olarak sahalara döneceğini, yeni gelenlerin de uyum sürecini tamamlayacağını göz önünde bulundurursak ilerleyen haftalarda çok daha iyi bir Beşiktaş izleyeceğimiz kesin. Rakip her ne kadar güçsüz olarak da nitelendirilse Beşiktaş’ın yine de pozisyon vermemesi önemli bir gelişme. Sorun rakip ceza sahası önüne gelindiğinde başlıyor. Buraya kadar her şey iyi ama son paslar ve son vuruşlar yeteri kadar iyi değil. Birçok futbolsevere göre bunun nedeni iyi bir oyun kurucu olmaması. Bana göre ise, bu nedenin yanı sıra çok daha önemli başka bir neden var. Beşiktaş’ın oynadığı sistemde ilerdeki 3’lünün kanatlarında oynayacak adamların hızlı, iyi top süren, iyi orta yapan, kolay adam geçebilen ve yaratıcı isimlerden oluşması gerek. Forvetin sağında bu görev verilen Nihat ve Holosko’nun özellikleri bu pozisyonun gerektirdiklerine daha yakın. Ama sol kanatta bu pozisyonda görevlendirilen Bobo, kesinlikle bu pozisyonun adamı değil. Bobo 3’lü forvetin ortasında olması gereken kişi. İlerleyen haftalarda bu isimlerin sürekli yer değiştirdiğini ve bu pozisyonlarda daha farklı isimleri de göreceğimizi düşünüyorum. Mustafa Denizli’nin bu oyun planı dışında çift forvetli klasik 4-4-2 sitemini de idmanlarda çalıştırıp, maçı gidişine göre zaman zaman 4-4-2’ye dönmesinin de faydalı olacağını düşünüyorum. Çünkü Beşiktaş’ın elindeki forvetlerin hepsi bu sisteme daha uygun. Hele de Nihat İspanya’da Kovaçeviç’le yakaladığı uyumu Bobo ile yakalarsa, bu sistem çok daha verimli olur. Nihat’tan bahsetmişken, geçen yılın çoğunu sakat geçirmiş, sezon öncesi hazırlıklarına katılamamış bir futbolcuyu eleştirirken daha hoşgörülü olmak, biraz zaman tanımak gerekir. Henüz istenilen formu yakalayamasa da, kim ne derse desin, Nihat Türk futbolunun en başarılı isimlerinden biridir ve bazı durumlarda sahada olması bile yeter. Son maçtan basit bir örnek: “Beşiktaş serbest vuruş kullanıyor, Tello ve Nihat topun başında. Topun bulunduğu noktaya bakarsak, Tello’dan ziyade Nihat’ın kullanacağı bir yer. Ben ve maçı birlikte izlediğim birçok arkadaşım Nihat’ın kullanacağını düşünüyoruz. Tello topa doğru geliyor, biz hala Tello’nun topun üzerinden atlayacağını ve Nihat’ın vuracağını düşünüyoruz. Ama Tello vuruyor ve gol oluyor. Golün tekrarını izlerken dikkat ediyoruz ki; Antalyaspor kalecisi Ömer de bizim gibi düşünmüş, pozisyonunu Nihat’a göre almış. Hatta topa hamle yaparken bile anlık bir duraklama yapmış. Bu duraklama nedeniyle de zaten çok zor bir yere giden topa dokunamamış.” Bu pozisyon da gösteriyor ki, bazı futbolcuların sahada bulunması bile çok şeyi etkiliyor. Nihat da onlardan biri… Uğur Doğan Futbolaktuel | ||
|
20-08-2009, 15:04 | #2 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 | Sonuna Kadar Katılıyorum 4-4-2 En ideal düzen | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |