Metallica,
ABD çıkışlı bir
heavy metal grubudur. Thrash metal akımının üyelerinden ve 80'li yılların en iyi ve en ilham verici metal gruplarından birisi olarak kabul edilir. 60 milyonu ABD'de, 40 milyonu da dünyanın geri kalanında olmak üzere yaklaşık 100 milyon albüm satışı bulunan grup, müzik tarihinin ticarî ve akım olarak en başarılı metal gruplarından biridir. Konser satışları açısından da ABD müzik tarihinin en büyük 13. topluluğu konumundadır.
Köklerini
Black Sabbath,
Motörhead,
Deep Purple,
Iron Maiden gibi efsanevi gruplardan alan Metallica, yeni doğan Heavy Metal müziğini en zirveye taşıyarak kendiyle bütünleştirmiş; bunları yaparken köklerine sadık kalabilmeyi başarabilmiştir.
Kuruluş dönemi (1981-.....)
Metallica’nın temelleri baterist Lars Ulrich tarafından atılır. Ulrich, Los Angeles gazetesine ilan vererek birlikte müzik yapabilecek kişilerle görüşmek istediğini belirtir. İlk telefon, ilana tek cevap veren kişi olan, bir basımevinde çalışan 18 yaşlarına yakın lise mezunu bir gençten,
James Alan Hetfield’dan gelir. Sert sesi, farklı armonisi ve yeniliğe açık gitar virtiözitesiyle, grubun vokal ve gitaristliğini üstlenen Hetfield’ı, şu anda Megadeth’te çalan gitarist
Dave Mustaine izler ve son olarak da James'in eski grubu Leather Charm'dan arkadaşı bass gitarist Ron McGovney gruba dahil olur.
Topluluk bu kadrosuyla ilk konserini Anaheim (California)’da Radio City’de 14 Mart 1982’de vermiştir. İlk başlarda istediği başarıyı yakalayamayan grup, ayrıca solo gitaristleri
Dave Mustaine'in alkol ve şiddet problemleri ile uğraşmaktadır. Kendi başlarına albüm yayınlayacak kadar finansmanları ve pek fazla şarkıları olmadığından bir toplama albüme şarkı vermeye karar verirler. Ellerindeki doğru düzgün hazırlanmış tek şarkı olan "
Hit the Lights"'ı Metal Massacre albümüne sokmayı başarırlar. Bu şarkı ile olumlu tepkiler alan Metallica, ilk demoları ve bas gitaristleri
Ron McGovney'in grupla son kayıdı olan
Power Metal 'i 1982 yılında yayınladılar. Grupta doğru düzgün bir işi olan Ron'un, şarkıların yaratım sürecinde hiç katkısı olmayışı arkadaşlarını rahatsız ediyordu. Bu sıralarda James ve Lars "Whiskey A Go Go" adlı mekanda grup Trauma'yı izledi. İki arkadaş mekanda eğlencelerine devam ederken sahneden bir ses duydular, bunu ikiside en başta solo gitar olarak düşünmüşlerdi ancak arkalarını döndüklerinde bunun wah-wah pedalı kullanan bir bas gitarist olduğunu farkettiler. James Hetfield olayı,
Tam arkamızdan vahşi bir solo gelmişti, arkamızı döndüğümüz zaman bunun o olduğunu gördük, uzun kızıl saçlarıyla sadece işini yapıyor ve çevrede sanki kimse yokmuşçasına, tek başına odasında çalıyormuşçasına sakin ve bir o kadar harika çalan birisi vardı diye özetliyor. Grubun genç basçısı
Cliff Burton'a kendilerine katılması için teklif götüren grup, Cliff'in
Bir grup için şehir değiştiremem serzenişine karşı, grubu onun şehrine taşımaya karar verdi ve Cliff Burton'u ikna ederek kadrosuna aldı. Bu ekiple bir demo yayınlayan grup kendini iyiden iyiye belli etmeye başlamıştı. Ancak,
Dave Mustaine'in alkol, şiddet ve uyuşturucu problemleri grubu çok rahatsız ediyordu ve bu yüzden gruptan çıkarılmasına karar verildi. Dave'in çıktığı aynı gün Exodus grubunun kurucularından
Kirk Hammett gruba ana gitarist olarak katıldı.
Kill 'Em All (1983)
Metallica, ilk stüdyo albümleri olan
Kill 'Em All'u 1983'te çıkarttı. Aslında albümün adının
Metal Up Your Ass: Easters Cancelled, Bodys Been Found olması planlanıyordu fakat grup ve şirket o zamanlar albüm isminin alacağı negatif tepkiden çekindi. Şirketin baskılarından dolayı isim değiştirilmek zorunda kaldı. Basçı Cliff Burton da şirketi kastederek
Kill 'Em All adını önerdi ve grup tarafından hemen kabul edildi. Albüm 10 şarkı içeriyordu ve bu şarkılar arasında
Dave Mustaine'in de katkıda bulunduğu besteler vardı. Albümün en belirgin tarafları Hetfield'ın çiğ vokali ve grup elemanların yapmak istedikleri müzik ve yaşlarını çok güzel yansıttıkları şarkıları olmuştur. Bu albümden "
Seek & Destroy" ve "
The Four Horsemen" birçok konserlerinde yer bulmuştur. Ayrıca Cliff Burton'ın bas solosu "
(Anesthesia) Pulling Teeth" de bu albümde yer almaktadır. Albüm çok büyük bir satış başarısı getirmese de Metallica adının yeterince duyulmasını sağlamıştır. Grup belirli bir hayran kitlesi topladıktan sonra ikinci albümün geleceğini duyurmuştur.
Ride the Lightning (1984)
Grup ikinci albüm
Ride the Lightning 'i kaydetmek için 1984 yılında
Danimarka'daki Sweet Silence stüdyolarına gider. Bir hafta süren kayıtlar sonucunda
Flemming Rasmussen prodüktörlüğünde
Ride the Lightning raflardaki yerini alır. Yeni albüm ile grup Avrupa'da turnelere çıkmaya ve imza dağıtmaya başlar. Albümün açılış parçası "
Fight Fire with Fire"'ın başındaki akustik kısım dinleyen herkesin kısa bir şok geçirmesine, Metallica'nın aniden tarz değiştirdiğini düşünmelerine sebep olmuş ama şarkının sert ve hızlı devamı bu kanıyı yoketmiştir. Albümde Hetfield'ın sesini yüksek derecede geliştirmeside gözden kaçmamıştı. Albümdeki "
Creeping Death", konserlerin vazgeçilmez parçası ve grubun canlı biçimde çaldığı en iyi parçalardan biri oldu. Yine albümde bulunan "
Fade to Black" isimli şarkı çıktığı ilk günden beri grubun en çok sevilen şarkılarındandır.
Ride the Lightning 'in çıkışından sonra grup pek çok dergilerden "Yılın Metal Grubu" ödülü aldı. Artık Metallica çığ gibi büyüyordu ve adını tüm Dünya'ya duyurmak için adım adım ileriyordu.
Master of Puppets (1984-1986)
1984 yılında Metallica'yı izleyen
Elektra Records'tan Michael Alago ve 'Q-Prime Menajerlik'ten Cliff Burnstein grubun performansından çok etkilenir ve kontrat imzalanır. Böylece grup İngiltere'de de büyük başarıya ulaşır. Artık büyük bir şirketle de anlaşmış olan grup 3. stüdyo albümlerini çıkartmak için hazırlanmaya başlar.
Ride the Lightning 'in büyük başarısından sonra herkes gruptan çok iyi bir albüm bekliyordu ve Metallica beklentileri karşılayan 3. stüdyo albümleri
Master of Puppets 'ı 1986 yılında piyasaya sürdü. Çıktığı andan itibaren büyük başarı ve eleştirmenlerden çok yüksek notlar toplayan albüm, hiçbir reklam kampanyası olmadan milyonlar sattı, Billboard 200'de 29. sıraya kadar yükseldi. Albümün açılış parçası olan "
Battery" yine "
Fight Fire with Fire" gibi yavaş girişi, devamında gelen hızlı ve sert riffleriyle dikkat çekerken, albüme adını veren "
Master of Puppets" ise küresel bir sorun olan uyuşturucuya dikkat çekmektedir ve grubun en iyi şarkılarından birisi olarak kabul edilmektedir. İsmini basçı Cliff Burton'ın astronomiye ilgisi sebebiyle bir takımyıldızdan alan albümün tek enstrümental parçası "
Orion" ise grubun yaptığı en iyi parçalardan ve tüm zamanların en iyi ensturmental şarkılarından birisi olarak görülmektedir. Pek çok eleştirmen tarafından en iyi ve sert metal albümlerinden biri olarak gösterilen
Master of Puppets Metallica için bir çağın bitişi ve yeni bir çağın başlangıcı olacaktır.
Cliff Burton'ın Ölümü 27 Eylül 1986'da Damage Inc. turunun Avrupa ayağı sırasında grup üyeleri kendi aralarında yatacakları yerleri seçmek için kart çekerler. Cliff Burton,
Kirk Hammett'ın yerinde yatmaya hak kazanır. Gece ise küçük bir
Danimarka kasabası olan Ljungby yakınında tur otobüsleri yoldaki buzlanma sebebiyle şarampole yuvarlanırlar. Kazayı James Hetfield, Lars Ulrich ve Kirk Hammett ufak sıyrıklarla atlatırken uğruna grubun şehir bile değiştirdiği yetenekli basçı
Cliff Burton camdan fırlayarak otobüsün altında kalmış, henüz 24 yaşındayken hayata gözlerini yummuştur. Otobüs, çekicinin halatının kopması sonucu kaldırılırken tekrar düşmüştür. Bu ikinci düşüş sırasında Cliff'in henüz hayatta olup olmadığı bilinmemektedir. Cenaze töreninde
Master of Puppets albümünden Cliff ile bütünleşen "
Orion" adlı parça çalınmış, parça 2006
Rock am Ring festivalinde
Master of Puppets 'ın 20. yılı için tüm albüm baştan sona çalınana kadar hiç tam uzunluğuyla çalınmamıştır. Kendi isteği üzerine Cliff'in külleri Bay Area'da değişik yerlere savruldu. Kendi deyişeriyle Metallica'yı Metallica yapan 3,5 yıllık basçılarının ölümünden çok etkilenen grup üyeleri, grubu dağıtmayı düşündüler fakat eğer yaşasaydı Cliff'in bunu istemeyeceğini hatırlayarak ve Cliff Burton'ın ailesinin isteği üzerine devam etme kararı aldılar. Yapılan seçmeler sonucunda
Flotsam and Jetsam'ın basçısı
Jason Newsted ekibe dahil oldu.
...And Justice for All (1988-1990)
Bas gitarist olarak
Jason Newsted'i kadroya katan Metallica, Cliff Burton olmadan ilk ve 4. stüdyo albümleri olan
...And Justice for All albümünü 1988 yılında piyasaya sürdü. Oldukça sert ve hareketli olan, içinde kimi progresif öğeleri bulunduran albüm muazzam bir başarı yakaladı ve Billboard 200'de 6. sıraya kadar yükselerek grubu ilk defa ilk 10'a sokmayı başardı. Fakat albümde hiç bas gitarın sesinin duyulmaması sebebiyle kimi sert eleştiriler aldı. Ekip elemanlarının Jason'ı ilk yıllarda dışlamaları ve onun müzik bakış açısını, müziksel fikirlerini gözardı edişleri, albümün 3'lü arasında bir yetenek şovuna dönüşmesi bunda en büyük etkendi. Albümde bas gitar vardı, ancak sesi çok kısılmıştı, ancak katmanlarına inildiğinde farkedilebiliyordu, bir nedeni de albümdeki bas gitarın önceki albümlerden daha sık bir şekilde ritim gitarı takibinin arttırılması olmuştu. Daha önce grubun ilk günden beri desteklemediği video klip çekme politikasını da sona erdirerek eski bir depoda bir savaşın ve savaşın insanlara getirdikleri üzerine yazılmış, albümün 4. şarkısı "
One"'a klip çekti. Eski bir depoda,
Johnny Got His Gun adlı filmden bazı sahnelerle harmanlanmış klip grubun ilk video klibi olması sebebiyle büyük ilgi gördü. Büyük başarı yakalayan albüm sonrasında grup 2 yıl sürecek olan
Damaged Justice turnesine çıktı. Artık kendi başlarına arena turlarına çıkmaya başlayan grup başarılı performanslarıyla hayranlarından tam not aldı.
One adlı şarkıyla
Grammy Ödülleri'ne En iyi Hard Rock/Metal Performansı kategorisinde aday olan grup ödülü
Jethro Tull'e kaptırınca o yılkı albüme
Grammy Ödülünü Kaybeden Albüm ibaresini ekletti.
Metallica (The Black Album) (1990-1993
Çok satan bir albüm ve başarılı geçen bir turneden sonra yeni bir albüm kaydetmek için North Hollywood'daki One On One stüdyolarına giren Metallica
Bon Jovi,
The Cult,
Mötley Crüe ve
Nirvana gibi başarılı grupların prodüktörlüğünü yapmış olan
Bob Rock ile anlaştı. Daha önceki 4 albümü istedikleri gibi yapan
James Hetfield ve
Lars Ulrich, yeni bir prodüktörle çalışmaya alışırken,
Cliff Burton'ın yerine gelen basçı
Jason Newsted ise hâlâ grupta dışlanan eleman gibi duruyordu. Yaklaşık 1 yıl süren kayıt ve beste süreci sonunda albüm 1991 yılında piyasaya çıktı.
New York'taki Madison Square Garden'da, o zamana kadarki en büyük dinleti partisini veren Metallica artık dünyanın en büyük grupları arasındaki yerini almıştı. Black Album, Metallica'nın çıkarttığı en yüksek ticari başarıya sahip albüm olarak bilindi ve birçok yeni hayran kazanmasını sağladı. Çıktığı geceden itibaren sansasyonlara neden olan albümün bir adı yoktu. Sade, siyah bir kapağı olan albümün üstünde sadece Metallica yazıyordu ve dikkatli bakıldığında görülebilen bir yılan silüetine sahipti. Eskisinden farklı bir tarzda olan albüm, grubun yavaş yavaş thrash metalden uzaklaştığının göstergesiydi. "
Enter Sandman" ile Grammy alan grup, o sene albüm çıkartmadıkları için
Jethro Tull'e teşekkür etmeyi de unutmadı. Metallica önce
Wherever We May Roam adıyla başlayan, ikinci ayağında
Guns N' Roses ile birleşen ve
Nowhere Else to Roam adıyla son bulan konser dizisine başladı.
Nowhere Else to Roam turnesi kapsamında İnönü Stadyumu'nda Türk hayranlarına muhteşem bir konser yaşatan Metallica artık yeni albüm için stüdyoya girmeye hazırdı.
Load (1996)
3 yıl süren uzun turneden sonra Metallica, altıncı albümlerini kaydetmek için stüdyoya girdi. Yaklaşık 1 yıl süren beste ve kayıt aşamasından sonra grubun 6. stüdyo albümü
Load Billboard 200 listesine 1 numaradan giriş yaparak raflardaki yerini aldı. Albümün kapak çalışması
Andres Serrano tarafından yapıldı. Ressamın meni ve kanını 2 cam plaka arasına koyarak ortaya çıkardığı kapak çalışması fanlar tarafından beğenilmedi. Önceki 5 albümden tamemen farklı tarzlarda şarkılar içeren
Load fanlar tarafından çok eleştirildi, müzik yazarlarının bir kısmı albümü beğenirken bir kısmı ise "Metallica davayı sattı" diyerek grubu lekelemeye çalıştı. Albüm,
hard rock ve
heavy metal'in karışımına sahip senkronik bir eserdi ve zamanla en iyi hard rock albümlerinden birisi kabul edilerek severek dinlendi. Grup elemanlarının saçlarını kısacık kestirip alternatif rock festivali Lollapalooza'da headliner olarak sahne alması ise öte yandan pek çok hayranın tepkisini çekti.
Reload (1997) Load albüm kayıtları sırasında çok fazla şarkı kaydeden grup, kalan şarkıların üstünde biraz daha çalışarak sonraki yıl
ReLoad adıyla bir albüm daha piyasaya sürdü. Yapılan açıklamada
Load ve
ReLoad 'ın aynı yıl çıkmasını planladığını söyleyen grup bazı aksaklıklar ve Bob Rock'ın ticari düşüncesinin etkisiyle bir sene geç çıkarılmıştı.
Load 'dan biraz daha sert olan albüm
Billboard 200 listesinde 1, Kanada listelerine ise 2 numaradan giriş yaptı.
Reload 'ın en ilgi çeken parçalarından biri "
The Unforgiven II" oldu. İlk "Unforgiven" gibi bir ballad olan şarkı, klibiyle dikkat çekti. Kasım 1997'de albüm promosyonu için Amerikan NBC kanalında yayınlanan
Saturday Night Live programında sahne alan grup "
Fuel" ve
Marianne Faithfull ile "The Memory Remains" parçalarını çaldı.
Garage Inc. (1998)
1998'e gelindiğinde Metallica cover şarkılardan oluşan
Garage Inc. albümünü yayınladı. İlk CD tamamı yeni kaydedilmiş
Diamond Head, Killing Joke, The Misfits,
Thin Lizzy, Mercyful Fate,
Motörhead,
Black Sabbath ve birçok eski efsane grupların coverlarını içeriyodu. İkinci CD'de ise grubun 1987'de kaydettiği
The $5.98 E.P.: Garage Days Re-Revisited adlı demo vardı. Koleksiyoncular tarafından beğeniyle karşılanan albüm Billboard listelerine 2 numaradan girdi.
S&M(1999-2001)
21-22 Nisan 1999 tarihlerinde daha önce "
Nothing Else Matters"'ın düzenlemesini de yapmış olan
Michael Kamen şefliğindeki San Francisco Senfoni Orkestrası ile birlikte konser veren Metallica, bunları
S&M adı altında piyasaya sürdü. Konserler için özel olarak bestelenen "No Leaf Clover" ve "−Human" adlı şarkılar büyük ilgi gördü. "
The Call of Ktulu" şarkısının
S&M performansı ise 2001 yılında
Grammy Ödülü kazandı.
Napster Davası Mission: Impossible II adlı film için yaptıkları soundtrack "
I Disappear" piyasaya sürülmeden paylaşım programı
Napster yoluyla internete düşünce grup program yapımcısı ve kullanıcılarına karşı dava açtı. Bir internet takip ekibiyle anlaşan grup sadece 3 günde şarkıyı yaklaşık 300 bin kişinin indirdiğini tespit etti. Şarkıyı indirenleri hesapları kapatıldı, site ise ceza aldı. Hayranları tarafından neden böyle bir şey yaptıkları anlaşılmayan ve paragöz olmakla suçlanan grup çok eleştirildi.
Newsted'in ayrılışı
Yeni bir albüm kaydetmek için stüdyoya girmeye hazırlanan grup;
Ocak 2001'de basçı
Jason Newsted'ın
kişisel ve özel problemleri yüzünden, sevdiği müziği yaparken kendine verdiği fiziksel hasarı sebep göstererek gruptan ayrıldığı açıklaması ile sarsıldı. Asıl sebep ise
James Hetfield'ın kimsenin bir yan projede bulunmasını istememesiydi, çünkü ona göre her yan proje grubun gücünü sarsıyordu.
St. Anger (2003)
Nisan ayında ise film yapımcıları Joe Berlinger ve Bruce Sinofsky, gruba yeni albümlerinin yapım aşamasını filme çekme fikriyle geldi. 2 yılda 1000 saatten fazla çekim yaptılar fakat Temmuz ayında albüm kayıtları başlamadan önce Hetfield
alkol ve diğer sebepler yüzünden rehabilitasyon merkezine yattı, tüm kayıtlar Hetfield Aralık'ta dönene kadar askıya alındı. Ancak sonrasında ise James, tedavi sebebiyle en geç saat 16:00'a kadar çalışabiliyordu, geri kalan zamanı ise ailesinin yanında geçiriyordu.
Metallica, Jason'ın ayrılmasıyla iyice kötüye giden aralarındaki iletişimi düzeltmesi için terapist ve performans koçu
Phil Towle'u işe aldı. Albüm kayıtları sırasında kalıcı bir basçıları olmadığından bas gitarı, aynı zamanda prodüktörleri olan
Bob Rock çaldı. Zorlu geçen kayıtlar sonrasında grup kalıcı bir basçı bulmak için seçmelere başladı. Pek çok başarılı ismin arasından parmaklarıyla çalması, tarzı ve yeteneği sayesinde öne çıkan
Robert Trujillo gruba dahil oldu fakat kayıtlar bittiğinden albüme katkıda bulunamadı.
2003 yılının haziran ayında Metallica'nın 8. stüdyo albümü
St.Anger raflardaki yerini aldı. Diğer tüm albümlerden çok farklı bir tarzı olan
St. Anger hiç gitar solosu içermemesi, Ulrich'in bateri soundu ve James'in vokalleri sebebiyle kötü yönde çok eleştiri aldı fakat grup elemanları St.Anger'ı bitirdikleri için mutluydular çünkü onlara göre bu kendilerini toparlamaları için yapmaları gereken birşeydi.
2004 yılında
St.Anger 'ın yapım aşamasını ve grubun içinde yaşadığı sorunları anlatan film
Some Kind of Monster vizyona girdi. Film grubun en doğal ve içten hâlini barındırdığından fanlar tarafından çok sevildi ve önemli festivallerde ödüller kazandı.
Death Magnetic (2008)
Grup
2005 yılı sonunda 15 yıldan uzun süredir prodüktörleri olan
Bob Rock ile yollarını ayırdı ve yeni albüm için
Red Hot Chili Peppers,
Slayer,
AC/DC gibi birçok önemli isimlerle çalışmış olan
Rick Rubin'le çalışmaya karar verdi. Ardından yeni albümleri için
Elektra Records ile olan anlaşmalarına son verip
Warner Bros. Records ile anlaştılar.
Metallica, yeni albümle birlikte
Master of Puppets ve öncesi sounduna dönmeyi planlamışlar ve röportajlarda hayranlarına ikinci bir
St. Anger faciasını yaşatmayacaklarını dolaylı yoldan söylemişdirler. Öte yandan grubun bateristi Lars Ulrich verdiği röportajlarda
St. Anger albümünün eğlenceli olduğunu, dibe vurmuş bir grubun ayaklarını yere vuruşunu ifade ettiğini ve bu nedenle de verdikleri en samimi albüm olduğunu belirtmiştir. Grubun ritim gitaristi ve vokalisti James Hetfield ise son verdiği röportajlarda yeni prodüktörleri Rick Rubbin'in tenkidiyle
Master of Puppets tarzı bir albüm istediklerini, bunun her ne kadar imkânsız olmasa da zor olduğunu açıkladı fakat yeni albümün
St. Anger 'dan farklı olacağının altını çizen Hetfield,
Master of Puppets kalitesinde bir albüm hazırlıklarında olduklarını belirtti. Hetfield'ın verdiği röportajlarda bu albümün melodik soundunun da olacağı belirtilmekteydi.
Grup, yeni albüm
Death Magnetic çıkmadan önce
MISSION: METALLICA adlı bir site kurarak hayranlarının albüm çıkmadan bazı riffleri dinlemesine, stüdyodan fotoğrafları görmesine olanak sağladı. Albüm
12 Eylül 2008'de piyasaya çıktı.
Metallica,
Türkiye'de biri
1993 yılında
İnönü Stadı'nda, biri
1999 yılında
Ali Sami Yen Stadı'nda ve diğeride yine
27 Temmuz 2008 tarihinde İstanbul'da
Ali Sami Yen Stadyumu'nda olmak üzere 3 kez konser vermiştir.
(Bakınız; Metallica 2008 İstanbul konseri) Grup üyeleri
Güncel üyeler
Eski üyeler
Dönemsel üyeler
MTV Video Müzik Ödülleri VH1 Benim Müziğim Ödülleri - 2000 - En İyi Sahne Sunumu
American Music Awards - 1996 - Favori Metal - Hard Rock Şarkı: "Until It Sleeps" (1996)
- 1997 - Favori : Heavy Metal - Hard Rock: Metallica - ReLoad
Billboard Müzik Ödülleri - 1997 - Billboard Rock 'n Roll Yılın Artisti: Metallica
kaynak :
Metallica - Vikipedi