Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25-09-2006, 04:28   #13
Markus Münch
 
Markus Münch - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Naci Arkan - Türkiye Gazetesi [email protected]

İnadına Tigana mı?

Koca 90 dakikada, sadece 20 dakika futbol oynayıp, taraftarını uyutan Beşiktaş, aldığı 3 puanın hatırına, taraftarından, bu oyuna rağmen tepki görmedi...
Nobre’nin çırpındığı, Burak ve Gökhan gibi iki bencil futbolcusunun golleriyle hayat bulan siyah-beyazlılar, kendileri birden lig dördüncülüğünde buldu...
***
Ligdeki dengelerin alt üst olduğu haftada, Beşiktaş’ın da bir patlama yapmasını bekleyenler yanılmadı...
Sanki 800 metre yarışının son virajında finişe kalkan atlet gibi, siyah-beyazlı takım, Bülent Demirlek’in düdüğü ile müthiş ivme kazandı...
Golün erken geleceğinin sinyallerini bu kadar erken veren Beşiktaş 12. dakikada taraftarını mutlu etmesini bildi...
Bu golde, Kleberson’un nefis ortasını ve Burak’ın kafa vuruşunu alkışlamamak, doğrusu ayıp olurdu...
Ve aradan çok geçmeden, bu defa Gökhan’ın golü de sevinç halkasına eklenince Beşiktaş’ın keyfine diyecek yoktu...
***
İşte ne olduysa, ikinci golden sonra oldu...
Beşiktaş “Harç bitti, yapı paydos” diyen usta gibi “ense” yapmaya başladı...
Ciddiyet kayboldu...
Hırs yok oldu...
İsteksizlik, takımın üstüne çöreklendi...
İlk yarının sonuna kadar çekilmez bir hal alan Beşiktaş’ta Nobre’nin çırpınışları dışında “karnım aç” diyen kimse yok gibiydi...
Hele iki gole imza atan Burak ve Gökhan, taraftarı gıdıklamaya başladı...
Adeta futbol yabancısı kılığına bürünen bu iki futbolcu Nobre’ye en ufak bir yardımda bulunmadıkları gibi, Brezilyalı oyuncuya bir de köstek oldular...
***
Geçen hafta, G.Saray maçı sonrası, kaleci Runje ile tartışan Ricardinho’nun biletini erken kesen Tigana, ne yazık ki orta sahadaki zafiyetini yine görmezliğe gelirken, aklı sıra disiplin dersi vermeye kalkıştı...
Ricardinho’yu, Delgado’yla yan yana oynatmamak felsefesini sürdüren, tribünlerin “İnadına Tigana” pankartı açtığı Fransız, hatasını kabul etmemek için bakalım daha ne kadar direnecek...
Bir avuç Ankaragücü taraftarının, ortalığı bulandırmak için, küfrü ve sataşmayı yan cebinde taşımaları, dün gecenin en büyük ayıbıydı...
Buna rağmen Ankaragücü, yediği şok iki golün altından kalkabilmek için, bilhassa ikinci yarıda müthiş bir direnç göstermeye çalıştı...
***
Düşme çanlarının başında çaldığı Ankaragücü karşısında, taraftarını iki golle uyutan ama buna rağmen ligin zirvesine tırmanan Beşiktaş’ta yerine oturmayan taşların iğreti duruşu, dün bir kere daha su yüzüne çıktı...
Burak ve Gökhan gibi bencillikleri ön plandaki iki futbolcusunun, inatla bu formatlarından vazgeçmemeleri yüzünden sıkıntıya düşen Beşiktaş’ta, esas çözülmesi gereken sorun, Nobre gibi yırtıcı bir santrfora gol attırmanın yollarını bulmak olmalıdır...
Yazık bu Brezilyalıya...
Yan ortaların rağbet edilmediği bir oyun şekliyle, Beşiktaş’ın sıkıntıları bu gidişle asla bitmeyecektir...
__________________




Markus Münch Ofline   Alıntı ile Cevapla