Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tekstil Bölümü

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 22-01-2007, 10:22   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
16. Yüzyıl İtalyan Modası

16.YÜZYIL İTALYAN MODASI


15. yüzyılın sonuna doğru, yeryüzündeki insan toplulukları birbirlerinden tamamen ayrık bir şekilde yaşamlarını sürdürüyorlardı.Avrupa; Amerika, Afrika ve Asya hakkında hiçbirşey bilmiyordu.
16. yüzyılda ise bu uygarlıklar birbirlerini keşfederek, aralarındaki sosyal, ekonomik ve kültürel bağları geliştirme yolunda ilk adımı attılar.

Eski Dünya olarak bilinen Avrupa'nın, özellikle batı ve Doğu kısımlarında, monarşi ve prensliklerde önemli politik değişmeler yaşanmaya başlanırken, kalan kısımlarda ise kıtanınn geneli feodal sistem in etkisinde kalmaya devam etti:

Kraliyet mensuplarının birbirleriyle olan evliliklerinden nasibini almış bu politik etkili yeniden oluşum şeması, Burgondi Dükalığı(1493) veya Bretagne Dükalığı(1532) gibi temeli 11. yüzyıla dayanan önemli bazı eyaletlerin sona ermesine sebebiyet vermiştir. Bununla beraber yeni idari oluşumların, İspanya'daki Castile ve Aragon gibi, temeli atılmıştır.

Bu yeni oluşum, her birinin kendine ait giyim stili olan Avrupa saraylarında daha homojen bir etki yaydı ve de özellikle kendi "ulusal" karakterlerini ortaya çıkartan kıyafetlere ön ayak olmuştur.

İtalya'da ise durum değişmemiştir ve de Venedik kendi bağımsızlığını korumaya devam etmiştir.O dönemin coğrafi konumundan bahsetmek gerekirse, Doğu'da Rusya, Litvanya ve Polonya Krallığı, Kuzeyde İskandinavya Krallıkları, Batıda İngiltere Krallığınca çevrelenmiş olan Avrupa; İspanya, Fransa ve Sardunya Krallıkları arasında bölünmüş; diğer yandan da V.Charles dönemi Roman İmparatorluğu ve Muhteşem Süleyman dönemi Osmanlı İmparatorluğu bulunmaktadır.

Öte yandan edebiyat ve görsel sanatlarda rönesans etkileri hala devam etmektedir; ki bilindiği üzere insan vücudunun idealize edilmesini öngören bu sanat akımı, yavaş ilerleyen oluşumunu ve ardından dönüşümünü 16.yüzyıl başlarında tamamlamıştır. Bu dönüşümü, rönesans insanın hayal edebileceği bir güç ve asalet ile, sonuçlandırmak için, dönemin sanatçıları ve zanaatkarları renk ve çizgileri birleştirerek şıklık ve uyumu amaçlayan yeni kıyafetler yaratmak üzere işe koyuldular.

Fiziksel güzellikteki bu onur,özellikle moda da iyice ortaya çıkan, hoşa gitme sanatının bu saflığı 16. yüzyılın lüks denilecek malzemeleri ile desteklenmiştir; Zengin, saf ve arındırılmış kumaşlar, kalın nakışlar, işlemeler ve süsler,mücevherler ve danteller...vs.

Belirtmek gerekir ki hiçbir dönemde, Grand Siécle'te dahi, insan güzelliğini mükemmelleştirme çabasının 16. yüzyıldaki kadar doruklara çıktığı görülmemiştir.



LÜKS VE EKONOMİ

1492'de Christophe Colomb tarafından Batı hindistan Kıyılarının keşfi ve de hemen sonrasında 1498'de Portekizli denizci Vasco de Gama'nın Afrika etrafından Ümit Burnunu geçerek Calcuta'dan Hindistan'a ulaşması ülkeler arası ticaret hayatına yeni boyutlar kazandırmıştır. Bir süre için Seville ve Lisbon, Venedik gemilerinin Alexandra'dan (1504) boş dönmesi üzerine Avrupa ve Amerika-Asya arasındaki ticareti kontrolleri altında tutmuştur.

Kostüm ve kıyafetlerin çoğu bu dönemde Portekiz ya da İspanyolların yardımsız biraraya getiremeyecekleri uluslararası ticari bir çeşitlilik kazanmıştı. Almanya, Flaman ve Fransız tüccarlar Seville ve Lisbon'a Doğu'dan gelen egzotik mallar, Mısır pamuğu, Fas, Irak, Suriye ipekleri, Hint pamuklu ürünleri ile bunlarla karıştırılıp kullanılabilecek hammaddeler getiriyorlardı.Böylelikle yeni merkezler; ticaretin yeni baş merkezi olan Lyon ve İmparator Maximillian'ın Brudges'in imtiyazlarını devrettiği (1488) Antwerp daha da önem kazanıyorlardı.

Bu durum karşısında Venedik, Milan, Floransa ve Genova şehirlerinde bankalar, ipek endüstrileri, dantel endüstrileri; başka bir deyişle kesim-dikim işinden gelişen endüstriler ilerleme kaydettiler. Bu endüstrilerin ürünleri artistik kaliteleriyle elbisenin en beğenilen elemanlarından oldular. İtalya'da olan bu gelişmeye karşılık Fransa, İngiltere ve Hollanda da yün endüstrilerini desteklediler; bu şekilde Avrupa'nın belli başlı ticaret şehirleri olan Genova,Venedik, Floransa, Lyon ve Paris'te zengin çevreler oluştu. Londra, Ausgbrg ve Münih'in 40.000, 50.000 hatta 100.000 olarak tahmin edilen nufüsları tüketim, ticaret ve dağıtımın merkezleri oldular.

Yükselen hayat standardı beraberinde lüks giyim ihtiyacını da getirdi ve bu ihtiyacı karşılamak için tacirler gerekli ham materyal ile beraber dokuma ve üretim ekipmanın da ticaretini yapmaya başladı. Bu ekipmanlar, örnek olarak baskı makinesi ve 1589'dan itibaren William Lee'nin bulduğu dokuma tezgahı, daha önceleri kumaş üreten şehirlerde ticaret kurallarına göre yasaktı.

Elişi endüstrilerinin kaynakları yetersiz olduğundan, o zaman kullanılan hafif İngiliz kumaşları ile yarışabilmek için önemli üretim merkezleri kurulmaya başlandı.Sanayiciler Ypres, Armentieres, Rouen, Languedoc ve Lancashire'a yerleşerek üretimi hızlandırdılar. Örnek olarak, IV. Henri hükmü altında Saint-Sever, Rouen'deki saf ve arındırılmış kumaşlar üreten Volf fabrikasının üçyüzelli dokuma tezgahı ve altıyüz işçisi vardı.

Köylerde de hayat değişikliğe uğradı, arazi sahipleri arazilerini otlaklara çevirerek yün üretimine geçtiler. Diğerleri de ipekböceği ve kumaş boyası için çeşitli ağaç ve bitki üreticiliğine, ayrıca da baskı makinesi üreticiliğine başladılar.

Tekstil üretiminin gelişmesi, kumaş boyasının ticaretini arttırdı. Kırmızı boya Ermenistan'dan; boya kökü Arabistan'dan; **** Brezilya'dan; Hint Adalar'ından veya Seylan'dan; çivit Bağdat'tan; safran Hindistan'dan ve Akdeniz'den ve kına ise Arabistan'dan ithal edilmeye başlandı.

16. yüzyılın ilk yarısında politik değişikliklerden endüstri ve reklamcılık alanlarındaki gelişmelerden ve Amerika'dan ithal edilen değerli metaller sayesinde zengin bir çevre oluştu. Bu zengin çevre kişisel zevklerine ve şıklığına önem veriyordu. Eskiye oranla daha az saray olmasına karşın, bu olan saraylarda bile lüks giyim ve ihtişam hiç eksilmedi. Bu saraylarda olacak herhangi bir baloya bol kürklü ve ihtişamlı ile gelinirdi.

