|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Müzik Haber Bu Bölümde Müzik Haberleri Şarkı Sözleri Konserler vs. bulunur. mp3 ve video Klip Yayını Kesinlikle Yasaktır. |
| LinkBack (1) | Seçenekler | Stil |
28-10-2006, 23:16 | #1 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 |
HİPHOP NEDİR ? : Hiphop, 1970' li yıların sonunda Amerika' da gettolardan çıkan zencilerin oluşturduüu bir kültürdür. Bu kültür Rap müziği, Graffiti sanatı, Break Dance ve Dj' liği içerir. Yani en geni tanımıyla Hiphop' u bir ağaca benzetirsek, Rap, graffiti, break dance ve dj' lik bu ağacın dallarını oluşturmaktadır. Hiphop bir müzik tarzı değil bir kültür, bir yaşam biçimidir. Bu yüzden piyasada duyulan "Hiphop müzik", "Hardcore Hiphop" gibi terimler yanlıştır. Yine aynı şekilde "Türkçe Hiphop" terimi yanlış, "Türk Hiphop" terimi doğrudur.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
|
28-10-2006, 23:17 | #2 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | RAP NEDİR ? : Rap nedir? Sorduğun kişiye ve hangi jenerasyondan olduğuna baglı olarak "rap" terimi farklı anlamlara bürünür. Bir noktada rap her söylenene muhalefet olan bir insanın sizi oyuna getirmek, inandırmak için mazeretler uydurma çabasıdır. 70' li yıllarda rap, sizi ikna etmek kullanılan sözcüklerdir. Bu, özellikle de bir kadından cinsel çıkarlar elde etmeye çalışan genç bir erkeğin uyguladığı yönteme verilen isimdi. Günümüzde ise rap, müziğin temposuna uyarlanarak söylenen kafiyeli sözlerdir. Hiphop kültürünün içindeki başlıca dört elementden biridir. Ve diger elementler DJlik, breakdance ve grafiti, hiphop' ı yeterince yaygın hale getiremediği için rap yıllar boyunca değişim geçirmiştir. Rap sözcüğü daima bu aktiviteyi açıklamak için kullanılmamıştır. Müziğin temposuna uygun olarak kafiyeli sözler söylemek Mc' lik olarak adlandırıldı. Rap terimi '79 yılında keşfedilen iki kayıt sayesinde hiphopla özdeşleşmiş gibi görünüyordu. Bunlardan ilki King Tim III (Personality Jock)' tu, ki bu şarkı hiphop' ın bilinen ilk kaydı olarak tarihe geçti. Bu eser Brooklyn asıllı Fatback Band tarafından ortaya konmuştur. Şarkının DJ Hollywood gibi tanınmış klüp Dj' leri ve Jocko Henderson, Jack The Rapper ve Daddy O gibi Black Radio dj' lerinin kafiye ve ritm stillerinden ilham alınarak yapıldığı söyleniyor. İkincisi ise Sugar Gang Hill' in Rappers Delight' ı idi. Aslında Sugar Gang Hill' in nasıl "rap" terimi ile bağdaştığından pek emin degilim. Bazıları bunun yeni fenomen tarafından medyaya yapılan bir gönderme olduğunu söyledi. Diğerleri ise "rap" teriminin öncü jenerasyonlardaki "sözcük ustaları" ile 70'li yılların genç hiphopçıları arasındaki benzerlikleri gören kitle tarafından türetildigini söylerler. Temel olarak Rappers Delight şarkısı ile, Black çalışanı H.Rap Brown' dan ödünç alınmış, çok iyi bilinen bir deyimi yaratmış oldu. 1969' da "Die Nigger Die" başlıklı bir kitap yayınladı. Kitabın konusu, onun Siyah Amerika' ya üzüntü veren haksızlıkları çözmeye yönelik azimkar ve bir o kadar da saldırgan yaklaşımlarıydı. Kitabı sayesinde rap ismini nasıl bulduğunu da açıklamış oldu. Lousiana' daki çocukluk dönemlerinde insanların "The Dozens" adındaki bir oyun oynadıklarını anlattı. Oyunun amacı rakibini sözcükleri kullanarak tamamiyle saf dışı bırakmaktı. Yaklaşık 50 erkek biraraya toplanır, herbiri diğeriyle sözcükler aracılığıyla meydan okurcasına yarışırlardı. Kazanan ise kalabalıktan gelen tepkiye göre belirlenirdi. Rap Brown' ın bu ismi almasının diger bir nedeni en hünerli olanlardan biri olarak dikkat çekmesiydi. Kitabında H.Rap Brown sözlerinden bazı örnekler veriyor: "I fucked your mama(Anneni becerdim), still she went blind(kör olana kadar), Her breath smells bad(Nefesi kötü kokuyor), but she sure can grind(ama şüphesiz göbek atabilir), I fucked your mama(Anneni becerdim), for a solid hour(aralıksız tam bir saat), Baby came out(Bebek dışarı çıktı), screaming Black Power(Black Power diye çıglık atarak), Elephant and Baboon(Fil ve maymun), learning to screw(s..meyi ögreniyorlar), Baby came out(Bebek dışarı çıktı), looking like Spiro Agnew(Spiro Agnew gibi bakarak)". Brown, "Signifying" adlı bir diger sözcük oyununu daha açıkladı. Fakat bunun The Dozens' dan daha insancıl oldugunu da ekledi. Çünkü birinin annesine sövmektense direkt kendi düşmanına hakaret ediyorsun. Ve tabiki Brown' a göre yetenekli bir yarışmacı,k elimeleri ustalıkla nasıl biraraya getirecegini iyi bilir. Böylece duygularını kusursuz bir şekilde açıklamış olur. "Yes I am hemp the demp the women fight for my delight / I am a bad motherfucker. / Rap the rip-saw / the devil's brother in-law / I roam the world / I am known to wander and this 45 is where I get my thunder (Artık bu kadarını çevirmeye de terbiyem müsade etmiyor. Kusura bakmayın. Anlayan anlasın yani). Dikkat edilirse rap terimi jenerasyondan jenerasyona sürekli değişti. 1970' lerde bu terim sadece ikna sanatı değil aynı zamanda Isaac Hayes, Barry White, Bobby Womack Lou Rawls ve Millie Jackson gibi artistler tarafından icra edilen konuşma sitilini de açıklamak için kullanılırdı. Isaac Hayes' ın "Hot Buttered Soul" ve Millie Jackson' ın "Still Caught Up" albümleri "Love Raps" diye adlandırılan bu sitilin en iyi kişisel çalışmalarıdır. Temelinde saygı olan rap sanatı kişinin hiphopa olan yeteneğine bağlıdır. Fikir itibariyle bir Mc, sözlerini kalpten gelerek yani doğaçlama olarak söyler. Ezberlemez yada kağıt üzerinden aktarmaz. Elbette Mele-Mel, Grand Master Caz ve Kutis Blow gibi pekçok tanınmış Mc sözlerini önceden kağıda döküyor ancak amaç kendini en iyi biçimde ortaya koymak ve sanki kelimeler o an ortaya çıkmışcasına söylemek. Rap, sözcüklerin biraraya gelerek oluşturdukları bir düzen, bir bütündür. Yani hepsinin ayrı bir anlamı var. Hiçbiri saçma ya da önemsiz değil. Rap, rapçinin duygularını ve düşüncelerini dışa vurmasıyla ortaya çıkar. Nihayetinde bir Mc, kimse için değil kendisi için rap yapar. Kendisinin dikkate alınması için yaptığı bir çağrıdır: "Hey! Bakın ben burdayım. Biri şarkımı duysun!" "Ve tempo devam ediyor ediyor ediyor ediyor Kıyamet gününe kadar sallanmayı birakmiycam İnsanlar beni eglenceli rap şarkılarını sallarken duyduklarında Tüm lanet dünya mirildanmak istiyor. Ben hayattan büyügüm Herkes beni Yüce İsa diye çagirsin Hadi hepiniz şu tempoyu bir deneyin."
