Sercan Vaatçi Yazılarıyla Medyaspor’da!
Medyaspor da modaya uydu, Akmerkez civarından yazar transfer ederek kadrosunu güçlendirdi.. Şeyh ül Muharrir Sercan Vaatçi bundan böyle muhteşem yazılarıyla Medyaspor’da… İşte ilk yazısı:
Ebabil bir Kuştur
Yolu yokuştur,
Giden gelmiyor,
Recep ne iştir ?
ne de güzel bir bestesidir,
Recaizade Boliç Efendinin.
Bu güzel kürdili hicazkar makamındaki eser ile merhaba demek istiyorum tüm dostlara...
Nasılsın derseniz, iç güveysinden halliceyim...
***
Kayınbabamın güzel bi lafı vardır: "
Futbol basit bir oyundur, zor olan onu basit oynamaktır " der. Der de, hani demişler ya "
Hacının dediğini yap, yaptığını yapma "diye... kendi hacca gider, dönüşte
Don Perignon içer. Birgün bakarsın
'68 kuşağı solcu, ertesi gün liberal, akşama doğru parçalı demokrat, sabah bi kalkar kafada sarık. Ben de anlamadım ama baktım sağa sola, keyfim yerinde o zaman "
Tiridine tiridine bananarama beni burdan arama anne, ben seni arıyım şirkete yazsın".
Geçen gün işim icabı
UEFA'nın
Etiler Mustafa Sepp Plater Tesislerinde bir dost yemeğine katıldım. Yemekte duayen abilerimizden
İbrayim Abi dedi ki "
Sercan" dedi, "
senin yazdıkların çok güzel ama " dedi, "
melodisi olmadan anlaşılmıyor" dedi. "
Çelink den rica etsek," dedi "
senin yazıların arkasında gitar çalsa ?" dedi. Düşündüm "
valla olur" dedim, "
çığır açarım" dedim, hatta "
orta çığrı kaparım, yeni çığırı açarım" dedim.
Yine Hacıkayınbabam bi gün beni çekti ve dedi ki "
Sercan" dedi, "
Futbol 22 kişinin oynadığı ve sonunda Altanların kazandığı bir oyundur" dedi. Anladım ki halı sahada Altanlara yine kaybetmiş, baklava hesabını bana yıkıcek yol yapıyor. Kaçış yok, bir baklava açılımı yapıverdik; hacıbabamın açılımları kadar olmasa da. Açtık yanında bir şişe
Petrus, vur patlasın
Jean Pierre oynasın...
***
Mençıstır maçından 1 gün önce açtım telefonu
Zikret Abi'ye " Abi" dedim " hissediyorum perişan ediceksiniz" dedim. 3. Gol de öyle bir zıplamışım ki yerimden, Allah inandırsın camdan fırlamamla kendimi binanın dışında bulmam bir oldu. Allahtan plazanın tepesinden sallandırdığımız Beşiktaş bayrağı tente vazifesi gördü de sakatlık çıkmadı. Sonra bi de ne öğreneyim? daha maç başlamamış! Kendimi o kadar şartlandırmışım ki 3-5 atmaya heyecandan maç başlamadan sevinç şehidi olacaktım.
Sakin kafayla oturup düşününce "
Sercan oğlum " dedim kendi kendime, "
yalakalığın da bir şerefi var hacı" dedim. "
Buyur evladım" dedi Hacıkayınbabam. "
Yok" dedim "
sağa demedim, kendi kendime didim".
O zaman maçın 3 adamına geçelim dedim:
1. Gizel 2. Çelink 3. Sercan
Selamlar
Sercan Vaatçi