Bu yıl dünyanın tanıdığı ve saygı duyduğu starları Beşiktaş forması altında izleyeceğiz. Bu durum Beşiktaş için olduğu kadar Türk futbolu adına da ciddi bir açılım. Beşiktaşlılar kadar, iyi futbol ve futbolcu görmek isteyen herkes bu durumdan memnun. İsimleri marka haline gelmiş oyuncuların Süper Lig çatısı altında mücadele edecek olması, Türk futbolunun marka algısına da pozitif katkı yapacaktır.
Türk futbolunun kalite ve marka değeri adına Beşiktaş yönetimi, çok büyük bir sorumluluk ve risk alarak tabir caizse taşın altına elini değil, bedenini koydu. Bu noktadan sonra sorumluluk ve katkı sırası taraftara geldi. Beşiktaş camiası yakaladığı pozitif atmosferi başarıya dönüştürmek için her zamankinden daha dikkatli, sorumlu ve sağduyulu olmaya mecburdur.
Taraftarların Guti ve Quaresma transferlerine olan ilgisinin ve sevgisinin bir kısmını formalara da yansıtmaları daha anlamlı olurdu.
BEŞİKTAŞ ZEVK VERECEK
Mustafa Denizli’nin yerine, modern futbol anlayışını takıma adapte etmeye çalışan Schuster’in önemli bir kazanım ve fark yaratması kaçınılmazdır. Geçen yılların aksine ofansif ve fantastik bir Beşiktaş takımı seyredeceğimizden kuşkunuz olmasın.
Başkan ilk defa kendinden emin bir şekilde, Türkiye lig şampiyonluğunun Avrupa’da söz hakkı için araç, Avrupa Kupasını Türkiye’ye getirmenin temel hedef olduğunu belirtti.
Gerçekten de bu kadro, ilk turlarda çok şanssız kuralar ve eşleşmeler yaşamazsa Avrupa’da finali zorlar.
Guti ve Quaresma önderliğindeki takımın forvet bölgesine gerekli takviye yapılabilirse, Beşiktaş tribünlerinde futbolu seven diğer takım taraftarlarını da görmek sürpriz olmaz.
Beşiktaş toplam kalite yönetiminde çok büyük hata yapmazsa, Türk futbolunun Avrupa’daki temsilcisi ve aydınlık yüzü olabilir.
Tüm Beşiktaş taraftarları bu yıl takımlarından çok ciddi bir çıkış beklemekteler, bu bekleyişte de sonuna kadar haklılar.
TFF FUTBOLU YÖNETMELİ
Futbol Federasyonu’nu zarara uğratmaktan başka hiçbir başarısı olmayan bir TFF ile Türk futbolu yönetilemez.
Türk futbolunu yönetmek demek, lüks araçları ile pahalı restaurantlarda özel dostlarına yemek ısmarlamak demek değildir. Bütün bunların hakkını da, hesabını da vermek lazım.
Bu yıl da, Aziz Yıldırım’ı memnun etmek üzere bir strateji ile yollarını uzatmayı düşünüyorlarsa, tavsiyem; akıllarından bile geçirmesinler. Eğer eşitlik ve adalet ilkelerine sıkı sıkı sarılmazlarsa, Yıldırım’ın himaye ve himmeti de onları orada tutmaya yetmez.
Nurullah Öztürk - Star