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:18 | #3 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | DEATH METAL NEDİR? Death Metal’in tam anlamıyla oturmasından birkaç zaman önce ortaya çıkmış Death, Morbid Angel, Massacre, Sepultura, Slayer, Possessed gibi gruplar Hıristiyanlık doktrinlerine karşılık kendi fikirlerini katarak mezhep ayrılıklarına dikkat çekmişler, yaşamı her insanın kendi içindeki sesleriyle yönlendirmişler, varlıkla ilgili ve bağımsız bir çok sosyal etmenleri müziklerinde takdim etmişlerdir. Ahlaki değerler müziğin içinde sorgulanırken Death Metal demeçleri asla yavşaklığı, samimiyetsizliği içermemiş, söz konusu ekstrem tarz; underground bir düzlemde etkileyici ideolojiler ve akıcı tasvirlerle kendisini ortaya koymuştur. Soundsal olarak nasıl açabilirdik bunu? Yapısal düzenlemeleri fazlasıyla üzerinde bulunduran, çok sert olmasına rağmen aslında çok dokunaklı pasajların ölümcül şekilde direkt kaos ve karanlık bir ortamda suratlarımızda patlaması, bunu dinamik bir tonla sağlaması ve söz konusu yapısal düzenlemeleri, müzikal motifleri kilit nokta olarak yansıtması. 1993 yılından itibaren metal müzikte liriksel yönlere çok önem verildiğini ve felsefi alanların farklı bir boyut kazandığına da şahit olacaktık. İşte bu noktadan sonra Death Metal derin boyut kazanmış, felsefi derinlikleri içermiş, genel düşüncelerini topluma daha ikna edici bir şekilde yansıtmaya başlamıştır ve bu tarzın söz konusu dönemde bir anda tavan yapmasına neden olmuştur. Bu noktada Death grubunun ortaya koyduğu yeni yapıyı es geçemezdik, çünkü heavy arenasında çok etkili lirikler, filozofça bakış açıları, etkileyici pasajlar çok sağlam karakterlerle aktarılmış ve bu insanları düşünmeye sevk etmişti. Ama grubun lideri Chuck Schuldiner yaptıklarıyla her zaman heavy dünyasında ayrı bir yere sahip olmuş ve bu ekolün en önemli temsilcilerinden olmuştur. Çünkü onun farklılığı; türlerde etiketlendirmelere karşı çıkması ve her şeyin Metal müzik için olduğunu söylemesiydi. Zaten karakteri ve davranışlarıyla bu müzik arenasında herkesten çok farklı olduğunu tüm dünya kabul edecekti. Yine bu dönemlerde Old School (Florida) Death Metal olarak adlandırılan oldukça ekstrem heavy tarzı tamamen kabuk değiştirip mazide kalacak, yeni türler ortaya çıkacaktı. Bu esnada Therion’un ilk albümüyle beraber yeni bir türün müjdesi verilmiş gibiydi. İsveç Death Metali olarak adlandırılacak olan bu tarz büyük bir patlama yapacaktı. Gerek görünümü gerekse liriksel bakış açılarıyla. Müzikal bakış açısı değiştirilerek kendi bilincinin farkında olan, ahlaki değerlere bakış atan, yer yer anti-dinsel bakış açısını yansıtan ama kısmen de din olgusunu Metal müzikle çatıştıran bir türdü. Ahlak kuralları ve erdemler emniyetteydi! Hemen sonrasında In Flames, Dark Tranquillity, Hypocrisy, Amorphis, At The Gates gibi gruplar da bu konuda atağa geçecekler ve yeni ideolojileri gözler önüne sereceklerdi. Bu noktada daha kırılgan ve bazı yönleriyle de saldırgan pasajlardan örneklemeler sergilenecekti. Bu da ayrı bir tür ve ideoloji olarak Metal arenasındaki yerini alacaktı. Özellikle mitolojik yönlere ayrıntılı bakış açıları ve bir çok felsefi bakış açısını derince, ince boyutlara girerek, coşkun ve karanlık atmosferler katarak liriksel anlatımı ortaya koymaları bu türü daha farklı yerlere götürdü. Aslında İsveç Death Metali içinde sayısız değişken bakış açıları vardı ve her grubun kendine has bir anlatım ifadesi vardı. Bu yüzden İsveç Death Metali’nin genel ideolojik yapısını anlatmaktan ziyade bu türde müzik yapan grupları ayrı ayrı incelemek gerekir ideolojik bağlamda. Metal müzikte 90’lı yılların modern bakış açısı altında Death ve Black Metalin ağırlıkları çok fazla olduğu için bu gelişmelerden ayrıntılı bahsetmek doğaldır. Her iki tür modern zamanlarda farklı modern fikirleri taşımışlardır. Death