|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
11-12-2006, 14:47 | #61 | ||
Üyelik tarihi: Apr 2006
Mesajlar: 6.270
Tecrübe Puanı: 25 |
Ruslana Lyzhicko Stepanivna bir türlü açıklığa kavuşmayan bir yılın 24 Mayıs’ında Lviv kentinde dünyaya geldi. Yaşıyla ilgili tartışmalar sürerken Ruslana hep sessiz kaldı ve röportajlarda bu konuyu geçiştirmeye çalıştı. Eurovision’un resmi yayınlarında 1978 doğumlu olduğu söylense de ağır basan tarih 1974 gibi görünüyor... Yaşını neden gizlediği müzikseverleri meraklandırsa da Ruslana’yı anlatırken konuşulacak şeyler bu kadar da basit değil... Ukraynalı bu güzel kız, 4 yıllık müzik eğitiminden sonra "Horizon" adlı müzik grubuna katıldı. Burada yaşadığı sahne tecrübesinin ilerki müzik yaşamında büyük getirisi olacağını biliyordu. Ruslana yaşamını müzikle yönlendirmeye karar vermişti artık. Bir Lviv festivalinde ilk kez sahneye çıkmasıyla 4 yıllık eğitimin karşılığını almaya başladı. Profesyonel müzik yaşamı ise konserler, yarışmalar ve festivallerle dolu. Okulunda (Matematik) 10. sınıfından ve konservatuardaki 2. yılından sonra Lviv kentindeki V. Lsence adlı müzik fakültesinde eğitimine devam eden Ruslana, bu sırada senfonik orkestra ile ilgilenmeye başladı. 1993 yılında ilk müzik yarışmasına katıldı. Aynı yıl Vseoucrainsciy festivalindeki "Red Routa" adlı modern şarkı ve pop müzik yarışmasında performans sergiledi. Bu tarihten sonra Ruslana’nın yaşamı hareketlenmeye başladı ve 1995’te Alexander Csenofontovim ile hayatını birleştirdi. Ukrayna’da ilk olarak "Sunrise" adlı şarkıyla adından söz ettirdi. "A Moment of Spring" albümünde yer alan şarkı, müzikseverlerin büyük beğenisini kazandı. 99’da "The Final Christmas of The 1990s" (Doksanlı Yılların Son Yılbaşısı) adlı yılbaşı müzikalinde yer aldı. Kısa süre sonra müzikal, Ukrayna’da yılın filmi seçildi. 2003’te yıldızı bütün ışıltısıyla parladı ülkesinde. "Dyki Tantsi" (Vahşi Danslar) adlı albüm 100.000’in üzerinde satarak platin alma başarısına ulaştı. Daha sonra albümleriyle ve konserleriyle Ukrayna’da milyonlarca insanın beğenisi kazanan şarkıcının müzik yaşamındaki en büyük ivme ise 15 Mayıs 2004 yılında gerçekleşti. Bir çoğumuz onu İstanbul’da yapılan Eurovision 2004 Şarkı Yarışması finalinde tanıdık. Ruslana o gece 280 puanla birinci olmuştu. Bu olay Türkler için ise ayrı bir gurur kaynağıydı. Çünkü Ruslana’nın yarışma öncesinde sık sık Hürrem Sultan’la olan akrabalığını dile getirmesinin yanı sıra bu sözleriyle bir çok Türk hayran kazanmıştı. Bu samimi sözler karşısında mutlu olmamak mümkün mü: "Biz Türklere çok yakın insanlarız. Bu yarışma başka bir ülkede olsaydı katılmayı hiç düşünmezdim. Özellikle geldiğim günden beri Boğaz’a gidip İstanbul’u seyrediyor, enerji depoluyorum. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir enerji yok. Sanırım aldığım enerji sahne performansıma da fazla yansıdı." Güçlü vokal kabiliyeti, tarzının özgünlüğü, sunduğu renkli etnik değerleri ve bir sahnede onbinleri coşturabilecek etkili sahne performansıyla başarıyı yakaladı Ruslana. Klişeleri sürdürüp geçmişte beğenilenleri kullanarak hayran kitlesi edinmeye çalışmak yerine hep özgünlüğü ilke edindi... Ukraynalı bu genç kadın, müziğini kendi besteliyor, düzenlemelerini kendi yapıyor, hatta albümlerinin yapımcılığını ve video kliplerinin yönetmenliğini bile üstleniyor! Böylesine çalışkan ve özenli...
