[dogan_cordoba]

Portekiz’deki Benfica Kulübü’nün amblemi ‘Kartal’ olduğundan
Bir çok Beşiktaşlı bu kulübe sempati besler.
Juventus’un renkleri siyah-beyaz olduğundan
Avrupa maçlarında bir çok Beşiktaşlı algıda bu kulübü destekler.
Ben sabah kahvaltılarında
Zeytin’le Beynir’i illa ki yan yana koyar göz banyosu yaparım.
Anlayın gayri…
Kısacası bir çok Beşiktaşlı’nın değer yargıları aynı minvaldedir.
Biz yıllar evvel ta 80’lerin başında
Beşiktaş, Galatasaray kardeş kulüptü yaygaralarını bir maçta kesmiş, yaratılmaya çalışılan o kardeş algısını doğmadan bitirivermiştik.
Hani bir replik vardır ya!
‘Ben sana aşıkken, sen bana abim diyorsun’
O hesap…
Ne kardeşi
İşinize geldi mi kardeş,
İşinize gelmedi mi mahallenin ‘kaka çocuğu’
Geçelim lütfen…
Fenerbahçe-Galatasaray’la çekişirken, Beşiktaş’ı yanına çekmeye çalışır
Ha keza Galatasaray da sıkıştığında aynı yola başvurur.
Her seferde bu tip eylemlerin önüne set çekip
Böyle bir mantığa olasılık dahi vermedik.
Galatasaray ve Fenerbahçe diye Türkiye’de iki büyük algısı yaratmak isteyenler hep
Beşiktaş’ın o büyük taraftarının ele avuca sığmaz isyanı
Ve ona dayalı tribün gücüne yenik düşüyordu.
Çok mücadele verdik.
Bu algıları mumyalanmış kral kalıntıları gibi tarihin bir köşesine atıverdik.
Lakin görmekteyim ki
Göz göre göre enjekte edilemeyen bu senaryo
Sinsi sinsi
Kürdanla eşeleyerek
Ve meydanı boş bularaktan
Yine yer yüzüne çıkarılmaya çalışılıyor.
Fenerbahçe’nin ‘adalet’ sloganlı yürüyüşüne birkaç siyah-beyaz formalıyı göstererek
‘Yürüyüşümüze her yerden destek var’ algısı
Fenerbahçeliler’in, Beşiktaş’ı ikinci görmek istiyoruz sevdası.
İstanbul United diye bir oluşum var edilerek
Bu sözde oluşuma destek salgısı
Bu çirkin tezgahın ayak sesleridir.
Ve son olarak
Beşiktaş resmi internet sitesinin
Fenerbahçe’nin şampiyonluk kutlamasıyla ilgili
Federasyonu hizaya çekmeye çalışması
Katlanabilir
Yutulabilir
Ve sineye çekilebilir bir davranış değildir.
Amblemi ‘Kartal’ diye Benfica’yı destekleyen Beşiktaşlı
Şirin gözükeceğim diye Fener’i destekleyen zihniyeti hemen hayatından siler.
Sayın Yıldırım Demirören’in de belki de yaptığı en büyük hata
Kullandığı ‘Fenerbahçemiz’ kelimesi olmuştur.
Bu yazdığım yazıya Fenerbahçeli arkadaşlar darılmasın lütfen.
İşim onlarla değil.
Benim işim Beşiktaş’ı dışarıda bırakan bir senaryoya
Beşiktaşlılar’ın sahip çıkmasıyladır.
Sabah kahvaltıda
Siyah zeytin, beyaz peynir düşleyen bir adama
Şirin gözükemceğim diye ‘Al sana istakoz’
‘Aha işte havyar’ dersen
Siz bizi hala anlayamamışsınız demektir.

Bir Türkiye klasiği

Çocukluğumuz
Üsküdar’daki Bağlarbaşı Spor Salonu’nda geçti.
İnönü’de yaptığımız tezahüratların bir anlamda provalarını
O salonda müsabakaya çıkan
Güçsüz takımları destekleyerek yapardık.
Amatör küme voleybol maçları
Ve çoğu birinci lig hentbol karşılaşmaları bu salonda oynanırdı.
Beşiktaş hentbol takımının maçı bu salonda olduğunda
Bambaşka bir duyguyla salona gider
Misafir ettiğimiz Beşiktaşımıza ev sahipliği yapmanın gururunu yaşardık.
Kuzguncuk, Ümraniye
Yeldeğirmeni, Beylerbeyi gibi yakın çevredeki arkadaşlarımızı çağırır
500 kişilik salonumuzu hınca hınç doldururduk. Şimdi sicil kurulundaki Firuz Draşhan o zaman Hentbol Şubesi Sorumlusu’ydu.
Takımın yıldızı soyadını hatırlayamayacağım ama
Oral diye bir arkadaştı.
Sağ mı bilmem
Bir Avrupa Kupası maçında sırtı dönükken attığı bir gol var ki…
Hala gözümün önündedir.
Netice-i kelam itibariyle
Dört bir yanımızı afakanların bastığı şu günlerde
İyi bir şeylerin olduğunu
Paranın geçtiği yerlerin olmadığı, yerlerin de olduğunu
Bunlardan birinin de Beşiktaş Hentbol Takımı olduğunu hatırladım da
Geçmişi şöyle bir yad ettim.
Hentbol Ligi’ne yıllardır ambargo koyan
Adeta bu işin ‘kompetanı benim’ diyen
Ve bu sene de kupada eze eze şampiyon olan
‘BEŞİKTAŞ HENTBOL TAKIMI’nı kalbimin en orta yerinden kutluyorum.
Üstüne
Galatasaray’ın ve Fener’in kürek takımlarını bile afişe eden
Ama
Adeta bir Türkiye klasiği olan Hentbol Takımımız’a sayfalarında yer bulamayan bazı gazetelere de selamlarımı yolluyorum.