Metal kaos ortamında düzeni bulmak için yenilikçi düşünceleri saf yapıyı koruyarak ifade etmiştir. Black Metal de kendisini ifade eden objelerle bilinçaltındaki öyküsel anlatım biçimini saf gürültüyle filtrelemiştir. Death Metal güçlü etkiyi, yapıyı, kesinliği ve ahenk akışlarını melodiyle desteklerken, Black Metalde ana prensip olarak melodi kullanılmış ve her parçada ahenk zikzaklı bir görünüm çizmiştir. Death Metal genelde arka planda kalıp underground bir yapıda ticari olmadan devam ederken Black Metal’de bazı pasajlar oldukça ticari kaçmıştır. Death Metal yılların birikimi sonucunda daha hümanist ve sanatsal bir yön çizerken Black Metal, izleyicileri görünümüyle provoke ederek mantıklı sosyal konumları, korkuları küçük görüyordu. Bütün maddelere karşı iştah duymak, maddiyatçı insanları incelemek, ölümden ve eziyet olgusundan korkmayı inkar etmek, kontrol edilemeyen ve çılgın insanların dolu olduğu dünyadan pasajlar aksettirmek Death Metalin son zamanlarda taşıdığı ideolojilerdi. Yeni Black Metal akımları eskilerin sert düşüncelerinin ötesine giderek daha seçilir melodilere akıp, yaratıcılıklarını kullanarak daha geniş kompozisyonlara kayarak seçilebilir ideolojileri de aktarmışlardır
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:21 | #4 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | PUNK NEDİR? 70`lerin başlarında başlayan bir kültür akımı, müzik devrimi, yaşam biçimi. İnsanların canının sıkılması, farklı şeyler yapmak istemesi sonucu; farklı kültürlerin veya düşünce tarzlarının ortaya çıkması. Amerika`da yeşerip Avrupa`ya taşınan bir kültür akımı. Modadan edebiyata, resimden kendi içinde geliştirdigi bir çok sanat akımlarına kadar çok büyük bir altkültürü içinde barındıran bir kültür biçimi. Kabuk degiştirmesiyle 80 ve 90`larda sadece müzik olarak bilinen 4 harfli bir kelime...PUNK. Andy Warhol`un Velvet Underground`u yaratması ve Velvet`ların müzikte ve kültürde insanların yapamadıklarını yapmaları, farklı olmaları, onları farkedemeseler de punk`ın ilk temel taşları olarak anılacaklardı. Wahol`un kısa metrajlı filmleri gösterilirken Velvet`ların o görüntüler üzerindeki canlı performansları bir konser niteliğinde olmayıp, mükemmel bir gösteri haline dönüşüyordu. Cinsellikten, uyuşturucuya, insan psikolojisine kadar tüm konuları böyle yorumluyorlardı. Daha sonra David Bowie`nin daha da bu cinsellik temasını sahneye taşıması ve sahne kostümlerinin erkekten çok, kadın kıyafetleri olması bu farklı düşünce tarzını bir anda sokaklara taşıdı. İnsanların topluma başkaldırması, yaşanılan düzene karşı yapılan hareketleri destekliyordu. 70`lerde yapılan hoş, güzel, düzenli, çoğunlukla cıvık romantizm içeren şarkıların yerine sert, düzensiz, sözleri acımasız eleştirilerle dolu, kendinden emin bir müzik olarak ortaya çıktı. David Bowie`nin kostümleri sadece konserler için olmasına karşın, halk bunu sokaklara taşıyarak bir başkaldırı olarak topluma gösterdi. Bu akımla birlikte New York`da boy gösteren New York Dolls`un her zamanki görünüşleri cinselliğin ne kadar da önemli olmadığını savunuyordu.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:23 | #5 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | GOTHİC METAL NEDİR? 70`lerin başlarında başlayan bir kültür akımı, müzik devrimi, yaşam biçimi. İnsanların canının sıkılması, farklı şeyler yapmak istemesi sonucu; farklı kültürlerin veya düşünce tarzlarının ortaya çıkması. Amerika`da yeşerip Avrupa`ya taşınan bir kültür akımı. Modadan edebiyata, resimden kendi içinde geliştirdigi bir çok sanat akımlarına kadar çok büyük bir altkültürü içinde barındıran bir kültür biçimi. Kabuk degiştirmesiyle 80 ve 90`larda sadece müzik olarak bilinen 4 harfli bir kelime...PUNK. Andy Warhol`un Velvet Underground`u yaratması ve Velvet`ların müzikte ve kültürde insanların yapamadıklarını yapmaları, farklı olmaları, onları