bana göre hücumda etkili olamamamızın en büyük nedeni hazırlık kampı sırasında çok az maç yapmamızdır.. Rakiplerimiz kolay rakiplerle egzersiz yaparken biz direk lyon, porto gibi takımların karşısına çıktık.. Bu maçlarda da önceliğimiz gol atmaktan çok gol yememek üzerineydi.. Şimdi ideal kadrona ismail, ferrari, erhan, fink, nihat gibi 5 tane adam yerleştirmeye çalışıyorsun ama buna kaşılık hazırlık maçı yapmıyorsun.. Malesef denizli'nin bu hazırlık maçlarına karşı gıcığı var.. Milli takımda da aynısını yapıyordu ve turnuvalara hep çok kötü başlıyorduk.. Şimdi diyebilirsiniz ki siirt köy hizmetleri gibi takımlarla maç yapmanın ne anlamı var.. Anlamı şu idmanlarda çalıştığın hücum organizasyonlarını ekzersiz yapacağın en uygun ortam bu tür zayıf takımlarla oynamaktır.. Şampiyonlar ligi seviyesindeki takımlarla bu organizasyonları ekzersiz edemezsin çünkü adam sana zaten futbol oynama şansı tanımıyor.. Antep maçındaki hızlı ama çok fazla acele futbolu buna bağlıyorum.. Biz şampiyonlar ligi formatiyla oynamaya çalışıyoruz ligde.. Bu kadar acele oynamamıza ve hata riskimizi arttırmamıza gerek yok.. Daha çok ve sakin pas yaparak, topu dolaştırarak ve yer değiştirerek rakibin yerleşme hatasında doğacak bir zaafı kollamlıyız.. Türkiye ligindeki her takım bu hatayı yapacaktır ve biz de golü bulacağız.. Golü bulduktan sonra bu takımın türkiyede maçı vermesi çok ama çok zordur bana göre.. Çünkü defansif anlamda yerleşik durumdayken ancak yan topta yapılan bir hatayla gol yeriz.. Kadro zaafına gelirsek ibrahim kaş ve Tabata'nın gelmesiyle eksik olan 3 bölgeye hiç olmazsa bir transfer yapmış olduk.. Bu iki futbolcu da futbolumuzu ileriye taşıyacaktır bence.. Eksik tek nokta forvet hattında Bobo yerine alınması gereken adam.. Bu bölgeye nihat yada holosko'ya partner olacak bir uç santrafora ihtiyaç vardı ama maalesef alamadık.. Dolayısıyla Bobo ve nobreye mecbur kaldık.. Maalesef bu 4 adamdan bir uyumlu ikili ben çıkaramıyorum.. Batuhan bile daha uygun geliyor ama onun da durumu malum.. |