Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29-11-2006, 01:13   #1
iLHAN-MANSiZ
Guest
 
iLHAN-MANSiZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Arrow Dünyanın En "HARBİ" Derbileri..!!!

ZENGİN VE YOKSULUN SAVAŞI

Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te Boca Juniors taraftarlarından birine ölüm döşeğinde son arzusunun ne olduğu sorulduğunda cevabı şöyleydi: “Tabutumu rakip takımın bayrağına sarın.” Hayatı boyunca daima River aleyhine tezahürat yapmış olan bu adam rakip takımın bayrağına sarılı olarak gömülmek istiyordu. Son nefesini verirken şunları mırıldandı: “Bizimkiler, ötekilerden biri geberdi diye sevinsin.”

1993 yılında Boca Juniors rakibi River Plate’a 2-0 yenildi. Stadın çıkışında Riverli iki taraftar kurşunlanarak öldürüldü. Genç bir Boca taraftarı kendisine uzatılan mikrofona şöyle dedi: “Şimdi 2-2 berabereyiz!”

İngiliz The Obsever gazetesinin dünyada ölmeden izlenmesi gereken 50 spor olayı arasında ilk sıraya koyduğu derbidir Boca-River derbisi; öteki adıyla El Süperclasico. Arjantin’in başkenti Buones Aires’in birbirine birkaç kilometre uzaklıktaki iki stadı her yıl maç öncesi ve sonrasıyla unutulmaz olaylara sahne olur.

Boca Juniors 1905, River Plate ise 1901 yılında kuruldu. Boca’nın takma adı Los Xeneises. Bu tabir Cenova’nın halkı anlamına geliyor. Çünkü Boca’yı kuranlar Cenovalı İtalyan göçmenleri. Riverlilere ise Los Millionarios (milyonerler) deniyor. Boca taraftarının River taraftarına taktığı isim ‘gallinas’ yani ‘tavuk’tur. Boca taraftarı River taraftarının her şeyden korktuğuna inanır. River taraftarı ise Boca taraftarına ‘los puercos’ yani ‘domuzlar’ takma adıyla karşılık verir. Bu sebeplerle derbi aynı zamanda ‘halkın takımı’ ve ‘milyonerlerin takımı’ arasındaki mücadele olarak biliniyor. Arjantin’in yarısından fazlası bu iki takımdan birinin taraftarı. Boca’nın Maradona’yı River’in de Alfredo di Stefano’yu dünya futboluna hediye ettiklerini belirtelim.

AYNI SAHADA YÜZ YILLIK REKABET: MİLAN-İNTER

Dünyanın sayılı derbilerinden biri de iki İtalyan devi İnter ile Milan arasında oynanıyor. Milano şehrinin iki kulübünden Milan 1899 yılında İngiliz Alfred Edwards tarafından kuruldu. İnter ise bir grup Milan’lı İtalyan ve İsviçreli taraftar tarafından biraz da Milan’la dalga geçmek için İnternazionale (Uluslararası) adıyla kuruldu.

Bu derbiyi birçoğundan ayıran en önemli özellik iki takımın da aynı stadı kullanıyor olması. 85 bin 700 kapasiteli Giuseppe Meazza (San Siro) yıllardır bu derbiye ev sahipliği yapıyor. Giuseppe Meazza’nın İnter’in gelmiş geçmiş en golcü futbolcusu olduğunu ve kısa bir süre Milan’da oynadığını belirtelim. Buna rağmen Milanlı taraftarlar stadyuma daha çok San Siro demeyi tercih ediyor. Milan ve İnter taraftarlarının profili de bir hayli farklı. Milan daha çok işçi ve sendikacı kesimin tuttuğu bir takım. İnter ise Milano’nun zengin aristokrat aileleri ve seçkin görünmek isteyen insanların peşinden koştuğu bir kulüp.

Dünyanın sayılı derbilerinden biri de aynı şehirde olmamalarına rağmen Real Madrid ile Barcelona arasında oynanıyor. Bu derbiyi diğerlerinden ayıran en önemli özellik tamamen siyasi husumetler üzerine bina edilmiş olması. İspanya’nın mevcut heterojen yapısı birçok özerk bölgeyi içinde barındırıyor. Bu bölgelerden biri de yıllarca merkezî hükümetle çatışma içinde olan Katalonya. Barcelona da bu bölgenin takımı. Barcelona için ‘Devletsiz bir milletin silahsız ordusunun tecessümü’ veya ‘milletin elçisi’ gibi ifadeler kullanılıyor. 29 Kasım’da kuruluşunun 108’inci yılını kutlayacak olan Barça, ilk yıllar Katalonya halkının özgürlük mücadelesinin bir parçası değildi. Halkın kulüp etrafında bütünleşmesi 1925’teki bir maçla oldu. O maçta İspanya millî marşı ıslıklanınca stadyum altı aylığına kapatıldı. Bu yasak halkı kulüp etrafında kenetledi. Hatta daha sonraları yasaklanan Katalonya bayrağının yerini Barcelona bayrağı aldı. 40 yıl süren faşist General Franco iktidarında da Barcelona’nın en önemli rakibi aynı kenti paylaştığı Espanyol değil, R. Madrid oldu. Çünkü R. Madrid merkezî iktidarın takımıydı. Üstelik Franco, Real’in kadrosunu ezbere biliyordu. Halk sokaklarda Franco’ya tepki gösteremediği için tüm hırsını Real’le oynanan her maçta rakip oyunculardan çıkarıyordu. Real’e tepki oluşmasının başka bir sebebi de 1960’lı yıllarda Barcelona’yla sözleşme imzalayan Di Stefano’nun ihtilaflı bir sözleşme ile Real’e transfer olmasıydı. Kimileri İspanya’da demokratik yönetimin Franco’nun devrildiği 1973’te değil, 1974’te Barcelona’nın başkent Madrid’de Real’i 5-0 yenmesiyle başladığına inanıyor.

İTHAL HAKEMLERİN DERBİSİ: EL-EHLÎ-ZAMELEK

Her kıtada olduğu gibi Afrika kıtasında da büyük derbiler oynanıyor. Bu kıtanın başarılı iki takımı El-Ehlî ve Zamelek. Bu iki ekip de Mısır’ın başkenti Kahire’nin takımları. El-Ehlî 1907, Zamelek ise 1911 yılında kuruldu. İki takım arasındaki derbinin en önemli özelliği maçları ithal hakemlerin yönetmesi. Sonuncusu 1999’da olmak üzere bu iki takım arasındaki derbiler 4 kez yarım kaldı.

1999 yılında oynanan derbide Fransız hakem Mark Batta maçın 2. dakikasında Zamelek’li Ayman Abdel Aziz’e rakibine arkadan faul yaptığı gerekçesiyle kırmızı kart gösterdi. Zamelek’li futbolcular bu kadar erken gelen kırmızı kartın ardından hakemi protesto ederek sahayı terk ettiler. Her seferinde artan olaylar ve atmosfer sebebiyle maçlar artık tarafların stadında değil tarafsız bir saha olan 110 bin kişilik Kahire Uluslararası Stadı’nda oynanıyor.

Bu iki takım arasındaki maçları yönetebilmesi için ülke dışından hakemler getirilmesinin sebebi Mısırlı hakemlerin mutlaka iki takımdan birinin taraftarı olduğuna inanılması. 2001’de altı Avrupa federasyonunun derbiye hakem sağlayamamasının ardından derbiyi yönetmek İskoç veteran Kenny Clark’a kaldı.

CAF, yani Afrika’nın UEFA’sı, El-Ehlî’yi 2000 senesinde Yüzyılın Takımı ilan etti. El-Ehlî’nin özellikle 1990’larda üst seviyeye ulaşan performansıyla gelen bu unvan ezeli rakibi Zamelek karşısında elde ettiği en büyük zaferdi. İki takım arasında futbolcu transferi de neredeyse imkansız. Mısır’ın en başarılı futbolcusu olarak kabul edilen ve millî formayı 170 defanın üzerinde giymiş Hossam Hassan 16 yıl El-Ehlî formasını başarıyla taşıdıktan sonra 2001’de şehrin karşı tarafına geçti. İlk derbi maçta Hassan maçın başlamasıyla birlikte şişe, taş, sopa ve koltuk yağmuruna tutularak eski takımının taraftar tepkisiyle karşılaştı ve bu maç yarım kaldı.

DERBİ DÜNYASI

Romanya’da içişleri bakanlığının takımı Dinamo Bükreş ile Savunma Bakanlığı ve ordunun takımı Steau Bükreş arasındaki maçlar her yıl büyük bir çekişmeye sahne oluyor. Yunanistan’da Olimpiyakos ile Panathinaikos arasındaki mücadele tıpkı bizdeki F.Bahçe-G.Saray rekabetini andırıyor. İtalya’da siyasal ideolojiyi Lazio taşıyor. Anti-semitistlerin yuvası olan başkent ekibi, başkentin faşizm karşısında duran kulübü Roma ile her yıl pek de eğlenceli sayılmayacak bir 90 dakikaya imza atıyor.

Rusya’da başkent Moskova’nın ligde yedi takımı bulunuyor. Başkentteki en önemli derbi hiç kuşkusuz CSKA Moskova ile Spartak arasında oynanıyor. Dinamo Moskova KGB’nin, CSKA ordunun, Lokomotif Moskova demiryollarının, Torpedo Moskova ise zil fabrikalarının desteğini arkasına almış durumda. Spartak ise bağımsız bir halk kulübü.

Birden fazla derbinin oynandığı şehirlerden biri de İngiltere’nin başkenti Londra. Bu şehrin en önemli maçı her yıl Arsenal ile Tottenham arasında yaşanıyor. Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te de Boca-River derbisi dışında tam 12 derbi oynanıyor. Esas ilginç olan ülkenin en çok önem verilen ikinci derbisi Racing-İndependiente maçları. Zira aynı mahalleden çıkan iki takımın stadlarının birbirine uzaklığı sadece 100 metre
  Alıntı ile Cevapla