Kastilyon 1528'de hareket tarzı ve davranış biçimi üzerine "İl Cortegiano" adlı bir eser yazdı.Bu eser daha sonra bütün avrupa dillerine çevrildi, ve bu eserde bugün "centilmen" olarak tanımlanan davranış biçiminin tanımını yaptı. Daha sonra bu tanım sadece saray asilzadeleri için değil; orta sınıf ve devletin tüm önde gelen bürokratları içinde geçerli oldu.

Bütün Avrupa'da saray nedimelerinin ve burjuvaların kostümleri çok lüks oldu. VIII.Charles, XI.Louis ve I.François orduları ile İtalya'ya girdiklerinde daha önce görmedikleri yeni sosyal zevkler ile tanıştılar. Balolar, efsanevi eğlenceler, turnuvalar, maskeli balolar hep yeni kostüm ihtiyaçları doğurdu. Floransa Platon Akademisi insan vücudunun ve Yaradan'ın yarattığı bütün güzellikleri kutluyordu. Fransızlar bu zarifliğin ve güzelliğin karşısında çok etkilendiler ve ülkelerine ressamlar, mimarlar ile beraber terzileride götürdüler.

Çok sayıda İtalyan işçisi Lyon'a, Paris'e ve Tours'a yerleşerek Fransız saraylarına hizmet vermeye başladı.Fakat İtalyan modası Fransız stilini şekilden çok materyal ve süste etkilemiştir.

İngiltere'de VIII.Henry birgün katibi Kardinal Wolsey'i çoban kılığına girmiş oniki lordla otururken buldu. Bu lordlar altın ile süslenmiş saten elbiseler giyiyorlardı. Holbein, sarayda giyilen bu muhteşem yelekleri ve pırlanta kuşakları yazdı.

Fakat bu muhteşem ihtişamın bir de finansal tarafı vardı.1557-1559'daki kriz fiyatlarının genel olarak yükselmesine neden oldu. Mali bakımdan mahvolmuş aristokrat aileler burjuvalarla dost olup kendilerine sarayda yer edinmeye çalıştılar fakat çalışanların, sanatkarların ve halkın genel hayat standardı düştü. Buna bi de yapılan dini savaşlar eklendi.Aşağı tabakanın fakirliği giydikleri son derece az ve kötü giysilerden anlaşılabiliyordu fakat bu o zaman yapılan resimlerin hiçbirinde gerçekçi bir şekilde yansıtılmadı. Çünkü ressamlar hala saraylardaki ihtişamın ve zengin şehir yaşantısının resmini yapıyorlardı. 16.yüzyılda Callot ve Le nain gibi sade halk yaşantısının resmini yapan ressamlar yoktu. Bunlar 17.yüzyılda ortaya çıktılar.

İTALYAN KIYAFETİ

13.yüzyılın sonundan itibaren Avrupa modasına hakim olan italyan moda akımı, 15.yüzyılın ikinci yarısından itibaren bu etkisini yitirmeye başladı. Bu zamanda yarımadanın ortaçağ bölümlerinin zenginliği batı Krallıklarının dikkatini çekti.15.yüzyılın ikinci yarısında Fransa, İspanya ve Hollanda birleşti ve bu da ekonomik gelişmeyi beraberinde getirdi.

15.yüzyılın sonunda İtalyan kostümü Fransız, Alman ve en çok İspanyol modasından etkilendi. 1494 'te Ferrara'daki mantolar İspanyol tarzından etkilendi. Kadınlar önemli toplantılarda ve kutlamalarda çok ihtişamlı olan İspanyol kostümlerini tercih ediyordu. Bunun en iyi örneği ispanyol soyundan olan Lucrezia Borgia'dır. 1491'de Beatrice d'Este ve Ludovico il Moro 'nun düğün töreninde bütün kadınlar İspanyol tuvaletleri giymişlerdi. Alman stilinin etkisi İspanyol stiline oranla daha az olsa da 1504'te Venedik idaresine Alman stilindeki kıyafetlerin giyilmesini yasaklatacak derecede vardı.

1494'ten önce fransız stili etkisini esas olarak Piedmont'ta gösterdi ve İtalya'nın yeri kalan kısmında o kadar etkili olamadı. Fransız stili denince akla genellikle ayakkabı ve şapkalarda olan stil geliyordu. Ama Naples seferi bunu değiştirdi ve Fransız akımnın güçlenmesine sebep oldu. VIII.Charles İtalyanların zerafet ve gösterişte zayıf olduğunu bildiğinden muhteşem bir kıyafet ile İtalyan halkının karşısına çıktı ve bu akıllıca hareketiyle bütün İtalyan halkının beyenisini topladı. Böylece VIII.Charles'ın kendisi İtalyan stilinden etkilenirken İtalyan halkı da Fransız stilini kendi kültürüne ve zevkine uydurdu.

Venedik'te ve Kuzey İtalya'da geniş Fransız pelerinleri giyiliyordu.Büyükelçi Calco Sforzu ailesinin
işbirliği için Sekizinci Charles ile anlaşmaya gittiğinde,daha önce İspanyol etkisi altında kalmış olduğunu gördüğümüz Beatrice d'Este Calco'nun sekreterine kendisine Britanya'lı Anna 'nın giydiği kostümlerin
tariflerini getirmesi için emir verdi.Kocası Ludovico il Moro'da kendisine ressamların resimlerini getirmesini
emretti.Bundan da anlaşılacağı gibi ilgi çok büyüktü.

Bu uyum döneminde,evvelki dönemin eksantrikliklerine karşı kampanya devam etti.1512'de Cenova
ve Milan'da ve 1520'de Roma'da derin dekolteye karşı kurallar koyuldu.1514'te Venedik'te ihtişam kuralları
koydu ve bir de kontrol merkezi kurdu.Bu kuralları belki de 1498'de Floransa'da yakılan ve Medici ve bayağı sanata karşı olan Savonarola'nın gecikmiş etkisi olarak yorumlamalıyız.

16 yy'da yaşayan bir Floransa tarihçisi,B.Varchi,şöyle yazmıştır:'' 1512'den beri kadın ve erkek giyiminin zerafet kazandığına şüphe yoktur.İnsanlar artık o bol kolları uzun,önleri kısa gömlekleri giymiyorlar... veya o önleri yukarı kaldırırılmış şapkaları... veya o komik topuklu ayakkabıları da giymiyorlar.
Mantolar ise doğal olarak siyah..."

1538'de Alessandro Piccolomini tarafından yazılan " Rafaella ve Margherita Arasındaki Söyleşi " de
moda, 'zengin ve hoş' olarak anlatılmıştır,ve bir kadın için en iyi şeyin "kendi modasını kendisinin hayal etmesi" olduğu söylenmiştir.

Sadece zevk değil, fiziksel görüntü de değişti ki bu fenomen daha sonra modada bir çok kez tekrarlandı.İtalyanlar balık eti kadınlardan hoşlanmaya başladılar.Montaigne'e göre bu akım kadınları şişman ve geniş gösteriyordu. Bu kadın tipi önceleri Palma Vecchio ve Bernardini'nin tablolarında temsil edilmiş, sonrasında Tiziano, Bronzino, Sodoma ve Palma Giovane tarafından da eserlerinde buna yer verilmişti.Kıyafetler, çeşitli süsler, al renkte brokarlar , bükülmez biçimde katlanmış kadife kumaşlar ve de altın, yakut, zümrüt, elmas gibi değerli taşlarla bezenmiş kuşaklarla donatılmıştı.İtalyan Rönesans artistlerinin elinde şekilenen 16.yüzyıl İtalyan modası, yüzyılın sonuna doğru toplumun içinde önemli yerlerde giyilecek kıyafetleri yönlendiren bir işaret oldu.

İTALYAN MODASINDAKİ İSPANYOL ETKİLERİ

1525'teki Pavia Savaşı V.Charles lehine sonuçlanınca İspanyol egemenliği yeniden göründü; bu egemenlik kıyafetlerin detaylarında olmasa bile genel görünümüne büyük ölçüde yansıdı.V.Charles'ın sarayına ait kıyafetlerdeki beli ve göğsü saran iskelet sistemi ve de katların bükülmeden oluşturulan tanzimi, İtalyanın zengin kumaşlarına ve moda stillerine yansıdı.

Bu İspanyol etkili kürklerle bezenmiş ipek bluzlar ve kadife pelerinler ve şapkalar sadece erkekler tarafından değil aynı zamanda kadınlar tarafından da çok tutuluyordu ki yüzyılın sonlarına doğru saray kadınlarının dışında orta sınıfa mensup kadınlar bile erkek çizgisi taşıyan bu kıyafetleri taşımaya başlıyorlardı.

İspanya, ayrıca modayı siyah rengin baskın kullanılması konusunda da etkilemişti, özellikle de Tiziano'nun tablolarında görüldüğü üzere erkek kıyafetlerinde siyah rengin kullanımı ön plana çıkmıştır. Kadınlarda ise daha çok ön plana çıkan renk yeşil, lacivert veya koyu mordu. Fakat Lucrezia Borgia, Laura Bentivoglia'nın İsabella d'Este'ye yazdığı bir mektupla siyah ve altın rengin arasındaki inanılmaz güzellikteki uyumu belirgin bir seçimle gösterdi; bu mektupta Laura Bentivoglia, İsabella d'Este'ye siyah ipekten dokunmuş, dar ve işlemeli kollara sahip esvabını tasvir ediyordu. Baldassare Castiglione " 2. Cortegiano" da siyahın bir elbiseye zerafet verdiğini söyledi ve siyah olmazsa koyu bir rengin kullanılması gerektiğini belirtti."Geri kalan içinse ben, kostümün İspanyol halkının ağırlığını temsil etmesi gerektiğine inanıyorum".Fakat aynı zamanda yabancıların İtalyan stiline yaptığı etkiden de şikayet ediyordu.

Yüzyılın sonuna doğru İspanyol etkisi daha çok görülmeye başladı.Salviati,Bronzino.Moroni ve
Barrocchio'nun muhteşem portrelerinde bütün kadın ve erkekler hep İspanyol akımına uygun kıyafetlerini sergilediler.

Bir kadının kostümü genel olarak dış elbiseden(gamurra), ortaçağdaki cübbeden kalma,pahalı nakışlarla bezenmiş daha uzun bir iç elbiseden(sottana) oluşurdu.Eteğin kenarları uzundu ve genelde yukarı
kaldırılırdı.Elbise kolları bazen bol bazen ise apoletlerle süslenmiş ve dar olurdu.Bu kıyafat genellikle bir
peçe ile tamamlanırdı.Samandan yapılma şapkalar ise ancak yüzyılın ortalarına doğru görülmeye başlandı.

İspanyol kadınlarından etkilenen İtalyan kadınları iç eteğin şeklini ve takunyalarının yüksekliğini değiştirerek daha dik bir silüet oluşturdu.Bu değişikliklikler İtalya'nın Venedik haricinde İspanyol etkisinin
altında olduğunu ve böyleceeski Avrupa merkezi olma niteliğini kaybettiğini gösterir.5.Charles'ın resmen hükümdarlıktan çekilmesinden sonra İtalyan kostümü İspanyol Krallığı ve Haspurg kutsal Roma İmparatorluğu'nun etkisi altında giderek kötüleşen sosyal ve ekonomik idaresini yansıtır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 22-01-2007, 10:32   #2
Forumun Basketçisi
 
AyTeK54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

teşekkürler arkadaşım
__________________
вιzє єğℓєηмєуι уαηℓış öğяєттιℓєя çüηкü σηℓαя нιç "ραѕ¢αℓ ησυмα" ιℓє ∂ιѕ¢σуα gιтмє∂ιℓєя...
AyTeK54 Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 11:42 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580