|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
28-02-2007, 14:54 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 |
ESKİ SOKAK Küçük ahşap bir dizi evlerdi On yıl önce o sokak. Sonra geniş caddelere çıktık Apartman - - sizden uzak. Çocuklar orda büyüdü Orda okula gitti, Komşunuzduk ama görüşemedik Hiç vakit yoktu. Sizdendik, yalnız biraz okumuş, İki kadın, bir erkek, iki çocuk Uykulu, acele bir karıkoca Bizdik geçen önünüzden başları eğik. Akşamları çanta, file - - yorgun, ağır Dönerdik eve. Bir hamal bile tutmaz, cimriler! Diye düşünürdünüz her halde. Bilmezdik, siz (Hiçbir şey paylaşılamazdı) Çarşılardan neler getirirdiniz (Herkese kendi telaşı) . Girer miydi evinize, yer miydi Turfanda bir meyva, iyi bir besin Kalın kağıtlarda çöplerimiz - - Çocuklar görüp imrenmesin! Açılan kapıyı hemen kapatmak Karşılıklı gizlemekti bir şeyleri. Gelip gidenimiz olurdu ya Gülüşmeler bizden değildi. Kimi günler evdeydim Masada kağıtlara kapanarak. Ne de çok çocuk Sesleriyle dolardı sokak. Bir cami avlusunda kuşlarca Bunun sekiz, onun on - - duyardım. Ürküp kaçmasınlar, pencereden Yavaşça bakardım. Hadi ben çok sigara - - öksürükler Hele çalışırken. Ya gece yarısı, göğsü parçalanırdı O kadın, iki ev öteden. Bilmezdik kaç nüfus her hane Duyulurdu sertçe sesi bir kapının: Bağıran bir erkek boşluğa karşı Ağlayan bir genç kadın. Kimdin sen, karşımızdaki ev, Sarı ampul söner onbire doğru. Eğilirdim, havasız sokak - - Camlar kararırdı. Bitmezdi makinede dikişin, Kimdin sen, bitişik komşu? Üç yavrunla kalmışsın Bir tanıdık söylemişti. Kimsin sen - - sorsaydım hepinize, Gelirdi aynı yankı hepinizden: Sana mı kaldı, işine bak, Kimsin sen? Bilinmedi, ne çare, sizdendik, Yalnız biraz daha iyi yaşamaya özlemli. Şimdi aynı uzaklık, aynı utanç, Düşündükçe o sokağı, o evleri.
__________________ Besiktas JK . | ||
|
28-02-2007, 14:55 | #2 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | EVLERLE SAVAŞ Körükler cılız olmak Evlerin hiddetini, Evlerle savaşımız Savaşların çetini. Evler her gün yollar bizi dışarı : - Git, getir ! Emredilen ekmeği akşamları Alın terlerimiz getirecektir. Evler ezer insanları dağ gibi, Dışarıdan küçücük ! Çeker evler boynumuzdaki ipi : Taşı develerce yük ! Nedir anlamıyorum Evlerdeki hırsı : Cansızlarla birlik Canlılara karşı. Tencerenin azgınlığı başta. Sofralarla beraber : - Getir ! Dünya durdukça Tencere pişirecek, sofra eritecektir. Eşyaların azgınlığı tamam Hepsi evlerden taraf. Kopar musluk, kırılır cam Hiç yoktan bir masraf. Geri mi kalır kumaş, deri Onlar da zalim, kalleş. Alalı kaç gün oldu Eskir üst baş. Erzaklar halimizden anlasa ya. Anlamaz. Biter sabun, biter şeker, biter yağ Biter gaz. Bir yılan güneşlerde uyanmış "Ateş yak" der oda. Dışarda karakış, İstersen yakma. Körükler cılız olmak Evlerin hiddetini, Evlerle savaşımız Savaşların çetini.
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:55 | #3 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | BİR ÖLÜMDEN KALANLAR Doğuşundan beridir sakladığı Tanrının bir emaneti vardı. Yatağa düştü, Üçüncü gün akşam üstü, geri verdi güler yüzlü. - Kalsın bende temelli, diye ağlar bazıları. - 'Pişirdiğim aşla, bağladığım başla gideyim, Üç gün yatak, Dördünde toprak olsun yerim! ', derdi. Geleni gideni yokkken gençliğinde bile, Akşamları gizli gizli, bilinmez Kimi gözlerdi? Tanrının sevgili kuluymuş, Muhtaç olmadan öldü. Ama gözleri yine kapıdaydı, Belliydi birini beklediği. Son sözü bir kadın ismi oldu, hiç duymadığım. Lakin anlaşılamadı gitti, söylemek istediği. bu şiiri hep içimi burkar, yolun sonunda gidilecek bir yol daha kaldığı, beklenen birinin daha olduğu düşüncesi bunaltıyor insanı...
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:55 | #4 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | Mavi Işık Sen bir çiçeksin, Annen saksı. Azıcık hastalansan Odalar yaslı Sevincimiz, üzüntümüz Hep sana bağlı, Senden gelir gücümüz Doğan güne karşı Bizim çocukluğumuz Karanlık paslı, Sen güneşlerde yaşa Altın saçlı! Gökten düşen mavi ışık, Mavi ışıklarda dünya. Evlerin yaşaması Sen olunca.
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:55 | #5 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | ZOR GECIT Sen, şu evvelce de yazdım: Siyah gömleğinde ince... Olmuyor ki ha deyince Hayat bütün bütün zalim. Devran döner. Âdem-Havva üstüne, Dünya evlilikle baki. Ama hayat dedikleri Güçleşmekte günden güne. Seni, beni üzen dertte Çarpar bir milletin kalbi, Halkın çoğu bizim gibi Bunun lafını etmekte. Geçer, hepsi geçer elbet; Daralmış gönüller ferahlar. Gelir o eski sabahlar, Memleket eski memleket. Behçet NECATiGiL
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:55 | #6 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | SOLGUN BİR GÜL DOKUNUNCA Çoklarından düşüyor da bunca Görmüyor gelip geçenler Eğilip alıyorum Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya büyük şehirlerin birinde Geziniyor kalabalık duraklarda Ya yurdun uzak bir yerinde Kahve, otel köşesinde Nereye gitse bu akşam vakti Ellerini ceplerine sokuyor Sigaralar, kâğıtlar Arasından kayıyor usulca Eğilip alıyorum, kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya da yalnız bir kızın Sildiği dudak boyasında Eşiğinde yine yorgun gecenin Başını yastıklara koyunca. Kimi de gün ortası yanıma sokuluyor En çok güz ayları ve yağmur yağınca Alçalır ya bir bulut, o hüzün bulutunda. Uzanıp alıyorum kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ellerde, dudaklarda, ıssız yazılarda Akşamlara gerili ağlara takılıyor Yaralı hayvanlar gibi soluyor Bunalıyor, kaçıp gitmek istiyor Yollar, ya da anılar boyunca. Alıp alıp geliyorum, uyumuyor bütün gece Kımıldıyor karanlıkta ne zaman dokunsam Solgun bir gül oluyor dokununca.
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:56 | #7 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | SEVGİLERDE Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı. Bitmeyen işler yüzünden (siz böyle olsun istemezdiniz) Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi Kalbinizi dolduran duygular Kalbinizde kaldı. Siz geniş zamanlar umuyordunuz Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek. Yılların telaşlarda bu kadar çabuk Geçecegi aklınıza gelmezdi. Gizli bahçenizde Açan çiçekler vardı, Gecelerde ve yalnız. Vermeye az buldunuz Yahut vakit olmadı. Behçet Necatigil
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:56 | #8 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | Bir Kış Akşamı Pencereye kar düşünce Çalar akşam çanı uzun, Evi düzen içinde Hazır sofrası çoğunun Gezgin-göçebe kimi de Gelir karanlık yollardan kapıya Toprağın serin özsuyu Açar altın, kemer ağacında. Yolcu girer içeri sessiz, Eşiği taş yapar acı. Duru aydınlıkta, sofrada Ekmek, şarap parıltısı. Behçet Necatigil
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:56 | #9 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | Ses Kopan çığlar altında kalanlar olduğu Oysa görülüyordu. Bir kadının ilerde Bir şeyler hıçkırdığı; Bir erkeğin, birine, Görünmeyen birine bir şeyler seslendiği Oysa görülüyordu. Ama duyulmuyordu.-Ses! Sanki ses olmayınca hiçbiri olmuyordu. Behçet Necatigil
__________________ Besiktas JK . | ||
28-02-2007, 14:56 | #10 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006
Mesajlar: 17.217
Tecrübe Puanı: 37 | Korku Çiçekleri Ne peygamber-, ne de can çiçekleri Ne de buhûrumeryem; Hep korku çiçekleri Oldu saksılarımızı süsleyen. Ürkek bezgin baktığımız göklerden Yarınlara güvendi umduğumuz. Çocuklar, evler ve ekmek... Ama mutlu muyuz? Zehirli, yeşerirse toprakta Bir tohum, içtiği baldıranlardan Açar korku çiçekleri, yozlasmış tür. Yeni aşı ister, budamak ister Bizden geçmiştir. Vardığımız her çizgi bir duvar kesildi Kaygan küfler aşamayınca. Ve ne olur bilirsin Ve güzeldir dünya... Yaşamayınca.. Behçet Necatigil
__________________ Besiktas JK . | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |