Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-10-2009, 22:53   #1
Mehmet
 
Mehmet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Ben Seni Uyutmak için Sevmedim

Click the image to open in full size.

Kalemizi Adem’in koruduğu sağ bek Süleyman idi, Fik-retli, Necdetli santrafor Boralı ve yamuluyorsam düzeltin, Mehmet Ekşi’li kadro zamanı.
Ortaokul vardı o zamanlar,tahta tekerleklerden plastiğe yeni geçildiği zamanlar. İstinye park daha açılmamıştı. Reykart’ın abisi Neskenz’in yaman bir topçu olduğu devir; hiç değişmedi valla o zamanlar da sarışındı. Neyse, dersleri on hayalindeki sırt numarası dokuz, sorumluluk sahibi kibar mı alıngan, o zamanlarda kırılgan, Messi kadar kısa Gattuğzo kadar çirkin ve sevimli, sbs derdi olmayan bir talebeydim; ‘Arda’sıydım öğretmenlerimin ve sınıfın başkanıydım. Boş derslerde gürültü olunca ben giderdim kuru gürültüye. Konuşanları yazar nöbetçi öğretmene verirdim; dayak yerler sonra da beni hırpalarlardı. Bir boş derste konuşanları yazar gibi yapıp o günkü Beşiktaş onbir’ini yazdıydım. Müdür muavini kontrole gelmiş, elimden isimler yazan kâğıdı aniden almıştı. Sınıfta doğal olarak bir Adem bir Süleyman arayıp top Fikret’e gelmeden durumu anlayınca sol elinin işaret parmağıyla ‘gel bakayım sen odama’ yapmıştı.
Futbolun şiddetle ilintisini o odada anlayacak ve her Beşiktaşlı topçu için sağ ve sol yanağa sıralı olmak üzere birer okkalı osmanlı yiyecektim; Beşiktaşımıza can feda da fena acıdıydı be.
* * *
Şiddet, futbolun yavuklusuymuş meğer. Havaalanlarımızda görmek istemediğimiz kart gerektiren sert hareketler. Fenerbahçe yönetiminin içten ve alkışlık tepkisi dışında olay hemen unutmaya değer. Bizimkinin kankası Adnan Bey’den bir ses çıkmadı gerçi onlar çok samimi belki istinye parkta bir moral yemeği yemişlerdir başbaşa. Federasyon, en başta kınaması gereken kurum, Ankaraspor olayına fazla takılıp unutmuş olabilir mi, yeri gelmişken bir adamın soyadı Kurnaz olunca ona inanmak ne zor oluyor yahu?
Sonuçta kamuoyunun beklentisi gerçek oldu Beşiktaş tribünleri yine karıştı. Gerçekleri gizli adı ‘kantarın topuzu’ olan bu köşede okuyacaksınız ‘futbol dilencisi’ kadar yaratıcı bulmadığım için gizliyorum şimdilik. ‘Dilenci’yi yeni yönetimin sınıf başkanı yapacağız umarım şarkılarla türkülerle; yumurta ile değil ama. Akıl, erdem ve ‘güzel oyun’ dilenirken camia olarak.
* * *
Çarşı, akla ve demokrasiye karşı değildir; doğrusunu yapıp takımını destekleyen ‘yeni açıkçıları’ susturarak başkanına ‘yeter’ diyorsa gözü dönmüşcesine, ‘başkanın adamlarına’ inat olsun diyedir ki Denizli maçında tribünlerde pek rastlanmayan şüpheli ve maksatlı kişilerin olduğunu okuduk, sebep oldukları gerilimi rezaleti üzülerek izledik; tahrik ve provokasyon fare doğurdu, akıl bozuldu ‘******** yönetim...’diye başlayan bir öfke çığlığı meydane geldi. Doğru adresten sapıldı; iyi niyetle çalışan masum ve günahsız yöneticilere de ayıp edildi.
Ben Beşiktaşlılığı düne kadar tek bir eksen üzerine oturtur öyle anlam verirdim saf saf. Eski başkanların küfürle tacizle gönderildiği günlerde nasıl yabancılaştıysam yine öylece kalakaldım. Felek derin bir top attı hayat vurdu direk dibinden gol oldu. Yine yedik; yakın geçmişimizin sıkıcı senaryosuyla başbaşayız ki biz bu filme daha önce defalarca körmüşüz. Beni iki kupayla kandırıp uyutamazsın Ferit, mahalleye geldik lütfen artık git!
* * *
Senaristler reytink kaygısında olmalılar ki çok şey oldu ‘türksel ligi’ dizimizde. Asker Bülent, ‘Süleyman Turan’ onuruyla acılı arabesk gitti, şimdi adı darbeci general emriyle lige çıkarılan bugünün bas-konuş, gök-çek takımı ile anılıyor; yakışır mı. Yurgen Rober biraz beklerse yeni bir takımı olacaktır; başına gelenlerden sonra onu büyükşehir hayaliyle evinden kaçan saf köylükızı Fatma Girik’e benzetebiliriz. Reykart’ın Gökhan Zan’ın sakatlığı ile ilgili Kadir İnanır tavırlı ‘milli’ şikâyeti baş sorumlu ‘Erol Taş’ın kulağına giderse filmin finaline yürek dayanmaz. Görüp rastlaşacağız gerçeklerle, bakalım Mustafa Denizli ile geçtiğimiz hafta istinye parkta rastlaşmadık; dolayısıyla aklıma takılan soruları kendisine iletmedim. Fakat kendileri ‘Fener’den daha iyi oynuyoruz’ buyurdular beri içim rahat. Şans faktörü bu kadar önemli ve inanılır bir mazeretse ara transferde şans alalım gitsin.
Beşiktaşın başkanına atılan yumurtalardan biri kafama isabet etti benim; düşünceli omlet oldum. Aklım bozuldu; bu hafta bu yazıdan bir gol çıkmaz, ‘alt’ olur bu yazı. Bizim hocaya göre ‘bizim kadar oynayan Fener’in ‘onda on’u garanti ve maçları ‘üst’ olur. Cimbom yine puan kaybederse alt-üst olur. Olmasın. Sonu bilinen yol haz vermez bana Guti kadar ve Benzema’z kimse sana tavrına kurban olduğumun Çeşmelisi. Galaktikos’lar da kaybeder; bir yıldız daha kayacaksa Beşiktaş semalarından sen olma hocam; O olsun.
* * *
Hakkı Yeten varken gugıl yoktu, ben ortaokuldayken de, sevdamızın önderi Seba döneminde de. Şimdi ben gugıla o asil isimleri yazıp arama yapsam yüzbinlerce duygu yüklü kayıt bulurum. Koltuğa yapışıp apışıp kalmış görmez anlamaz başkanlar var şimdi hakkında gugılda tek bir güzel söz bulamayacak. Sınıf başkanlığından kabul görmeyen istifalarım olmuştu, bizim sınıf beni severdi çünkü. Tüm camia kabuslardayız; sıçrayarak uyanıp üt direğe çarpıyoruz kafalarımızı. Seviyoruz Beşiktaş’ı O’nu sevemediğimiz kadar. Topun tamamı kaderin çizgisini geçene dek böyle sürecek. Tarih kötüleri de yazar insanlık iyileri anar. Şarkılardan fal tuttum ikimize kaç kere; feleğe Petir Çeh bize hep Rüştü düştü. Düşler sokağında severim seni.

Feridun Düzağaç
__________________
Besiktasforum.NET

KayıpKentinYakışıklısı.

Konu Mehmet tarafından (08-10-2009 Saat 22:56 ) değiştirilmiştir..
Mehmet Ofline   Alıntı ile Cevapla