Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi

Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi (http://besiktasforum.net/forum/)
-   Spor fıkraları (http://besiktasforum.net/forum/spor-fikralari/)
-   -   Çocuğun Rızkını Düşünen Adam [Sonuna Kadar Okumanızı Tavsiye Ediyorum] (http://besiktasforum.net/forum/spor-fikralari/85871-cocugun-rizkini-dusunen-adam-%5Bsonuna-kadar/)

AsABi KaRTaL 11-04-2009 18:20

Çocuğun Rızkını Düşünen Adam [Sonuna Kadar Okumanızı Tavsiye Ediyorum]
 
İşten çıkmasına 10 dakika kadar vardı. Yılların getirdiği aklar içindeki kara kafa derisini halsiz parmak uçları ile kaşımaktaydı. Yine düşünüyordu işte. Maaşını alamadığı gibi, ancak eve giderken bineceği dolmuşun parası, iki ekmek bir de cigara akçesi vardı önünde. Oğlunun sesi dönüp duruyordu kulaklarının çınlayan köşelerinde. “Baba !!! Almadın mı yine o Kartal oyuncağını”.... Babaaaa... Babaa... baba. baa... ba... b.... Dakikalarca bu enkazın altında debelendi... Ve mesai bitiminde dar attı kendini dışarıya....
İşyerine yakın yerden bindiği dolmuştan indi... Hergün ikinci vesait olmasın diye yürüyerek dönmek zorunda olduğu, on kilometrelik mesafede hep önünden geçtiği “Kartal Yuvasının” camekanında, yine asılı duruyordu oyuncak “Kartal”... Üstü yumuşak oyuncak kumaşı işte bildiğin... İçi pamuklu yumuşacık oyuncak “Kartal”... Durduğu yerden bakarken vitrine, bir titreme geldi içten...
Aklına bekarken, ne içerde ne deplasmanda kaçırmadığı maçlar geldi... Uğruna düştüğü uzun yollar, soğuk gecelerde sabahlamalara yattığı kuytu taş parklar geldi aklına... Hatta göbeğinin sol alt kısmındaki “saldırma” deliği mi sızlıyordu ne yine....
Soğuk esen rüzgar gayri ihtiyari zayıf kuru dal misali vücudunu camekanın önünden evinin yoluna doğru itiyordu belli belirsiz. Rüzgarın dengesine koyverip kendini, tek dal sigarasını “dertlerini kundaklarmışcasına” yaktı... Belli ki sıcak dumandan medetleniyordu içini ısıtma konusunda...

Eve yaklaştıkça kalbi yine büzüm büzüm büzülüyordu... İnsana haber gelir ya bi yerden... “Kardeşin hakkın rahmetine kavuştu. Başın sağolsun” der ya bir ses... O anda ne dökülürse beyninin kılcal damarlarından aşağı kalbine doğru... Çekip çıkarılmaz bıçak yarası gibi sızlatır ya sol kolunu hisssizleştirerek bu akıntı. İşte yine öyle akıyordu her ne haltsa o şey..
Başından aşağı doğru...

Bodrum katta sadece tavana yakın yerinden, küçük parmaklık pencereli evinin içinden gelen, kirli sarı ışığın önünde oğlunun silüetini gördü. Kenarından bakınca netleşen görüntüye, perdenin uygun açısından bakmaya başladı. Oğlu, üst komşuları üniversitelilerin alıverdiği “yavru kartal” dergisindeki resimleri kesiyordu... Bir ikisini de geçenlerde resim defteri diye aldığı beyaz sayfalı bloknota yapıştırmıştı... Bacakları titredi çömeldiği cam kenarında... Güçlükle doğruldu...

Tam binanın kapısına iki adım kalmıştı ki yanında duran taksiye binmekte olan az göbekli bir süslü teyze çarptı gözüne. Gayri ihtiyarı ona baktı. Hiç nedensiz. Teyze taksinin kapısını hızla çekip hareket ettikten sonra. Bizimkisi anlık olarak kaldırdığı güçsüz boynunu yeniden bükerek dönecekti ki, ayağından iki karış ötede bir yumurta sarısı gıcır gıcır 50 lira gördü...

Kıpkırmızı olmuştu... Kafayı hızla kaldırıp bağırması bir oldu; “Teyzeeee !!! Paranız.” Ama taksinin arka tamponu o sırada yeni kıvrılmıştı sol köşeden... Eğildi yerdeki gıcır elliliği eline aldı...

Şimdi kafası bomboştu. “Ulan şansa bak” diyordu içinden. “Acaba buralı mı abla.” "La ne olurdu sümsüklenmesen de koşsaydın ardından” diye sesleniyordu kendi kendine... Sokak bomboş ve para ona , o paraya bakarken oğlunun sesi geldi uzaktan... “Anneeeeeee Ulaaan !!!” ... Ardından hınzır ve çocukça bi kıkırdama... “Yukardaki abi söyledi annee..." ‘Beşiktaş Ulan!" diye söyledi abi bunu anne....”

Ancak bu kadar gönlü yorgun bir adamın, ince fikrine sıkışacak sonuç duruyordu işte bu diyalogda... Elliliği elinin içinde yumruk yapan babanın karşısında bu duruyordu;

“Anne Ulannn !” “Beşiktaş Ulan!”.........

Hızla geri döndü... Geldiği yoldan gerisin geriye neredeyse koşar adım hızlandı... Sımsıkı tuttuğu elli lira hafif hafif terlemeye başlamıştı... Kartal Yuvası kapanmadan varmalıydı... “Allahım” diyordu içinden... “Bu günahı bana yaz...” “Oğlum için helal et...”...

O kadar hızlı yürüyordu ki, içe çökmüş yanağının kenarındaki gülümsemeyi fark edemiyordu... Evet çok mutluydu farkında olmadan... Hani insanın dişi günlerce ağırır da, gidip çektirdiği gün hem ağrıyan kafasının içinde bir boşluk hissettirir, hem de olmayan dişinin yerinde bir arama duygusu yaratır ya... İşte farkında olmadan o haleti ruhiyede neredeyse koşar adım yürümeye devam ediyordu...

Yaklaşık elli adım kalmıştı Kartal Yuvasına... Normal zamanda, hiç yukarıya kaldırmaya hacet bulamadığı boynu, hızla yürümeye başladığından beri hiç bükülmemişti buraya gelene kadar... Birden bire ne olduysa, sanki gözlerinin takıldığı yere doğru, filmlerdeki ağır çekim sahnelerdeki gibi dönüverdi.. Belki saniyenin üçte biri bir anda, ne dudağının kenarındaki gülümseme kalmıştı, ne biraz önce dimdik olmuş omuzlar, ne de o rüzgara karşı hızlı yürüten bacaklarda derman...

Gayri ihtiyari döndüğü sol taraftaki belediye bankına doğru yürüyordu şimdi... Birkaç saniye önce neredeyse kahkaha atacak durumda olan adam, şimdi cenazesinin ardında ağlamaklı yürümekte olan insanlar gibi yürüyordu... Elli lirayı tutan ve hafif terlemiş ellerinin parmak uçlarının soğuk dokunuşunu ve kafasına saplanan çivilerin sıkıntısını çeker haldeydi şu anda....

Bankın önüne geldi ve durdu... Küçücük bacaklarını göğsüne çekmiş, üstünde siyah pamucuklanmış bir yün süveter, içinde kirli beyaz bir uzun kollu penye bulunan 10-12 yaşlarındaki yanakları soğuktan kızarmış çocuğun önünde dizlerinin üstüne oturdu...

Küçüğün, olanca kuvvetiyle boynuna doladığı eski “Beşiktaş Atkısını” parmak ucuyla az aşağı çekti çocuğun yüzünü görmek için.

Boynu Beşiktaş atkılı küçük çocuğun gözleri kızarmış, ve kenarlarından damlalar süzülüyordu. Dağınık saçlarını hafiften okşayarak büzülmüş çocuğa “neyin var oğlum” dedi... Burnunu çekiştirip, gözünün yaşını silen küçük, şöyle bir baktı karşısındaki adama... İlk gözünü diktiği yer, bu başını okşayan amcanın boynundaki siyah-beyaz koşkoldu... Az sırtını doğrulttu... “Amca sen de Beşiktaşlısın” dedi...

Adam gülümsedi.. “Evet... Görüyorum ki sen de öylesin...” “Hayırdır, birşeye mi üzüldün...” dedi çocuğa...

“Yok amca” dedi çocuk... “Söyle oğlum” diye ısrarlandı adam... “Söyle neyin var...” ... Çocuk biraz yutkundu... Tekrar adamın boynundaki siyah-beyaz atkıya bakarak sessizce fısıldadı...

“Karnım aç amca...”

Çok kısık sesle söylemişti bunu çocuk... Ama adam bu lafı çok duymuştu zamanında... Gözünün önüne, semtte yanlarına gittikleri abiler geldi... Bunun gibi 8-10 çocuğu yedirip içiren, sonra akşam eve sigara alamadan dönen abiler... Bu yüzden, bu kısık ses kulağında çığlık oldu adamın...

Elinden tuttuğu gibi, “hadi evladım kalk bakiim gidiyoruz dedi...”... Çocuk daha “nereye” diyemeden , 10 metre ötedeki kebapçıya dalmışlardı. Adam bağırdı... Usta ... Duble iskender, bol yoğurtlu... Önünden de bi mercimek... Bol ekmek...”... Çocuk şaşkın, ama gülümser durumdaydı... Adam karşıda, çocuk bu tarafta, güzelce yedi yemeği... Suyunu da içti...

“Doydun mu evlat” dedi adam... Çocuk “bereket versin amca” dedi... Adam hesabı ödedi.. Kalan otuz lira hala avucundaydı... Gel bakayım diyerek çıktı kebapçıdan...

Elinden tuttuğu çocukla birlikte 20 adım ötedeki Kartal Yuvasına daldı... Bakındı... Az ilerde solda 30 liralık kalınca, kapşonlu, önünde büyük kartal kabartması olan switshirt’ler takıldı gözüne... Hemen şöyle el yordamıyla çocuğun bedenine az da büyük gelen bir tanesini askısından çıkarttı... Çocuğa giydirdi... Kapşonu da sıkıca geçirdi kafasına...

Çocuk bir yandan gülümsüyor, bir yandan da giydiği kapşonlu poları okşuyordu... Adam elindeki son otuz lirayı da kasaya vererek çocukla birlikte kapıdan dışarı çıktı...

Çocuğa dönerek sordu “nasıl oldu kapşonlu”.... Çocuk içinde ufak Beşiktaşlı hinliğiyle kıs kıs gülerek; “çArşı gibi oldum amca” dedi... Adam da çocuk da kahkayı bastılar...

Çocuk adama tekrar tekrar teşekkür ederek arkasını döndü, ve karnı doymuş, biraz içi ısınmış bir semt çocuğu edasıyla yüksek sesle haykırmaya başladı;
“SEMTİMİZ ERKEK SEMTİİİ, AŞIK EEDER HERKESİİİ..”...

Adam inanılmaz bir iç huzurla arkasını dönerek fısıltıyla “üzerinden eksilmesin bayrağının gölgesi” diye söylendi... Eve varana kadar ıslıkla gündoğdu söyledi...

Eve girdiğinde, kendi oğlu atıldı boynuna.... Bağırıdı heyecanla.... “Babaaaa !!! Aldın mı Kartal...”...

Adam buruk bir gülümsemeyle oğluna; “Aldım oğlum” dedi... “BUGÜN BİR KARTAL ALDIM”...

Oğlan; “e haniiii” dedi... Babası, “oğlum bizim Kartal Stadın önünden geçerken uçtuuu...” dedi gülümseyerek...

Çocuk biraz şaşkın, duraksadı... Sonra “yapma yaaa” dedi yüzünü buruşturarak... Ama hemen geri döndü babasına gözlerini sonuna kadar açıp... Sordu, “uçtu hee, Babaaa, Kartallar yüksek uçar dimi...”...

Adamın neşesi yerine gelmişti... Gülümseyerek “Evet oğlum... Yüksek uçarlar” dedi..

Çocuk içeri koşarken sesleniyordu atkısını çıkarmakta olan babasına, “Babaaaa.... Üstteki abi bana ne öğretti biliyo musun...” . Babası , “ne oğlum”....

Çocuk ince sesiyle ve olanca gücüyle bağırıyordu, “BURAAAASI BEŞİKTAŞŞŞ”...
Adam gülümseyerek elindeki atkıya baktı... Arma gözünün içinde ışıldadı... Ve katıldı oğluna;

“ALAAAAAYINAAA GİDEEEERRR !!!”

kmnd_1903 11-04-2009 21:08

ugrasma bizimle g..... fener

asena_kartal 11-04-2009 22:46

Alıntı:

kmnd_1903´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 955722)
ugrasma bizimle g..... fener

bu hayat dediin elbet bir gün biter azrailin biziz g.....fb

Mehmet 11-04-2009 23:09

Tek AŞK BeşiktAŞK...

Constantin 11-04-2009 23:46

Mükemmel bir hikayeydi
İşte beşiktaşlılık budur
Teşekkürler ++rep

AsABi KaRTaL 12-04-2009 00:15

Beğendiğinize Sevindim Arkadaşlar,Sağolun :)

ƒαтαℓвαzσσкα 30-05-2009 18:07

Süper PayLaştıqın iÇin Tşkrler :)

HeRşeyim 30-05-2009 18:30

Çok GüzeLmiş saoll..


Türkiye`de Saat: 05:31 .

Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580