|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
01-07-2009, 19:25 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 |
Daha yürüyecek yolumuz vardı; ne olurdu dönmeseydin sensizliğimin şehrine..." Uzanmak istiyorum... Şöyle boylu boyunca akşamın tüm sesini hapsedip kuytu köşelere, seninle sesi biz olan bir şarkıda boylu boyunca uzanmak... Ortalıkta zaman ayarlı herhangi bir nesne olmadan, sadece ikimize kurulmuş bir kavuşma merasiminin hemen yanıbaşında. Sol omzumdan akıyor gözlerine düşen ben'imin teri -ki sen giderken oraya saklamıştım kokunu... Dört ay... Dört dolunay... Bu gece bir kez daha düş salıncağında debelenenip kollarına doğru düşmek için gökyüzünde olacağım ve sen, giderken ikimizin gidememek arasında kalmışlığımızı öpeceksin ıslak dudaklarınla... Renklerin bakışlarında nakış gibi düşüyor yaşam göz bebeklerime... Hiç durmasam ve durmadan karalasam sekteye uğratılmış geçmiş günlerimi. Ya da durup yalnızca gülümsesem kirpiklerin sivri bakışlarında... Denize taş atmıştım ucunda aşk olsun diye... Kaçıncı sekişinde durdu yaşam ve gölgem, kaçıncı yansımasında gelip kuruldu tam da önüme.... Tarihin koynuna saklanan mavi bir şehir aldı ruhumu... Her imlâda vuruyorum göz bebeklerine kendimi görebilmek için. Kış, uykusundayken uğramıştım koynuna, uykumdan uyandığımda geleceğim yanına... | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |