Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27-12-2009, 17:31   #1
Mehmet
 
Mehmet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Beşiktaş'lılık..

Sene 1993... Ortaokul 2. sınıftayım... Gündüzleri okula, akşam üstleri de, Yeni Açık bilet parasını çıkarmak için Peder'in atölyesine çalışmaya gidiyorum (2000 yılına kadar böyle devam etti)... Beşiktaşlılığımızı sadece sınıfta değil, okulda konuşturuyoruz... O kadar ki, eğer haftasonu yenilmişsek pazartesileri İstiklal Marşı için sıra olduğumuz sırada, diğer sınıflardan sokulan laflara muhatap oluyoruz... Tabi galip gelmişsek, bir başka okuyoruz İstiklal Marşı'nı...

Sınıfın bir diğer Beşiktaşlısı ise Şişko Ahmet... Zaten 3 Beşiktaşlıydık, Şişko Ahmet, Ganyan Sedat ve ben... Maçlara da bu üçlü giderdik... Şişko Ahmet sınıfın diğer ucunda, duvar dibinde otururdu. Ben ise bir ucunda, cam kenarında... Millete gına getirmiştik karşılıklı tezahüratlarla... Siyaaaah - Beyaaaaaz çekmeye başladığımızda milletin nefretini biraz daha kazanırdık...

Sınıftaki karambolden, gürültüden faydalanıp, avazımız çıktığı kadar yaptığımız Beşiktaş tezahüratları, dönemin ünlü matematikçisi Atanut Kaya'nın kel kafasını sinirden kıpkırmızı yapardı. Bir gün dayanamadı, Ahmet ile beni ayağa kaldırdı, laz şivesiyle; "Beşiktaş, Beşiktaş, bu ne kardeşim, anneniz babanız okumaya gönderiyor, bilse göndermez, Allah cezanızı versin, ne biçim adamsınız kardeşim, çıkın dersimden, yok yazmayacam, bi daha da gelmeyin" diye bağırdı... Tabi, kendisinin falsolarını bildiğimizden, altılı ganyanlarını ve spor toto'sunu yatırdığımızdan idari işlem uygulamıyordu bize... Toto'yu yatırmaya gittiğimizde, Beşiktaş'a mağlubiyet verdiği kuponları çok sefer değiştirmişizdir... 13+1 bir yana, 2 - 3 maçı anca tutturan Atanur Hoca'nın bunu farketmesi düşünülemezdi bile...

Bir gün Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersindeyiz... Hoca Murat Zengin... "Oğlunuz olsa adını ne koyardınız?" diye soruyor aradan seçtiklerine... İşte dersin formatına uygun olarak Abdullah, Abdurrahman, İbrahim, Davut vs.. isimler çıkıyor herkesten... Bana soruyor, "Oğlun olsa adını ne koyarsın?" diye... Bir çırpıda sayıyorum BJK kadrosunu; "Zafer, Ali, Gökhan, Mutlu, Metin, Sergen, Oktay, Madida, Rıza, Nartallo, Şifo... Herhangi birisi olur hocam..." Tabi arada ecnebiler de olduğu için hoşuna gitmiyor Murat Hoca'nın.. "Sana soranda kabahat" diyor ve bir hışımla başkasını kaldırıyor...

O gün coğrafya dersi, ama hocada sıkılmış olacak ki dağ taş anlatmaktan, şarkı söyleyelim dedi... Adı Nuray Yalçın... Hanım hanımcık bir bayan... İşte el kaldıran şarkı söylüyor, alkış malkış, ıslık, şenlik havası oluşuyor sınıfta... Bir kaç gün önce de gece yatmadan önce bir şarkı bestelemişim Beşiktaş'a... O dönemler Ferdi Tayfur'un "Emmoğlu" şarkısı çok popüler... Melodisini getirin aklınıza... Evet, bugün komik geliyor bu beste ama o gün kendimi Beethoven gibi hissetmiştim... Elimi kaldırdım, "Ben de söyliycem öğretmenim" dedim... "Evet, dinliyoruz" dedi... Ve ben başladım... (Emmoğlu melodisiyle)

Bu goller senin için Beşiktaş,
O golleri bir daha at, gene at,
Cimbombom'u korku aldı, his aldı,
Fener'in ömrü senin yolunda kısaldı,
Toplara vuran, ayağına kurban,
Stadına kurban, Beşiktaş

Ben de bu stadın nesine geldim,
Cimbom gol dilenir, sesine geldim,
Bir Fener ölmüş de yasına geldim,
Geldim Beşiktaş....

Şarkı bitti... Alkış yok, bir kaç kişiden hafif hafif "Yuuuhh" sesleri, sonra onlardan cesaret alan diğerleri... Bir anda sınıfı kaplayan "Yuuuuuuuuhhh, yuuuuhhhh" sesleri... Gürültü, Nuray Hoca'nın "Yeterrr, susuun" nidalarıyla büyük bir sessizliğe bırakıyor yerini...

İşte o anda, bir uçtan Şişko Ahmet, diğer uçtan Ganyan Sedat, fırlıyorlar ayağa... Ahmet, "Siyaaaahhh", Sedat, "Beyaaazzz"....
laylaylaylay laylaylayalayyyy... ooooo Beeeşiktaaaaş...

Ergin Aslan
__________________
Besiktasforum.NET

KayıpKentinYakışıklısı.
Mehmet Ofline   Alıntı ile Cevapla