18-06-2009, 17:44
|
#1 |
∂υмαη ѕα∂є¢є ∂υмαη
Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 46
Mesajlar: 1.883
| Yürüdüm, koştum, ıslandım yağmurlarda...
Birden bire takılı kaldı gözlerim bana asılı duran bakışlara.
Durdum seyrettim. Dinledim, bekledim, kaybolmayı denedim.
Aklımı fırlatıp çürümek istedim.
Ruhum bırakmadı beni. İçimde çocukluğumun yazlık sinemaları vardı.
Tarık Akan'lar, Filiz Akın'lar, Türkan Şoray'lar...
"Rica ederim bu bahsi kapatalım beyler" vardı. Kapadım...
Sonra körlükler vardı, ihanetler...
Kötülük yapan kötülük bulurlar vardı, iyiler kazanırdı.
Afilli bir "son" yazısında kendi filmimin perdesinde ,
Kaderime tek rollük bir hayat biçmek vardı.
Bir Cüneyt Arkın olmayı hiç başaramadım.
Çünkü ironik bir senaryonun rolünü hiç bir zaman hak ederek oynamadım.
Susuzluğumu dindiremediğim ben,
Suyumu sonsuzluğumu gördüklerime vermişim meğer...
....
..
__________________ Hayat Bu İşte! Kanatlanıp Gitmek Dururken..
Dört Duvar İçinde Hapsolursun..
Yaşamak İçin Bir Neden Ararken..
Ölmek İçin Bulursun.. ..derin.. üf..
|
| |