Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16-08-2009, 19:38   #1
mrve_bJk
jet Lee'm...
 
mrve_bJk - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Git, Kendini Daha Fazla Sevdirmeden.. (Bobo)

GİT, KENDİNİ DAHA FAZLA SEVDİRMEDEN..

Ve Çark-ı Felek döndü döndü, transfer sezonunun kapanmasına 2 hafta kala, BOBO’nun tam üstünde durdu…

Artık BOBO ya St.Etienne’e gidecek, ya da “paragöz”, “ruhsuz”, “isteksiz” damgasını yiyecek.

………

BOBO’yu Ocak 2006’da Tigana’nın beğenisine sunduğumuzda, kulübü Corinthians’da forma şansı bulamadığı için bavulunu toplamış G.Kore ligine doğru yola çıkmak üzereydi. Tigana, araştırmasını yaptı ve “evet, bize faydalı olabilecek bir oyuncu ama ne yazık ki G.Kore’ye transfer olmuş”, dedi. Biz de, kendisini Seul uçağından indirdik ve İstanbul uçağına bindirdik. BOBO kiralık olarak Beşiktaş’a transfer oldu.

Bu kulübümüz için bir ilkti. Malum, ülkemiz genelde yaşı ilerlemiş, ismi duyulmuş oyuncuların cennetidir. Muhtemelen, kulüp tarihimizde ilk defa yabancı oyuncu hakkımızı 20 yaşında, kendi takımında dahi yedek olan bir oyuncu için kullanıyorduk.

Bobo yarım sezonu kiralık olarak oynadı ve ilk Fortis Kupasının kazanılmasına katkı yaptı. Sezon sonunda, bugün kendisini takip eden Fransız kulüpleri yine devredeydi. O günkü menajeri bize açık açık kendi menfaati gereği oyuncusunu Fransa’ya götürmek istediğini söylemişti, ama BOBO ağırlığını koydu, “Ben Beşiktaş’ta kalmak istiyorum” diyerek 3 yıllık anlaşmaya imzayı attı (yıllık sadece 450 bin Euro karşılığında).

Çünkü sevdalıydı.

İnönü’ye ayak basan her oyuncu gibi O Kartal’a, eşi Raquel de İstanbul’a vurulmuşlardı.

2. sezonunda da hem Süper Kupa’yı hem Fortis Kupası’nı kaldırdı, tabii arkadaşlarıyla birlikte. Şampiyonluğun Final maçı olarak görülen Fenerbahçe maçına BOBO’yla başlamadığı için çok eleştirildi Tigana.

Bugün 5.5. milyon euro teklif eden St.Etienne o sezon sonunda 7 milyonluk teklifle geldi. Ve yönetim o dönem değerini 10 milyon Euro olarak belirledi.

Ertesi sezon hiçbir kupa kazanamadı takım. Ama İnönü’de çok güzel günler yaşandı yine de; Liverpool zaferinde, Marsilya galibiyetinde yine BOBO’nun golleri vardı.

Aynı yıl başka bir gururu daha yaşattı BOBO bizlere. Dünya sıralamasında 1 numara olan Brezilya Milli Takımı’nın maç kadrosunu okuyan futbolseverler, ilk defa bir oyuncunun adının yanında (Besiktas JK – Turkey) açıklamasını gördüler.

Sonra Belediye maçında gördüğü kırmızı kart yüzünden, kulübün bir yetkilisi çıkıp “BOBO Şampiyonluğu sattı” dedi (satmak (???) : Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek). Halbuki aynı anda, o kartı gösteren hakemi de bu hatalı kararı yüzünden yerden yere vuruyordu kulüp yönetimi. Yetmedi, o günlerde medyada BOBO’nun dizinin ciddi olarak sakat olduğu haberleri yer almaya başladı.

Allahtan bu tutuma jet reaksiyon İnönü’de geldi, en yüksek desibelden :

“ BOBO’YU SATANI BİZ DE SATARIZ”.

İyi ki kaldı BOBO ve çifte kupalı müthiş zaferin altına da kalın bir imza attı, arkadaşlarıyla birlikte (gerçi bu seneki şampiyonluklarda hiçbir zaman onun ismi ön plana çıkmadı, ama özellikle, kaybedilseydi muhtemelen tüm umutların kaybolacağı, İnönü’deki Trabzon maçında bitime az kala attığı gol, Kocaeli deplasmanında attığın 3. gol ve yine ligdeki Fenerbahçe yenilgisinin ardından oynanan Kupa Finali’nde attığı goller çok kritik gollerdi, bence).

Ama artık veda vakti geldi Sevgili BOBO.

Baş Kumandan Mustafa Denizli’nin yeni sezon planında öncelikli yere sahip değilsin (aslında geçen sezon da değildin ve bunu bilmek seni çok yordu). Çifte Kupalı tarihi zaferin baş mimarı Mustafa Hoca’nın bu tercihine herkes saygı duymak zorunda.

Yönetim de başka bir kulüple anlaşmış. Demek ki, onlar için de vaz geçilmez değilsin. Vaz geçilmez olmadığını bilmeyi göğüslemek kolay değildir 24 yaşında.

Bu taraftar seni sevdi. Sen de bu sevginin karşılığını verdin, bence.

Ama bu sevda yıprandı artık.

Gerçi, biliyoruz ki, kalırsan sen yine gollerini atmaya devam edecek, taraftar da seni bağrına basmaya.


Ancaaak, atamadığın zamanlarda medyada hep “isteksizliğin”, “asık suratlılığın”, “paragözlüğünden” bahsedilecek. Sakatlansan, aklı Avrupa’da diyecekler.

Kalırsan, kontenjan sorunu ve kadro yapısı sebebiyle hep 90 dak. oynaman da mümkün olmayacak zaten.

St. Etienne Fransa’nın çok köklü bir kulübü, ama Beşiktaş’ın yanında bir “köy takımı” gibi kalır. Onun için, tabii ki ekonomik haklarını sonuna kadar savunacaksın. Hakkını al ve git Sevgili BOBO.

Aynı, zamanında Feyyazın, Mansızın, Pascalın yaptığı gibi, mecburen git.

Git ki;

“Günah da senden gitsin”. Sevgili BOBO.

Erdil Arpacı

Gözlerim doldu ya çok fena bi yazı.
__________________
.
..
...
.....

Aslolan Hayattır. Hayatta BEŞİKTAŞ.




mrve_bJk Ofline   Alıntı ile Cevapla