Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tarih

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 20-02-2007, 13:07   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Sarı Gelin Türküsü

Sarı Gelin Türküsü

“Erzurum çarşı Pazar / İçinde bir kız gezer / Elinde divit kalem / Katlime ferman yazar...” Dize sonlarına ‘leylim aman’ ve ‘ninen ölsün sarı gelin, suna yarim’ nakaratlarının eklendiği ‘Sarı Gelin’ türküsü, kaç yüz yıl söylenerek süzüle geldi bilinmez; Muzaffar Sarısözen tarafından derlendikten sonra da yıllardır TRT radyolarında yüzlerce, binlerce kez pek çok sanatçı tarafından seslendirildi.

2000 yılında ‘Salkım Hanım’ın Taneleri’ adlı filmde türkünün yarısının Türkçe, yarısının Ermenice söylenmesi, türkü ile ilgili çetin bir tartışma başlattı. Türkünün nereye ait olduğu yönünde başlayan tartışma ile ‘Sarı Gelin’ kültürel gündemin ilk sırasına yerleşti. Bazı Ermeni kökenli yazarlar, türkünün bir Ermeni türküsü olduğunu iddia etti. Bu iddia, bazı bilim adamı ve sanatçıların şiddetli itirazları ile karşılaştı. Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki pek çok ilden, çok eski zamanlardan beri bilinen ve söylenen türkünün yörelerine ait olduğu demeçleri bu itirazlara eklendi. Tartışma her ne kadar ‘size ait değil, bize ait’ türünden demeçlerle dar bir alanda sıkışıp kaldıysa da tartışmanın yürütüldüğü coğrafya hızla genişledi. Azerbaycan, Türkmenistan, hatta Kırgızistan’dan itirazlar gelmeye başladı ve sonunda aynı türkünün farklı coğrafyalardaki farklı versiyonları art arda sıralandı.

Hikaye, türkünün sözlerinde

Türkiye’de saman alevi gibi harlayıp sönen her tartışma gibi ‘Sarı Gelin’ üzerinden yürütülen tartışma da bir süre sonra dindi. Kaç folklor araştırmacısı, müzisyen veya edebiyatçı şu an ‘Sarı Gelin’in memleketi’ni bulmaya çalışıyor, bilmiyoruz; ancak İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğretim üyelerinden Süleyman Şenel, 3 yıldır sürdürdüğü çalışmasında, Sarı Gelin ile ilgili hayli ilginç ve önemli değerlendirmeler yapıyor. Çalışmasını Motif Halk Oyunları Derneği’nin yayın organı Motif dergisinde uzun bir röportajla da meraklılarına ulaştıran Şenel, ‘Sarı Gelin’ türküsünün, ilk yazılı örnekleri 12’nci yüzyılın ilk yarısına kadar uzanan meşhur ‘Şeyh Sen’an’ kıssasından koptuğunu düşünüyor. Araştırmalarıyla türkünün farklı güfte (söz)’lerine eğilen Şenel, yaptığımız görüşmede, en somut verilere bu güfteler aracılığıyla ulaştığını söylüyor: “En çarpıcı veri, ‘Türkü içinde geçen ‘Vay nenen ölsün’ sözüdür. Nine o bölgede anne manasında kullanılır. Biliyoruz ki âşık maşukasına, yani seven erkek, sevdiği kadına böyle beddua etmez. Beddua etmesi için bir sebep olmalı. Türküye baktığınız zaman bu sebebi göremiyorsunuz. Aynı türkünün başka güftelerinde ‘Ninen ölsün’ sözü ‘Sinan ölsün’ diye geçer. Sinan âşık, Sarı Gelin maşuka’dır. Yani ‘Senin için ben öleyim’ diyor.”


  Alıntı ile Cevapla
Alt 20-02-2007, 13:07   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Süleyman Şenel’i bu teze götüren bir ikinci yol da yine bu türkünün farklı bir versiyonunda geçen sözler: “Vardım kilisesine baktım haçına / Mail oldum bölük pörçük saçına / Kız seni götürem İslam içine / Vay Sinan ölsün Sarı Gelin”. Şenel, burada Müslüman bir erkek ile Hıristiyan bir kadının aşkının anlatıldığını belirtiyor ve ekliyor: “Anadolu’nun İslamlaşması sürecinde ortaya çıkan bu tür edebi metinler çoktur. Bu da o dönemde toplumları etkileyen bir aşk hikayesini gündeme getiriyor. Sonu ölümle biten Hıristiyan–Müslüman aşkını anlatan ve bölgede farklı inançtaki toplumları etkileyen bir olay söz konusu. Bu çerçevede baktığınız zaman 12. yüzyılın ilk yarısına kadar giden ve Attar’ın Mantîk–ut Tayr’ adlı eserinde de yer alan bir hikâye var, o da ‘Şeyh Sen’an’ ya da ‘Şeyh San’an’ hikayesidir.”