__________________ BEŞİKTAŞlı olunmaz BEŞİKTAŞlı doğulur!!! ███████████████████████ BEŞİKTAŞ 1903 ███████████████████████ | ||
|
24-05-2008, 13:55 | #63 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 2.393
Tecrübe Puanı: 26 | Enigma Müziği, çevresel pop veya yeni dalga olarak nitelendirilen Enigma’yı, Michael Cretu oluşturuyor. Belli dönemlerde Jens Gad, T.A.A.W., Andru Donalds, ilerde eşi olarak göreceğimiz Sandra ve Ruth Ann’ın da birlikte çalıştığı Cretu, 18 Mayıs 1957 tarihinde Romanya’nın Bükreş şehrinde dünyaya gelmiş, yüksek hedefler belirleme alışkanlığına çocukken başlamıştı. Konser piyanisti olmaya karar verdiğinde henüz 8 yaşında olan bu küçük adam, Bükreş’te klasik müzik dersleri aldıktan üç yıl sonra Fransa’ya gtti. Burada bir süre eğitimini sürdürdü ve henüz 21 yaşındayken, Almanya’nın Frankfurt kentinde okuduğu müzik akademisinde derece alma başarısını gösterdi. Genç müzisyen, birkaç yıl sonra tüm dünyanın ilgiyle takip ettiği ve büyülenerek dinlediği Enigma’yı yaratacaktı. Michael Cretu, kariyerine yapımcı olarak başladı ve 1980 yılında ilk altın kayıt ödülünü aldı. Birlikte çalıştığı sanatçılar arasında Hubert Kah, Peter Cornelius, Moti Special ve Sylvie Vartan gibi isimler bulunuyordu. Bir süre sonra tanıştığı şarkıcı Sandra Lauer ile birlikte yaşamaya başladı. Michael Cretu, Avrupa tarzı dans şarkıları seslendiren Sandra için 1985 yılından başlamak üzere tam 7 albüm düzenledi. Bu çalışmalar arasında, genç şarkıcının ilk uluslararası hit singleı olan ve otuzu aşkın ülkenin müzik listelerinde zirveyi kimseye kaptırmayan "Maria Magdalena" da yer alıyordu. Yapımcılık kariyerindeki başarılı çalışmaların ardından ilk solo albümü olan "Legionare"i 1983 yılında müzikseverlerin beğenisine sundu. Virgin Kayıt Şirketi etiketiyle piyasaya çıkan "Legionare", Amerika’da dağıtılamadı. Belki de bunun için Cretu’nun yeni bir kimliğe bürünmesi gerekiyordu. Art of Noise ve Pink Floyd gibi topluluklardan esinlenerek çalışmalarını Enigma’nın ilk albümü "MCMXC a.D."de topladı. Adıyla Roma rakamlarında 1990’ı ifade eden çalışma, bu yılın 3 Aralık gününde piyasaya çıktı. Cretu, böylece Amerika pazarına da girmeyi başarmış ve albüm, 12 Şubat 1991’de bu ülkede de raflardaki yerini almıştı. Sanatçının başarıları, dünya çapında 12 milyonun üzerinde bir satış rakamına ulaşılması ve 25 ülkede altın ve platin kayıt ödüllerinin alınmasıyla daha da pekişti. "MCMXC a.D." albümünde Enigma’yı, Cretu ve David Fairstein oluşturmuştu. Albümün başında ilginç bir giriş paragrafı vardı: "İyi akşamlar. Enigma’yı dinliyorsunuz. Önümüzdeki bir saatlik sürede sizi başka bir dünyaya; müziğin, ruhun ve meditasyonun dünyasına götüreceğiz. Işıkları söndürün, derin nefes alın ve rahatlayın..."Ve tempo: "Yavaşça hareket etmeye başlayın... Çok yavaş. Ritmin sizi alıp götürmesine, size yön vermesine izin verin."Enigma müziğinin büyüsü, ""MCMXC a.D."" ile müzikseverlere ulaşmıştı. Ancak bazı şarkıların erotik ve ’sakıncalı’ bulunan sözleri, çeşitli ülkelerde kiliseler tarafından tepkiyle karşılanmış ve katolik kesimin çoğunlukta olduğu dinleyici kitlelerine sahip radyo istasyonları, bu parçaların yayınını yasaklamıştı. Bu durumdan rahatsızlık duyan Cretu, inançsız biri olmadığını, şarkılarına gösterilen tepkileri ise anlayamadığını belirtmişti. Bir yanda bu gelişmeler yaşanırken hayranları Enigma’yı bağırlarına basmış, 1991’in Ocak ayında "Sadeness Part I", yedi Avrupa ülkesinde listebaşı olmuştu. Almanya’da tüm zamanların en çok satılan single çalışması durumuna gelen, Belçika, Hollanda, İsviçre, Avusturya, İngiltere ve Yunanistan’da da müthiş bir grafik çizen "Sadeness Part I", Amerika’da da büyük ilgiyle karşılandı ve platin single sertifikasına layık görüldü. 1993 yılında film yapımcısı Robert Evans, Michael Cretu’ya "Sliver" isimli filminin müziğini yapması için teklif götürdü. Bunun üzerine Cretu, bir sonraki Enigma albümünde de "Age of Loneliness" adıyla yer alacak olan "Carly’s Song" ve "Carly’s Loneliness" adlı iki parça kaydetti. Bundan önce ilk albümden bazı şarkılar, "Single White Female" ve "Boxing Helena" isimli filmlerde kullanılmıştı. Ve Enigma’nın ikinci albümü "The Cross of Changes", Aralık 1993’te Avrupa’da, birkaç ay sonra da Amerika’da piyasaya sunuldu. Cretu albüm için tam üç yıl çalışmıştı. Belki de bu, bir röportajında Larry Flick’e söylediği şu sözleri daha iyi anlamamızı sağlayacaktı: "Müzik ruhumun bir parçası ve her şeye o karar veriyor."9 şarkıdan oluşan "The Cross of Changes" albümünde ünlü klasik müzik bestecisi Richard Wagner’ın dehasından yararlanılmış ve Cretu, yine büyüleyici bir atmosfer yaratmayı başarmıştı. Amerika’da, çıktıktan sadece yedi hafta sonra platin ödüle layık görülen çalışma, ünlü müzisyene bir ay sonra "Return to Innocence" singleıyla da altın ödülü kazandırdı. Cretu, üstüste gelen başarıların üzerine yaptığı açıklamada şunu diyordu: "Enigma, bazı şeyleri kuralların dışında yapabilmek için bir araç... Ve ben Enigma ile kayıtlar yapmaya devam edeceğim, tüm yeni fikirlerim bitinceye kadar..."Cretu’nun yenilikçi düşünceleri gelişmeye devam ederken 26 Kasım 1996’da Enigma’nın üçüncü albümü olan "Le Roi Est Mort, Vive Le Roi!" müzikseverlerin beğenisine sunuldu. 12 şarkıdan oluşan albüm, Enigma’nın uluslararası başarısının arkasındaki yaratıcı güç olan Cretu’yu yeniden zirveye çıkardı. "Le Roi Est Mort, Vive Le Roi!", diğer adıyla "Enigma 3", ilk iki albümdeki tüm öğeleri bir araya getirmiş ve geçmiş Enigma çalışmalarının evrimsel sentezi olarak tanımlanmıştı. Tematik açıdan bakıldığında, "MCMXC a.D." albümünde seksüellik ve din arasında bir diyalog kurulduğu, "The Cross of Changes"te ise metafiziğe ağırlık verildiği görülüyor. "Le Roi Est Mort, Vive Le Roi!" ise varoluşçuluğu ön plana çıkaran bir anafikre sahip. Cretu, şöyle diyor: "Varlığımızdaki en büyük soru işareti şudur; ’olmak ya da olmamak’... Ama neden?"Ve albümden bir şarkı sözü... "There’s no teacher, who can teach anything new. He can just help us to remember the things we always knew." (Yeni olan her şeyi öğretebilen bir öğretmen yoktur. O sadece her zaman bildiğimiz şeyleri hatırlamamıza yardımcı olabilir.)Bir sürelik sessizliğin ardından Enigma, dördüncü albümüyle dinleyenlerinin karşısına çıktı. 11 şarkıdan oluşan ve Virgin etiketiyle sunulan "The Screen Behind The Mirror" raflardaki yerini aldığında takvimler 2000 yılının Ocak ayını gösteriyordu. Enigma bu kez; vokallerde Michael Cretu’nun yanısıra Elisabeth Houghton, Sandra Cretu, Ruth-Ann ve Andru Donalds gibi isimleri barındırıyor, gitarda ise bu şarkıcılara Jens Gad eşlik ediyordu. İspanya’da A.R.T. Stüdyolarında kaydedilen albüm, klasik nakaratı ve dramatik yapısıyla dikkat çeken, konuşmalar ve ürkütücü seslerle beslenen "The Gate" adlı parçayla açılıyor... Modern bir pop şarkısı olarak nitelendirilebilen "Push The Limits", güçlü orkestra sesleriyle dinleyiciyi kendinden geçiriyor. "Camera Obscura", dans ritmleriyle rönesans döneminin ruhunu yansıtmayı başaran büyüleyici bir çalışma... Birbirinden etkili şarkılar içeren "The Screen Behind The Mirror", sözleriyle de dikkat çekiyor. Çelişkili metaforlara yer verilen ve doğu felsefesinin izlerini taşıyan sözler, Enigma’nın çok sayıda kültürü mükemmel bir uyumla birleştirdiğinin en güzel kanıtlarından birini oluşturuyor. Karakterini koruyan ancak yeniliklere de tümüyle açık olan Enigma müziği, 2003 sonbaharında yeniden dinleyicilerinin karşısına çıktı. Üç yıllık özlem, 11 şarkıdan oluşan ve yine Virgin etiketiyle karşımıza çıkan "Voyageur" ile sona erdi. Albümde sırasıyla şu parçalar yer alıyor; "From East To West", "Voyageur", "Incognito", "Page Of Cups", "Boum Boum", "Total Eclipse Of The Moon", "Look Of Today", "In The Shadow, In The Light", "Weightless", "The Piano" ve "Following The Sun".
__________________ Etikete Gerek Yok EskiLer Bizi Tanır .! | ||
02-07-2008, 16:49 | #64 | ||
Üyelik tarihi: Jul 2008 Yaş: 33
Mesajlar: 157
Tecrübe Puanı: 16 |
Alianu Thiam daha çok sahne adı Akon ("A Konvict" - Bir mahkum) ile tanınan bir Amerikalı Müslüman R&B ve Hip Hop müzisyenidir. Biyografi St. Louis doğumlu Aliaune Thiam, çocukluk yıllarını Senegal’de geçirdikten sonra ailesiyle birlikte New Jersey’e yerleşti. İlk defa hip-hop müzikle ve suçla burada tanışan Akon, birkaç kez hapse girdi. Müzikal çalışmalarına evindeki stüdyosunda devam eden Akon, burada yaptığı kayıtlarla “Trouble” LP’sini çıkarttı. Değişik rap tekniğiyle SRC/Universal Records’un dikkatini çekmeyi başaran Akon, ilk albümünü 2004 yılında yayınladı. 2004 yılında çıkan ilk albüm “Trouble”dan çıkan single “Locked Up” Amerika listelerinde 10 numara olurken, İngiltere listelerinde de 5 numara olmayı başardı. Bir diğer single “Ghetto”, Notorious B.I.G. ve 2Pac gibi sanatçılarca mixlenerek radyolarda hit olurken, 2005 yılında çıkan “Lonely” single’ı İngiltere, Avusturalya ve Almanya’da da 1 numara oldu. 2005 yılının Nisan ayında “Trouble” albümü de İngiltere listelerinde 1 numara oldu ve Akon kendi şirketi “Konvict Records”u açtı. 2006 Kasım ayında 2. albümü “Konvicted”ı yayınlayacak olan Akon’un, ilk single’ı Eminem ile ortak çalışması “Smack That” oldu. Amerika listelerinde 4 numara olmuştur. Su anda konvict record'dan çıkan Konvicked albümünü satışlarının yüksek olduğunu biliyoruz."The Rain şarkısı yakında listelerde iyi bir çıkış yakalacağı tahmin ediliyor. Diskografi Albümler Singlelar
Konu kartallozi tarafından (02-07-2008 Saat 16:50 ) değiştirilmiştir.. | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |