Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28-10-2009, 12:26   #1
alpler
Dişi Kartal
 
alpler - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Beşiktaş Sevgisi Bedava Değil

Deplasmandaydım…

Kelimenin tam anlamıyla, yabancı sahadaydım…

Eskişehir Atatürk Stadında, Eskişehirlilerin arasında maç seyrettim…

Kendi adıma, söylemeliyim ki hayli sıkıntılı bir durumdu. Sağım, solum, önüm arkam Eses taraftarlarıyla doluydu, doğal olarak, duyduklarım da Beşiktaş aleyhine cümleler oluyordu… Her söylenen kötü cümle, benim içime kurşun gibi oturdu…

Dakikalar geçtikçe gerginleşen ortamda, benim de sinirlerim gerildi, bütün vücudum kasıldı, boynum tutuldu…

Bir ara tribünlerin “Beşiktaş kümeye” diye bağırmaları bardağı taşıran son nokta oldu ve ben de kendimi tutamayıp bir iki laf söyledim…

Ayıpsa ayıp!

Ama öylece sesimi çıkarmadan duramadım doğrusu, ağzımdan çıkanların ardından, hemen kafalar bana doğru döndü, fakat sağ olsunlar beni görünce seslerini çıkartmadılar, durumu anlayışla karşıladılar…

Ben de, Ekrem’in 83. Dakikada attığı golde kendime hâkim oldum, iç sesimle bağırdım, sevincimi maç sonrasına erteledim.

* * *

Maçta beni üzen başka bir olay vardı, Beşiktaş tribünlerini boştu… Trende birlikte geldiğimiz gurupların çoğu maça girememişti… ilk defa bizim tribünü bu kadar boş görmek içimi acıttı, görmeye hiç alışık olmadığımız bir tabloydu.

Karakartal Eskişehir de öksüz kalmıştı.

Daha sonra öğrendiklerim canımın daha da sıkılmasına neden oldu.

Bedava bilet verilmeyen taraftar, kendi ceplerinden bilet alıp maça girmemişler…

Tamam, herkesin cebinde 50 lira olmayabilir onu anlıyorum, ama gerçekler öyle değil,

Sen maç öncesi sonrası için yemeğe içmeye para buluyorsan, bilet’e de para bulacaksın ya da önce bilet parasını ayırıp kalanıyla keyif yapacaksın. Kimsenin yemesine içmesine karşı değilim, yanlış anlaşılmasın doğrusunun böyle olması gerektiğine inandığım için söylüyorum… Aynı gün oynanan Basketbol maçında da aynı şeylerin yaşandığını duydum ve hayret ettim çünkü maç bileti 5 lira olduğu halde “pota arkası” boşmuş…

Dünyanın en büyük taraftarı böyle olunmaz, “madem maça bedava giremiyoruz, o zaman bilette almıyoruz” diyerek 5 lirayı takımından esirgeyen taraftar büyük olamaz…

Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli, hangi taraftansınız;

Beşiktaş’ı gerçekten sevdiği için iki kuruş parasıyla, maça gelen yüreğinden kopan aşkla bağıranlardan mısınız? Yoksa çıkarlarınız doğrultusunda, bedava biletle içeri girip, işinize geldiği gibi bağıranlardan mısınız?

Beşiktaş’a bu şekilde köstek olursunuz…

Maçlara bedava biletle giremediğiniz için yönetimi protesto ediyorsanız, hiç inandırıcı değilsiniz…

Gerçek Beşiktaş taraftarı, yüreğiyle birlikte, samimiyetini de ortaya koyar…

Beşiktaş sevgisi bu kadar ucuz değil, “Bedava” hiç değil arkadaşlar…

* * *

Derbi de yine “derbiyesizler” sahnedeydi…

Yeşil Sahaların biricik Komiseri Bünyamin Gezer, kanlı olayları sadece keskin bakışlarla seyretti…

Aynı olaylar İnönü de olsaydı, Sayın Amirim, maç başlamadan keserdi cezayı…

Hadi, maç öncesi, Futbolcuların birbirlerini yumruklamasına ses çıkarmadın, peki kendi yardımcının kafası delindi, ona niye seyirci kaldın? Anlamak mümkün değil…

Pardon, pardon, aslında anlıyoruz…

Olay mahalli Şükrü Saraçoğlu…

Olaya karışanlar ve tanıklık edenler Aziz Yıldırımın futbolcuları, diğerleri de Galatasaraylı…

Dokunulmazlıkları var…

Sayın Amirim, Beşiktaş maçlarında, hakem’e yanlışlıkla sinek konsa neler yapıldığını biliyoruz…

Böyle bir şey İnönü de olmuş olsaydı, sert bakışlarla yetinmeyip, kuralları tam olarak uygulamaktan kaçmazdınız…

İnanıyorum ki soyunma odasından, maça çıkmazdınız…

Görmezden geldiklerinizi sayamıyoruz bile… (Fenerbahçe taraftarının sahaya atmadığı kalmadı, Leo Franco herhalde kör olmuştur tutulan lazerden)

Bakalım göreceğiz verilecek cezaları, hem maç öncesi, hem de maç sırasında olanlara PFDK ne ceza verecek?

Beşiktaş düşmanı olmadıklarını, eşit şekilde adalet dağıtarak gösterebilecekler mi?

ITIR ESEN
__________________
alpler Ofline   Alıntı ile Cevapla