‘Melodik yapı yanıltıyor’

Türkünün nereye ait olduğu konusunda bazı sanatçılar tezlerini melodik yapıya dayandırmıştı. Süleyman Şenel, eserin melodik yapısından hareketle en fazla 18’inci yüzyıla kadar gidilebileceğini ve melodik yapının sonuca ulaştırmayacağını ileri sürüyor. Şenel’e göre bir eserin müzikal oluşum ve topluma yayılma süreci ortalama 150–200 yıl ve bir eser birdenbire yayılıp toplum hafızasına düşmüyor; çeşitlemeleri ortaya çıkmıyor. Ona göre, eskilerin ‘tegannide inşad’ dediği melodiye güfte giydirme de buna engel oluşturuyor: “Çünkü eser sürekli yenilenir ve bu yenileme sürecinde değişir. Taşındıkça büyür, gelişir. Bu türküde, tema üzerinde yapılmış değişikliklerle bir halk hikâyesinin değiştiğini düşünüyorum.” Sarı Gelin, üç yıl öncesine kadar türkülerin içinde herhangi bir türküydü. Ancak ait olduğu yöre ile ilgili yürütülen tartışmalar, onu popüler bir türkü kıldı. Bunda kuşkusuz Türk–Ermeni meselesinin etkisi vardı. Süleyman Şenel, türkülerdeki gücün payının da unutulmaması gerektiğini hatırlatıyor: “Sarı Gelin, bir türkünün kültürel gücünün, siyasi gelişmeleri nasıl etkilediğine güzel bir örnekti. Bir türkü gündem değiştirebiliyor, yarın kavgalı kılabilecek kadar istenmeyen bir yöne götürebiliyor tartışmaları.” ‘Sarı Gelin’ ve onun gibi yüzlerce türkü, müzikal değerlerinin yanı sıra taşıdıkları bilgilerle de toplumsal hafızamızda yitip giden pek çok şeyi yaşatıyor. Zengin bir folklor geleneğine sahip olan Türkiye’de dillerde dolaşan kim bilir kaç türkü, daha hangi tarihi ve kültürel gerçeğin aydınlatılmasına yardım edecek?


Süleyman Şenel: Tartışmalar folklor için yararlı

“Salkım Hanım’ın Taneleri’nde bu türkünün okunması ve dar sahaların bir şeyleri sahiplenme duygusuyla ‘senindi, benimdi’ tartışması, daha sonra farklı taraflara doğru çekildi. Meselâ Türkiye radyolarında bir türkü derlendiği yörenin adıyla yayınlanır. Radyoya farklı yörelerden mektuplar gelir, ‘o türkü, bizim yörenin türküsüdür ve öyle değildir’ diye. Böyle bir sahiplenme duygusuyla hareket edildiğini düşünüyorum ve bunu masum düşüncelere bağlamak geliyor içimden. Fakat sonra ortaya delil koyma çabası, olayı Ermeni–Türk çatışmasına dönüştürdü. Ama ben bütün bunların doğal karşılanması gerektiği düşüncesindeyim. Burada dikkat çekici başka bir şey var; o da bütün bunların folklora güzel bir malzeme oluşturduğu. İnsanlar Sarı Gelin türküsünün niçin kendilerine ait olduğunu belirten görüşler içinde dahi folklora güzel malzeme olabilecek çelişkiler tutarsızlıklar ortaya koyuyor. Erzurum’dan bir vakıf başkanı, ‘Şu sebepten ve hikâyenin şöyle olmasından dolayı bu türkü bize aittir.’ diyor. Bir başka sanatçı, ‘Hayır öyle değil, böyledir.’ diyor. Bir başka sanatçı başka bir hikâye anlatıyor. Bu tam anlamıyla bir folklordur. Bunun haber olma güncelliği de bir folklordur. Bir uzmanın bir bilgiyi, bir karşı görüşü ortaya koyarken folklorik bir aktarımı gerçekleştirdiğini düşünüyorum.”
  Alıntı ile Cevapla
Alt 20-02-2007, 18:30   #3
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

teşekkrler
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 17:35 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580