farkedemeseler de punk`ın ilk temel taşları olarak anılacaklardı. Wahol`un kısa metrajlı filmleri gösterilirken Velvet`ların o görüntüler üzerindeki canlı performansları bir konser niteliğinde olmayıp, mükemmel bir gösteri haline dönüşüyordu. Cinsellikten, uyuşturucuya, insan psikolojisine kadar tüm konuları böyle yorumluyorlardı. Daha sonra David Bowie`nin daha da bu cinsellik temasını sahneye taşıması ve sahne kostümlerinin erkekten çok, kadın kıyafetleri olması bu farklı düşünce tarzını bir anda sokaklara taşıdı. İnsanların topluma başkaldırması, yaşanılan düzene karşı yapılan hareketleri destekliyordu. 70`lerde yapılan hoş, güzel, düzenli, çoğunlukla cıvık romantizm içeren şarkıların yerine sert, düzensiz, sözleri acımasız eleştirilerle dolu, kendinden emin bir müzik olarak ortaya çıktı. David Bowie`nin kostümleri sadece konserler için olmasına karşın, halk bunu sokaklara taşıyarak bir başkaldırı olarak topluma gösterdi. Bu akımla birlikte New York`da boy gösteren New York Dolls`un her zamanki görünüşleri cinselliğin ne kadar da önemli olmadığını savunuyordu.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:30 | #6 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | Anadolu Rock Nedir? Bu tür yeni değil aslında(60'larda ortaya çıkmıştı yanılmıyorsam) Barış Manço, Cem Karaca, Üç Hürel, Erkin Koray, Moğollar gibi isimlerle altın çağını yaşamıştır. Son dönemlerde Haluk Levent, Haramiler gibi isimlerle tekrar popüler oldu, bir nevi türkü cover mantığıyla türkülerin rock(ve türevleri) altyapısıyla düzenlenmesidir, 'Türkiye'de yapılan rock' ile alakası yoktur olayın, olay anadolu ezgilerinin rock olarak yorumlanmasıdır, önemli bir türdür bence Türkiye'de öncülüğünü yapanlara bakarsakta zaten küçümsenmesi veya bu nedir denmesi biraz saçma olur.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:34 | #7 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | ROCK NEDİR? Rock bir yaşam felsefesidir. Saç uzatıp rockçı takılmak değildir. Özgür olmak, özgün olmaktır. Rock müzik, bünyesinde bir çok müzik türünü barındıran bir tür olarak rock and roll’ dan, and roll’un çıkarılmasıyla 1960 ların başında oluştu. Rock müziği oluşturan bu müzikal alt türler de, kendi içlerinde alt türlere ayrılmışlardır. Bu sebepten dolayı rock müziğin tarihini anlatırken, başlangıç noktası olarak rock’n roll dan yola çıkarsak büyük bir hata yapmış oluruz. Çünkü; rock müziğini de içine alan pop müzik türleri bir çok müzikal alt türlerin sentezinden meydana gelmiştir.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
28-10-2006, 23:40 | #8 | ||
Forumun Basketçisi Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 36
Mesajlar: 5.116
Tecrübe Puanı: 23 | ARABESK MÜZİK NEDİR? Kısaca anlatmak istediğim arabesk kültürün doğuşu ve gelişimi arabesk müzik ile paralel, birbirinden ayrılamaz orantılarda olmuştur. 1950' li yılların sonlarında Nuri Sesigüzel ile başlayan ama Orhan Gencebay ile asıl anlamı kazanan arabesk müzik daha sonraki yıllarda Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses, İbrahim Tatlıses, Hüseyin Altın, Hakkı Bulut, Gökhan Güney ile doruğa ulaşmıştır. Orhan Babanın arabesk müziğinin doğuşu ve gelişiminde en büyük otorite diyebiliriz. Yapılan bu müziğin tartışmaları onunla başlamıştır. Halkımız çok çabuk benimsemiştir. O dönemlerde türküler ve klasik Türk müziği revaçta idi. Taşralar Türk Halk müziği ile mutlu olurken kentlerde Türk Sanat müziği revaçta idi. Tabi batı özentisi ağırlıkta olan bir kesim ise batı müziğine yönelmiştir. Klasik batı müziği ile yoğrulmaya ve anlamaya çalışıyorlardır. Derken Batının rüzgarı Türkiye' yi de çarptı. Klasiklerden pop ve jazz denilen country ağırlıkta müzikler yapıldı. Derken Batının rüzgarı Türkiye' yi de çarptı. Klasiklerden pop ve jazz denilen country ağırlıkta müzikler yapıldı. Fecri Ebcioğlu, Alpay, Erol Evgin ... ve bunların yanında pop gurupları .... Ama Anadolu halkına ilk zamanlar bu tür müzikler uzaktı. Büyükşehirlerde hatırlı semtlerde dinlenirdi. Rock müziğidünyayı sarsarken Türkiye' de de etkisi görülmüştür. Ama pop ve jazz müzikte olduğu gibi bu müzikte Anadolu halkına uzaktı. Batı hayranlığı içinde yaşayan kişilerce bu müzik yayılmaya çalışılmıştır. Bazı sanatçılarımız ise Anadolu Rock müziği altında bu müziği azda olsa sevdirmişlerdir. Hatta Anadolu halkıda çok sevmiştir. Özellikle Barış Manço, Erkin Koray, Moğollar... Ama büyükşehirlere göçen halkımızın duygularını da tam olarak ifade etmekten uzak kalmışlardır. Gecekondudan yaşayan halkın ezilmişliği, aşkları, feaodal yapının kurbanlarını ifade eden bir protest müzik doğmuştur. Arabesk müzik. Kısa zamanda gerek Anadoluda gerekse Büyükşehirlerde yaşayan düşük gelirli aileler tarafından sevilmiştir. Hayatın haksızlığına bazen kaderci bir tutum bazende çözüm getirecek konular ile yapılan şarkılar halkımızın duygularının rehberi olmuştur. Herşeyden önce Türkiye' de doğmuş ve Türkiye' nin aynası olmuştur. Yaşanan duygulardan beslenmiş taki günümüze kadar gelmiştir. Artık yaşam tarzı olmakla beraber müzik tarzı olarakta bazı otoritelerce ne kadar istenilmesede kendini kabul ettirmiştir. Bireylere indirgediğimiz de kimi aşkını bulmuş kimisi ekonomik yetersizliği verdiği çile dolu hayatlarını bulmuşlardır. Halk müziği ile Sanat müziği arasında çok sesli protest tarzda bir Türk Müziğidir. Amerika' da doğan Rock müziği nasıl onlara göre protest müzik ise Arabesk müzik ise Türkiye' de gelişen çok sesli protest bir olmuştur. Eserlerdeki konular çoğu zaman değişik olsada çıkış kaynağı olarak bir benzerlik kurabiliriz. Altmışlı yılların sonunda Orhan Gencebay, Nuri Sesigüzel ile başlayan arabesk müzik Ferdi Tayfur, Muslüm Gürses İbrahim Tatlıses ile tüm yurtta en çok dinlenen müzik olmuştur. Yetmiş yıllar Arabeskin yayılma yılları olarak değerlendirirsek, 80' li yılların başlarında ise Arabesk Müziğin en dorukta olduğu zamanlardır. Bir çok pop, rock ve sanat müziği sanatçıları piyasa koşullarına uymak için ya tam arabesk kaset yapmışlar yada üç beş arabesk şarkı albümlerine ilave etmişlerdir. 80' li yılların sonu ve 90' lı yılların başlarında Arabesk müziğe ilgi azalırken pop müziği patlama yapmıştır. Yine de arabesk Müziği kadar dinleyeci kitlesine ulaşamamıştır. Daha önce değindiğim gibi 90' lı yılların sonlarında özel tv ve radyoların iyice çoğalması ile yasaklı arabesk müzik kendini geliştirebilen ve sesini daha çok alana ulaştırabilen müzik olmuştur. Bu arada eskisi gibi protest etkisi azalmıştır. Artık kendi arasında türdeşleri çıkmıştır. Soft arabesk ( taverna ve pop karışımı ). Şarkılardaki konular toplumsal mesajlardan ve bireyin başkaldırışlarından farklı konular almaya başlamıştır. Tabiri caiz ise Damar şarkılar azalmıştır. Evrimleşen ve gelişen arabesk müzik bu günümüze gelmiştir. Kasetleri en çok satan, konserleri en çok kalabalık olan ve halka en yakın olan müzik olarak Türkiye' nin Müzik Literatüerinde yarini sağlamlaştırmıştır. Öcü edebiyatı yapanlar, sık sık eleştirenler artık arabesk Müziği kabullenmişlerdir.
__________________ вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя... | ||
29-10-2006, 11:14 | #9 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | teşkkrler Aytek | ||
29-10-2006, 15:05 | #10 | ||
Banned Üyelik tarihi: Jun 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 5.198
Tecrübe Puanı: 0 | tşk ederim aytek | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
LinkBacks (?)
LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/muzik-haber/12069-muzik-tarzlari/ | ||||
Mesaj Yazan | For | Type | Tarih | |
dedikodu [ arabesk müzik nedir arabesk müzik nedir-- arabesk müzik nedir -- ] | This thread | Refback | 06-09-2007 15:22 |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |